Altın, Fed faiz beklentileri ve küresel belirsizliklerin etkisiyle yükselişini sürdürüyor; ons başına 2.508 dolara çıkarak güvenli liman arayışını güçlendiriyor. Alamayanlar altın fonlarına yönelmeye başladı
Son haftalarda değerli metaller piyasasında altın, çalkantılı dönemlerin güvenli limanı olarak yükselişe geçti. Artan jeopolitik riskle birlikte yatırımcılar bir kez daha altına yöneldi. Geçtiğimiz hafta ons başına en düşük 2.370 dolardan işlem gören altın, bu hafta yüzde 2 değer kazandı. Altının onsu 2.508 dolara çıktı. İç piyasada da altın rekor düzeyi gördü. Gram altının fiyatı 2 bin 721 liraya çıkarak tüm zamanların en yükseğine çıktı. Hareketlilik, yatırımcıların güvenli liman arayışının bir yansıması olarak dikkat çekiyor.
FED faiz politikalarının etkisi
Altın fiyatlarındaki bu artışın arkasında yatan ana etkenlerden biri, ABD Merkez Bankası (Fed)’in faiz politikalarına yönelik beklentiler. Yatırımcılar, Fed’in faiz oranlarını ne kadar indireceğine dair ipuçları ararken, altın bu belirsizlik ortamında değer kazanmaya devam ediyor. Faiz oranlarının düşmeye başlaması altının cazibesini artıracak.
Fed’in olası faiz indirimlerinin geniş çaplı olup olmayacağı, altın fiyatlarını belirleyen temel unsurlardan biri haline geldi. Faizlerin düşmesi durumunda, yatırımcıların altına olan talebi daha da artabilir. Bu da, altın fiyatlarının yukarı yönlü seyrini sürdüreceğine işaret ediyor. Ancak, Fed’in bu konuda alacağı kararlar ve ekonomik verilerin nasıl şekilleneceği, altının gelecekteki seyrini belirleyecek kilit faktörler arasında yer alıyor.
Küresel belirsizlikler ve altın
Altının yükselişi, sadece Fed’in politikalarına bağlı değil. Küresel ekonomik belirsizlikler, jeopolitik riskler ve enflasyon beklentileri de altın fiyatlarını etkileyen diğer önemli unsurlar arasında yer alıyor. Yatırımcılar, bu gibi dönemlerde riskli varlıklardan kaçınarak güvenli limanlara yönelme eğiliminde oluyor. Bu da altının değer kazanmasını destekliyor.
Gelecekteki beklentiler
Göründüğü kadarıyla altın piyasası, Fed’in faiz politikalarına ve küresel ekonomik gelişmelere bağlı olarak önümüzdeki dönemde de hareketli bir seyir izlemeye devam edecek. Yatırımcılar, altını portföylerinde tutarak belirsizlik dönemlerinde korunmayı hedefliyor. Bu süreçte fiyatlardaki dalgalanmalar da yakından takip edilecek.
Commerzbank’tan altın tahmini: 2025 ortasına kadar 2 bin 600 dolara çıkar
Commerzbank, altın fiyatlarına ilişkin en son tahminini paylaştı. Banka, 2025 yılının ortasına kadar ons altın fiyatının 2 bin 600 dolara kadar yükselmesini öngörüyor. Altın fiyatlarına yönelik bu tahminler, yükseliş eğiliminin devam edeceğine işaret ediyor.
Altın fonları yıllık yüzde 60 kazandırdı
Altın fonları yıllık yüzde 60 kazandırdı. Yıllık bazda en yüksek getiri sağlayan fon, Inveo Portföy Altın Fon oldu. Fon, %64,83’lük yıllık getirisi ile yatırımcılarını memnun etti ve piyasada güvenli liman arayışının en somut göstergelerinden biri haline geldi. Kuveyt Türk Portföy Altın Katılım Fonu ise %62,42’lik yıllık getirisi ile ikinci sırada yer alıyor; bu fon da özellikle katılım bankacılığına ilgi duyan yatırımcılar için cazip bir seçenek oluşturuyor.
Üçüncü sırada ise %61,92 yıllık getiri ile Aktif Portföy Altın Katılım Fonu yer alıyor. Bu fon, hem faiz hassasiyeti olan hem de yüksek getiri hedefleyen yatırımcılar için dikkat çekici bir alternatif olarak öne çıkıyor. İş Portföy Altın Fonu ise %60,35 yıllık getiri ile listenin dördüncü sırasında yer alarak, geleneksel yatırım araçlarına olan güveni pekiştiriyor.
Diğer dikkat çeken fonlar arasında Yapı Kredi Portföy Altın Fonu (%59,72), TEB Portföy Altın Fonu (%59,15), QNB Finans Portföy Altın Fonu (%59,12), Ata Portföy Altın Katılım Fonu (%59,10), Nurol Portföy Altın Katılım Fonu (%58,59) ve Ünlü Portföy Altın Fonu (%57,79) bulunuyor.
Gözlenen getiriler, altının hem bireysel hem de kurumsal yatırımcılar için ne denli önemli bir yatırım aracı olduğuna işaret ediyor. Yıl boyunca süren belirsizlikler ve ekonomik dalgalanmalara rağmen, altın fonları yatırımcısına yüksek kazançlar sağlamaya devam etti. Söz konusu durum, altının portföylerde neden vazgeçilmez bir yer tuttuğunu bir kez daha ortaya koyuyor.
TL mevduat faizi geriledi
Bankacılık sektörünün toplam mevduatı, 9 Ağustos ile biten haftada önceki haftaya göre yaklaşık 178,5 milyar lira artarak 17 trilyon 470,6 milyar liraya yükselirken TL mevduat faizlerinde gerileme görüldü. 9 Ağustos haftasında 1-3 ay vadeli ortalama bileşik TL mevduat faizi gerileyerek yüzde 58,5 olarak gerçekleşti. 19 Nisan’da bu oran yüzde 68,88 seviyesindeydi. Ağustos’un ilk haftasında ise yüzde 59,07 düzeyindeydi.
HSBC’den Türkiye için kur ve faiz tahminleri
HSBC, küresel kurlar için adil değer hesapladığı raporunda Türk lirasına da yer verdi. HSBC 2024 yılı sonunda ABD dolarının 36 TL ve euro’nun 37,8 TL olacağını öngördü. Banka yayınladığı rapordaTCMB’nin ilk faiz indirimini 2025 ilk çeyrekte yapacağını öngördü. 2024 sonunda faizin yüzde 50 olacağını tahmin eden HSBC 2025 ilk çeyrekte faizin yüzde 45. İkinci çeyrekte ise yüzde 40 olmasını bekliyor.