Terör bu kez belki de Türkiye’nin en önemli mekanlarından birini, adeta ülkenin giriş kapısı olan Atatürk Havalimanı’nı vurdu. Tam da Rusya ile buzların eridiği, İsrail ile mutabakat sağlandığı günlerde gerçekleşti kalleş saldırı. Rusya ile ilişkilerin düzelmesi, Türkiye’nin Suriye’de etkinliğinin yeniden artması anlamına geleceğinden karanlık güçler hemen harekete geçti. Türkiye’nin önde gelen iş kadınlarının kurduğu Türkiye İş Kadınları Derneği’nin (TİKAD) iftarında aldık kara haberi. TİKAD, Güneydoğu’daki terör mağduru ailelere yardım etmek için bir süre önce, First Lady Emine Erdoğan öncülüğünde sevgi yolu kampanyasını başlatmış, Demirören ailesi başta olmak üzere İstanbul’un önde gelen iş insanları kampanyaya bağışlarıyla destek olmuştu.
‘Sevgi Yolu’na destek
İftar saatinin yaklaşmasıyla iftar masasında yerimizi aldık. Ezanın okunmasının ardından Nilüfer Bulut birazdan alacağımız haberi hissetmişçesine konuşmasında ülkemizi derinden yaralayan, Ege ve Güney sahillerindeki otellerin boş kalmasına yol açan terör olaylarını lanetleyerek başladı. Doğu’da terör mağduru ailelerin ihtiyaçlarının giderilmesi noktasında iş kadınlarının öncülüğünde başlatılan ‘Sevgi Yolu’ kampanyasını büyüteceklerini söyledi, destek istedi.
Ardından, sözü avukat Kezban Hatemi aldı. Teröre karşı farkındalık yaratmak amacıyla detayları önümüzdeki günlerde açıklanacak yeni bir kampanyanın haberini verdi. Kamu spotlarının yayınlanmasından, bilboardlara afiş asılmasına uzanan, TİKAD’ın da desteklediği proje ile daha güvenli bir dünyanın kapılarının aralanması hedefleniyor.
Yanlarında olmalıyız
Meltem Demirören Oktay, sohbetimizde teröre karşı kitlesel karşı duruşun önemini vurgularken, duygularını, “Bu vahşeti sadece ve sadece, dil, din, ırk, mezhep, cinsiyet, ideoloji ayrımı göstermeden insanların bir araya gelerek karşı çıkmaları durdurabilir” sözleriyle paylaştı.
Saat 21.30 sularında Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan da aramıza katıldı. Henüz döndüğü Yunanistan’da, Türkiye’den mübadele ile bu ülkeye gidenleri ziyaret etmiş. Gittiği ülkelerde bu tarz ziyaretler de gerçekleştiriyormuş. Demircan’ın konuşması da bu ülkenin hoşgörüsü, Beyoğlu özelinde birbirinden farklı ırk ve dinde insanların yüzyıllardır huzur içinde yaşadığı üzerineydi. Misbah Demircan sözlerini henüz tamamlamıştı ki, saldırı haberi geldi. Bu ülke, son 35 yılda 40 bin insanını teröre kurban verdi. Önceki gece buna onlarca can daha eklendi. Onlar bir daha geri gelmeyecek, geride kalan aile üyelerinin yaşayacağı travma kuşaklar boyu sürecek. Yapabileceğimiz tek şey acılarını paylaşmak, Doğu’su, Batı’sı ile terör mağduru ailelerin yanında olmak. Bunu yaparken de TİKAD gibi sivil toplum kuruluşlarının terör mağduru ailelerin özellikle çocuklarına daha iyi bir gelecek hazırlamak için verdiği mücadeleye destek olmak. Acil ihtiyaçlarının sağlanması, eğitimlerine devam etmeleri için bağışlarla yanlarında yer almak... Terör saldırısı nedeniyle hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır diliyorum ve Atatürk Havalimanı’ndaki saldırının, bu acı olayların sonuncusu olmasını bütün kalbimle istiyorum.
Farkındalık yaratabiliriz
Meltem Demirören, Nilüfer Bulut ve Ahmet Misbah Demircan ile terörün son bulması için büyük küçük herkesin bir şeyler yapabileceğini, bunun için farkındalık yaratılması gerektiğini konuştuk. Acı haberin ardından ise hepimiz yakınlarımızdan haber almaya çalıştık. O anlarda terörün soğuk nefesini adeta yanımızda hissettik.