Asrın felaketinin üzerinden neredeyse 1 ay geçti. Türkiye bir taraftan yaralarını sarmaya çalışırken bir taraftan da seçime hazırlanıyor. Kamuoyu araştırma şirketleri deprem öncesinde neredeyse gün aşırı yayımladıkları anketlere ara vermişti. Seçim tarihinin büyük ölçüde kesinleşmesiyle anketler de yeniden servis edilmeye başlandı. Elimde Statü Araştırma’nın Türkiye genelinde 75 ilde, 5 bin 200 seçmenle görüşerek hazırladığı bir deprem araştırması var. Büyük yıkımdan en çok etkilenen Kahramanmaraş, Adıyaman, Hatay, Kilis, Malatya ve Osmaniye illeri araştırmaya dâhil edilmemiş.
En büyük felaket
Anket yapılmayan iller sebebiyle Türkiye geneli demografik ve siyasi kotada düşük sapmalar tespit edildiği için bunu gidermek amacıyla ağırlıklandırma yöntemi kullanılmış. Hem iktidar hem de muhalefet açısından ilginç sonuçlar içeren araştırmaya göre, vatandaşların yüzde 96.5’i, 6 Şubat 2023 depreminin Türkiye’nin bugüne kadar gördüğü en büyük felaket olduğunu düşünüyor.
Devlete güven yüksek
Sosyal medyadaki yaygın kanaat ve oluşturulmaya çalışılan algının tersine, vatandaşlar devletin deprem sonrası icraatlarını genel olarak olumlu buluyor. “Depremden sonra devletin tüm kurumlarının büyük bir gayret ve samimiyetle mücadele ettiğini düşünüyorum” diyenlerin oranı yüzde 63.6.
“Depremzedeler için toplanan bağışların ihtiyaç sahiplerine ulaştığını ve bundan sonra da ulaşmaya devam edeceğini düşünüyor musunuz” sorusuna “Evet” diyenlerin oranı yüzde 63.8.
“İhtiyacı olan tüm vatandaşlarımıza sahip çıkıldığı ve devlet tarafından bu kişilerin barınma ve gıda ihtiyaçlarının karşılandığı ifade ediliyor. Siz buna katılır mısınız?” sorusuna vatandaşların yüzde 59.9’u “Evet katılıyorum” cevabını vermiş.
Vatandaşların yüzde 83.6’sı depremden etkilenenlerin AFAD öncülüğünde diğer şehirlere tahliye edilmesini doğru bir uygulama olarak görüyor. Yüzde 16.4’ü ise buna karşı çıkıyor.
Araştırmada, “Deprem nedeniyle yaralananların kara ve hava yoluyla diğer şehirlerdeki hastanelere nakledildiği söyleniyor. Siz buna inanıyor musunuz?“ diye bir soru sorulmuş.
Bu soruya “Evet, inanıyorum” diyenlerin oranı yüzde 84.1.
Erdoğan’a destek
Araştırmadaki sorulardan biri de “Cumhurbaşkanı Erdoğan en kısa sürede yaralarımızı saracağımızı, bu felaketin de üstesinden geleceğimizi ifade etti. Siz bu ifadeye katılıyor musunuz?” şeklinde. Vatandaşların yüzde 61.5’i bu soruya “Evet, katılıyorum” karşılığını veriyor.
“Cumhurbaşkanı ilk aşamada depremzedelere destek amaçlı 10 bin TL nakdi yardım sağlanacağını ve depremde hayatını kaybeden vatandaşların yakınlarına 100 bin TL nakdi yardım yapılacağını açıkladı. Siz buna inanıyor musunuz?” sorusuna verilen “Evet”lerin oranı ise yüzde 72.5.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2023 Mart ayı itibarıyla 1 yıl içinde yıkılan konutların yeniden inşa edileceği yönündeki açıklamalarına inandığını belirtenlerin oranı yüzde 57.1.
Muhalefetin tutumu
Araştırmada, muhalefetin afet dönemindeki genel tutumu da sorulmuş. Vatandaşların yüzde 55.2’si muhalefetin deprem sonrasında geliştirdiği tutumu olumsuz bulurken, yüzde 44.8’i ise olumlu bulduğunu belirtmiş.
“Yaşadığımız depremden sonra muhalefet iktidarı suçlayan açıklamalar yaptı. Muhalefetin bu tavrını nasıl buluyorsunuz?“ sorusuna yüzde 66.2’lik bir kesim “Yanlış buluyorum” cevabını vermiş. Yüzde 33.8 ise bu söylemleri doğru bulduğunu söylemiş. Ve araştırmadan çıkan en çarpıcı sonuç…
Soru: Muhalefet iktidarda olsaydı sizce böyle bir doğal afetle baş edebilir miydi? Hayır: Yüzde 56.2. Evet: Yüzde 23.9. Kararsızım: Yüzde 19.9.
Sosyal medya yalanları
Deprem sonrasında çok tartışılan sosyal medya yalanları da vatandaşa sorulmuş. “Sosyal medyada deprem sonrasında asılsız paylaşımlar konusunda yanlış yönlendirmeler sonucunda can kaybının artmasına vesile olan paylaşımlar oldu. Bu paylaşımı yapanlar hakkında nasıl bir işlem yapılması gerektiğini düşünüyorsunuz?” sorusuna verilen cevaplar şöyle:
Asılsız ihbar yapanlar yanıltıcı bilgi vermekten yargılanmalı: Yüzde 37.5
Asılsız ihbar yapanlar tutuklanmalı ve kasten adam öldürmekten yargılanmalı: Yüzde 28.4
Asılsız ihbar yapanların sosyal medya kullanımı yasaklanmalı: Yüzde 7.3
Basın özgürlüğü kapsamında bir şey yapılmamalı: Yüzde 6.9.
Bu gibi durumlarda sosyal medya komple kapatılmalı: Yüzde 3.2.
Fikrim yok: Yüzde 16.7