Sare Davutoğlu Batmanlı Ayla Hanım’a misafir gidiyor
Güneydoğulu kadınlardan bölgenin durumunu dinleyen Sare Davutoğlu, iki ateş arasında kalan insanların elinden tutmak için en yakın zamanda bölgeye gideceğini söyledi
Teröre karşı kadın çığlıkları yükseliyor. Terörde evladını kaybetmiş anaların acı çığlıklarının yanına ‘durdurun artık bu savaşı’ haykırışları eşlik ediyor. TÜİK izliyor mu bilmiyorum ama askerde, mitinglerde, çatışmalarda, dağda ölenler hep genç insanlar. Türkiye gençliğini kaybediyor. Türkiye İş Kadınları Derneği (TİKAD) dün İstanbul’da, “Barış İçin Kenetlendi Ellerimiz, Biz Biriz Beraberiz” başlıklı bir toplantı düzenledi.
TİKAD Başkanı Nilüfer Bulut’un birlik beraberlik mesajından sonra kürsüye Mardin’den katılan Fatma Özer çıktı.
Kent çatışmalarına sahne olan Mardin ve çevresindeki fotoğrafı anlattı: “Savaş silah tüccarlarının işine yarıyor, canlar ölüyor. Esnaf kan ağlıyor, bankalar kepenk indiriyor, çiftçi üretemiyor, öğrenciler şaşkın. 5’ten sonra kimse sokağa çıkmıyor, korkuyor. Savaş sefalettir, Suriye gibi. Asker de, dağdakiler de her şeyden önce bizim çocuklarımız. Bu karanlık günler gitsin, kin, nefret bitsin.”
Medeniyetler Beşiği, çokkültürlülüğün anavatanı, Nobelli bilimadamı çıkaran Mardin, bu halde...
Peki ya Batman? Onu da kentten gelen Ayla Işık anlattı: “90’larda ‘Beyaz Toroslor’ vardı ama şimdi hendek savaşları var. Yüzlerce sivil öldü, onbinlerce insan göç etti. Batman’da tam 600 esnaf kepek kapattı. Ama çok şükür ki halkımız buna itibar etmedi. Lütfen Batman’a gelin, misafirimiz olun, sizi en iyi şekilde ağırlarız, konuğumuz olun.”
‘Davete icabet edeceğim’
Kadınlardan sonra kürsüye gelen Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun eşi, kadın doğum uzmanı Dr. Sare Davutoğlu büyük alkış alan konuşmasına bu davete karşılık vererek başladı: “İki yıl önce Soma’da yaşanan felakette Türkiye’nin çok farklı bölgelerinden STK’larla, oradaki ailelerimizle çalıştık, bir yıl içinde güzel projeler oldu. Ayla Işık’ın daveti benzer bir modelin terörden etkilenen bölgede de uygulanabileceği yönündeki düşüncemi pekiştirdi. Ayla Hanımların davetine icabet etmemiz gerek. Terörden hepimiz etkileniyoruz ama sokağında hendek kazılan, hastasını hastaneye götüremeyen veya iki ateş arasında kalan insanların elinden tutmak, hayatın her alanında normale dönmelerine yardımcı olmak için en kısa zamanda davete icabet edeceğimi söylüyorum.”
Soma’da, Davutoğlu öncülüğünde Yeryüzü Doktorları, İyilik- Der ve KASAV adlı 3 STK koordinatörlüğünde 24 sivil toplum örgütü, Somalı ailelere hukuk yardımı ve psikososyal destek vermek için 1 yıl boyunca ailelerle ilgilenmişti.
‘Kadınlar önde olacak’
Davutoğlu gerçekten de yaşanan büyük acılara karşın halkın sağ duyusunu yansıtan bir dialoğu da paylaştı: “6 Ekim’de Erzurum’da şehit anneleri ile buluştuk. Daha ağustosta oğlunu şehit veren bir anne, ‘Benim oğlumu şehit edenlerin anneleri için de çok üzülüyorum’ dedi. Terör amacı ne olursa olsun ve kimden gelirse gelsin cinayettir, zulümdür, insanlık suçudur. Kadın doğası gereği vicdanlıdır. Teröre karşı milletçe yek vücut olacaksak kadınlar önde olacak.” Sare Davutoğlu, demokrasiden ve çözüm iradesinden geri adım atılmasına asla rıza göstermeyeceklerini vurguladı. Bütün bu acıya rağmen 3 yıl boyunca aktif bir şekilde sürdürülen çözüm sürecinde o anaların birlikte ağıt yaktığını, ülkenin birliği için dua ettiklerini söyleyen Davutoğlu, yeniden çözüm iklimine ulaşmak için kadınların terör ve savaş diline karşı olması gerektiğini bildirdi.
‘Erkeklerin nasıl yönettiği ortada’
TİKAD Başkanı Nilüfer Bulut dernek olarak hangi bölgede acı varsa ellerini uzatmaya çalıştıklarını söyledi.
Bulut, geçmişte bir toplantılarına da katılan ve kendisine, ‘Biz anneyiz, siz de bir büyükbabasınız neden Irak’ı bu hale getirdiniz’ diye sordukları ABD eski Dışişleri Bakanı Colin Powel ve İngiltere eski Başbakanı Tony Blair’in Irak’ta yarattıkları ortam için özür dilediklerini hatırlatarak, “Erkeklerin bu işi nasıl yönettiği ortada. Erkek egemen dil bunu başaramıyor” dedi.
Bulut toplantıdan çıkan görüşleri bir bildirge haline getirerek dünya liderlerine de göndereceklerini söyledi.