Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ile dar kapsamlı bir toplantıda bir araya geldik. Terörle mücadeleden Diyarbakır annelerine, ABD ile yaşanan F-35 geriliminden İsveç’in NATO üyeliğine kadar tüm sorularımızı yanıtladı. İşte Güler’in cevapları..
Güneydoğu ile özel bağ
1992-1994 yılları arasında Tabur Komutanı olarak Şırnak’ta görev yapmış biriyim. Bölge halkı ile aramda özel bir bağ oluştu. Bakan Yardımcılarımızdan birini Şırnak’ta bir diğerini de Hakkâri’de görevlendirmek suretiyle çalışmalarımıza başladık. Müteakiben önce Şırnak’a sonra da Hakkâri’ye gittik ve her iki ziyarette de yöre halkı bizleri büyük bir ilgi ve sevgisiyle karşıladı. Bölge halkı tüm sorunlarına rağmen terör belasından kurtulmaktan ve bölgenin geleceğinde terör olmayacağına olan inançlarının artmasından dolayı mutlu.
‘Diyarbakır anneleri etkili oldu ‘
Terör örgütüne katılım konusunda ‘Katılım tamamen bitti’ demek tamamen doğru olmaz. Ancak, sürekli vurguladığımız gibi bitme noktasına gelmiş durumda. Bu konuda Diyarbakır annelerimizin müthiş etkisi oldu. Terör örgütü çocuk kaçırmaya cesaret edemiyor. Ayrıca gençlerimiz örgütten kaçan insanlarla sohbet ediyor, sosyal medya başta olmak üzere her türlü yayın araçlarından haberleri ve gelişmeleri takip ediyor, gerçekleri daha iyi anlıyor ve görüyor.
‘Katılım Suriye ve Irak’tan’
Terör örgütü kesinlikle 90’lı yıllarda gördüğümüz gibi bir eylem artık yapamaz. Örgüt şu anda dağılmayı önlemek ve kendini korumak için yoğun çaba harcamakla meşgul. Şu an örgüte katılımlar daha çok Suriye ve İran’dan.
‘Örgüt bitecek’
PKK/YPG adı ne olursa olsun bir terör örgütünü bitirme noktasına getirdiğinizde birileri de ‘bunların türevini nasıl çıkartırız’ diye uğraşacaktır. Bunu biliyoruz, bekliyoruz. Biz terör örgütünü bitireceğiz, bundan şüphemiz yok. Bu bitecek ama belki başımıza başka bela saracaklar. Onlar kendi düzenini yürütmek için bunu yapmaya çalışacaklar. Ancak, Türkiye güçlenerek bölgesinde ve dünyada söz sahibi olmaya devam edecek. Önümüzdeki dönemde Türkiye ile beraber olanlar kazanacak. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliği sadece bölgede değil, bütün dünyada büyük bir etki ve farkındalık yarattı.
‘Suriye’den niye çıkalım?’
Savaştan, terörden ve ölümden kaçarak umudunu bizlere bağlayan masum ve mazlum insanların gönüllü, güvenli ve saygın bir şekilde ülkelerine dönmeleri için çalışmalarımız yoğun bir şekilde devam ediyor. Bu insanlar da kendi topraklarına dönmeye istekliler ancak orada henüz bu ortam tesis edilemedi. Ama ne diyorlar: “Siz oradan çıkacaksınız.” Biz niye çıkalım? Sınırlarımızın güvenliği ve Suriyelilerin geri dönüşlerini kolaylaştıracak huzur ortamı sağlandıktan sonra çıkacağız, tabii ki kimsenin toprağında gözümüz yok. Dönüş süreciyle ilgili ‘Hemen, bugün-yarın’ demek çok zor. Biz elimizden gelen çabayı göstermeye devam edeceğiz. Suriye tarafı, huzur ve güvenliği tesis ettiğimiz bazı bölgelerle uğraşmaktan halkının petrolünü çıkartıp satanlara vakit bulamıyor.
‘İki devlet bir milletiz ‘
Ermenistan’ın başta Zengezur Koridoru’nun açılması olmak üzere, verdiği sözleri yerine getirmesi, yürütülen görüşmelerin sonuç odaklı olarak devamının sağlanması istikrarın tesisi için yegâne yoldur. Biz “iki devlet, bir millet” anlayışıyla her zaman olduğu gibi şimdi de can gardaşımız Azerbaycan’ın yanındayız.
‘F-16 ve İsveç ayrı meseleler ‘
F-16 konusunda “İsveç’e evet demenizle alakası var” diyorlar. Biz de alakası olmayan bir şey diyoruz. Bu hususun İsveç’in NATO üyeliğiyle bağdaştırılması doğru değil.
Temas ve koordinasyonumuz devam etmektedir. Temenni ediyorum ki önümüzde süreçte olumlu, somut gelişmeler olacaktır.
‘Yunanistan ile sorunlar’
Komşumuz Yunanistan ile son dönemde gelişen olumlu havanın bozulmaması için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Miçotakis ile BM’de de görüştüler. Biz sorunlarımızın iyi ilişkiler, iyi komşuluk ve uluslararası hukuk çerçevesinde çözülebileceğine inanıyoruz. Güven Artırıcı Önlemler Toplantıları tabii ki başlayacak. Sayın Dendias Türkiye’ye gelmek istiyor, onu ağırlayacağız, deprem bölgesini görmek istiyor. Devletimizin deprem bölgesindeki başarılı çalışmalarını kendisine göstereceğiz. Çünkü asrın felaketi sonrası devletimizin tüm kurumlarının koordinasyon içerisinde yaptıkları ile gelinen nokta dünyada çok az ülkenin başarabileceği bir şey. Ayrıca, kendisi de bizi davet ediyor, biz de o davete icabet edeceğiz.
‘Dünyanın gözü üzerimizde‘
Sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi ve güçlü liderliğiyle ülkemiz artık; ürettiği, tasarladığı ve ihraç ettiği yerli ve millî savunma sanayi ürünleri ve bu alanda sahip olduğu imkân ve kabiliyetleriyle dünyada adından her geçen gün daha fazla söz ettirmektedir. Bütün dünya savunma sanayi ürünlerimizin peşinde. Polonya’dan sonra Romanya da Akıncı alıyor. Şimdi 4 şirketimiz dünyada ilk 100’de.