Deprem ve piyasalar
Depremin üzerinden üç hafta geçti ve büyüklüğü 5’i bulan artçı depremler hala devam ediyor. Kurtarma çalışmaları yerini enkaz kaldırma ve barınma ihtiyacının giderilmesine bıraktı. Bir yandan da zararın büyüklüğü tespit ediliyor. Depremin vurduğu 11 şehirde yaralar sarılmaya çalışılırken olası Marmara depreminin endişesi de daha fazla tartışılmaya başlandı.
Depremin vurduğu 11 ilin toplam nüfusu 14 milyonun üzerinde. Bu sayı, Türkiye’nin toplam nüfusunun yüzde 16,4’üne denk geliyor.
İhracatın %8.6’sı
Depremden etkilenen şehirlerden Adana, Şanlıurfa, Gaziantep, Diyarbakır ve Hatay en kalabalık nüfusa sahip şehirler. Bu beş il, Türkiye nüfusunun yüzde 11,8’ini oluştururken, depremden zarar gören 11 ilin nüfusu içinde de yüzde 72 orana sahip bulunuyor.
Depremin yıkıcı etkisi bölgedeki ekonomiyi de olumsuz etkiledi. Depremden zarar gören 11 ilden gerçekleşen toplam ihracat 21,9 milyar dolar. Bu rakam, Türkiye genelinin yüzde 8,6’sına denk geliyor.
Bölgede ihracatı en yüksek ilk üç şehir arasında Gaziantep, Hatay ve Adana bulunuyor. Üç il, Türkiye’nin toplam ihracatı içinde yüzde 7,2 paya sahip bulunuyor. Depremden zarar gören 11 il içinde ise oran yüzde 83,8’e çıkıyor.
Öne çıkan sektörler
Deprem sonrası çimento, demir çelik, seramik, boya ve cam sektörleri öncelikli olarak öne çıkmakta. Bu sektörlerin deprem sonrası yeniden yapılanma sürecinde büyük bir önem taşıması beraberinde ilgi görmelerine neden oluyor.
Deprem sonrası hisselerde getiriler belirginleşse de yatırımcıların, sektörlerin uzun vadeli potansiyellerine odaklanarak, kararlar vermeleri önemli.
Kurumsal yatırımcı paylarında azalma
Borsada yabancıların payı yüzde 28,97 seviyesinde bulunuyor. Yabancı paylarında ve hisse adetlerinde son üç günde gerileme devam ediyor. Yerli kurumsal yatırımcıların hisse senedi oranlarında da düşüş gözlenmekte. Bu durum hisse senetleri üzerinde baskı oluşturuyor. 21 Şubat’ta 5.149 olan Borsa Endeksi haftanın son işlem günü olan 24 Şubat’ı 5.058’den tamamladı.
Emeklilik fonlarında hisse oranı 21 Şubat’ta yüzde 22,75 iken 24 Şubat’ta yüzde 22,39 oldu. Yatırım fonlarındaki hisse oranı 21 Şubat’ta yüzde 18,41 iken; 24 Şubat’ta yüzde 18,36 oldu. Yabancıların hisse senedi oranı 15 Şubat’ta yüzde 29,91 iken 22 Şubat’ta yüzde 28,97 oldu.
Bir süre borsada yatay bir bantta hareket görebiliriz. Mart ayı boyunca bu hareket devam edebilir. Hisse bazında hareketlilikler gözlenecektir. Bu da sıcak gündem deprem olduğu için ağırlıklı olarak yeniden yapılanmada etkili olan şirketlerde hareketlilik sürmesine olanak verecektir. Şubat ayının başından bu yana çimento sektörü yüzde 52,21 oranında değer kazanırken metal ana sanayi yüzde 18,27 prim yaptı.
Dolar kurunun seyri
Dolar kuru serbest piyasada 19,12 TL seviyesinden alıcı buluyor. Bankalar arasında dolar alış kuru 18,86 seviyesinde. Yurt dışında gelen haberler doları güçlendirici nitelikte. Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısının tutanaklarında, biraz zaman alsa da kısıtlayıcı politika duruşunun sürdürüleceğine dair işaretler yer alıyor. FED daha agresif adımlar atabilir. Dolar Endeksi (DYX) ise 105,2 seviyesinde. Dışarıdan gelen dalga içeride de dolar kurunda yukarı yönlü itici bir güç oluşturuyor. Görülen o ki kurda yükseliş ivmesi korunmakta.
Gram altında seyir
Gram altın, 1.099 TL seviyesinde. Dolar kuru ve altının ons fiyatındaki harekete bağlı bir seyir izleyen gram altın, dolar kurundaki hareketin sınırlı olması nedeniyle ağırlıklı olarak ons altının fiyat hareketinden etkileniyor. Ons altın ise 1.810 dolar seviyesinde. Gram altında dolar kurundaki hareketin de etkisi ile orta vadede yeniden 1.195 TL zirvesi aşılabilir. Ons altındaki satış baskısı şimdilik zayıf görünüme işaret ediyor.
