İhracatın birim değerini yükselten sektörlerin başında yat ve tekne sektörü geliyor. Numarine Yatch’ın sahibi Ömer Malaz, “Türkiye’de ihracatın kilogram başına değeri 1.2 dolar iken bizde bu rakam 50 dolara kadar çıkıyor” diyor
Türkiye’nin ihracatı sürekli artış eğiliminde. Her ay yeni bir rekor açıklanıyor. Ancak ihracatın birim değerine bakıldığında maalesef hala kilogram başına 1.2 dolar olduğu görülüyor. Katma değerli ürünlerin ihracatın içindeki payı arttıkça bu değer de yükselecek.
Bu anlamda öne çıkan sektörler arasında yat üreticileri geliyor. Pandemide önemi artan izole tatil ihtiyacı tekneye talebi artırırken Türk üreticiler, hem yerli alıcılar tarafından daha çok tercih ediliyor hem de ihracatta her geçen gün daha çok öne çıkıyorlar. Rakamlardan gözlediğimiz bu durumu, işin sahibiyle de konuşma fırsatım oldu. Geçen hafta sonu tekne üreticisi Numarine Yacht’ın sahibi Ömer Malaz, markasını kullanan tekneseverlere özel bir davet verdi. Meğer ne kadar çok yerli tekne tercih eden deniz tutkunu varmış.
Türklerin daha çok yabancı marka tekne sevdiğini düşünürdüm! Ankaralı iş insanı Namık Tanık, Florance Nightingale hastanelerinin sahibi Cemşid Demiroğlu, Raif Dinçkök, Sernur Çiftçi, Nur Taşkent, Selma Türkeş, Hare Dinçer, Nilay Özenbay, Aslı Göknar gibi birçok isim Göcek’teki bu davette buluştu.
Büyülü bir mekan
Buluşma mekanı teknelerin kendisi kadar güzeldi. Ömer Malaz iki günlük daveti yine bir Numarine kullanıcısı olan Timur Savcı’nın resort oteli Yazz Collective’de verdi. Muhteşem Yüzyıl’ın ve sevilen pek çok dizinin yapımcısı Timur Savcı, eski Hillside’cı Mehmet Can Uzun ile birlikte Göcek’te Balıkçı Osman’ın koyunu alıp yakın çevresinin gideceğini düşündüğü büyülü bir mekan yaratmış. Ama koyun güzelliği ve yemekleri, müzikleri kısa sürede kulaktan kulağa yayılınca tüm Lucca eşrafı orada desem abartmış olmam.
Ortalama 5 milyon dolar
Türkiye’nin Turquality sahibi uluslararası markası Numarine, üretiminin yüzde 70’ini yabancılara satıyor. Fransa’dan, İngiltere’ye tüm dünyaya tekne ihraç ediyorlar. Davette bu nedenle yabancı misafirler de vardı. Ömer Malaz’a, “Kilo başına mal satışımız 1.2 doları geçmiyor” deyince hemen kıyaslamayı yaptı: “Ortalama bir tekne satışı 5 milyon dolardan başlıyor. Kilogram hesabıyla gidersek biz marka olarak bir teknenin kilosunu 50 dolardan satıyoruz.”
Numarine, Explorer serisinden ilk 37 metrelik deplasman teknesini eylülde suya indirdi. Cannes Yachting Festivali’nde dünya lansmanını yapan tekne, geçen cumartesi günü Numarine severler ile bu kez Göcek’te buluştu. Numarine’in suya indirdiği 152. gövde olan 37XP’yi yakından görme fırsatı bulduk.
Cannes’ın yıldızı oldu
İç ve dış tasarımı Can Yalman’a, gemi inşa mühendisliği Umberto Tagliavini’ye ve iç dekorasyonu ünlü İtalyan tasarım stüdyosu Hot Lab’a ait 37 metre boyundaki çelik gövdeye sahip tekne toplamda 7 kabini ile, 14 kişiyi yatılı misafir edebiliyor.
2017 yılında ilk “Explorer” tipi teknesini suya indiren Numarine, dört yıl içerisinde bu sayıyı 20’ye çıkararak dünyada sektörün önde gelen markalarından biri oldu.
Adeta yüzen ev
Numarine son dönemlerde Amerika pazarında da gittikçe daha fazla ilgi görüyor. Cannes Yachting Festival’de İngiliz Alman ve Fransız müşterilerin tercihlerini de Numarine’den yana kullandıklarını gördük.Explorer serisinin öne çıkan özelliklerinin başında rakiplerine oranla daha sessiz olması, daha fazla hacim ve yaşam alanları sunabilmesi. Malaz, “Daha küçük motorlar ile ulaştığı inanılmaz menziller ile hem tasarruflu hem çevreci tekneler üretiyoruz” diyor.
Son 6 ayda sadece Amerika pazarına üç adet 37XP satışı gerçekleştirmişler. Kurulduğu ilk günden itibaren, Türk tekneciliğini ileriye taşımayı kendilerine misyon edindiklerini söyleyen Numarine markasının yaratıcısı Ömer Malaz, Turquality marka programına kabul edilen ilk Türk tekne markası olduklarını söylüyor.
İlk 5’i hedefliyor
İlk yıllarda üretilen iki modelden 12 modele çıkan ürün gamı, Brezilya’dan Amerika’ya, Hong Kong’dan Sydney’e dünyanın her denizinde yüzen 150’yi aşkın teknesi ile Numarine Türk tekneciliğini de temsil ediyor bir anlamda.
Özellikle son beş yıldır gerçekleşen yeni modellerin tasarımı, üretimi ve yapılan yatırım hamleleri ile tüm dünyanın dikkatini çeken bir Türk markası olan Numarine’nin hedefi, Ömer Malaz liderliğinde Türk tekneciliğini Avrupa’nın en bilinen ilk beş markasından biri haline getirmek.
2002’de kuruldu
Sektöründe Turquality marka programına kabul edilen ilk marka olarak Numarine bundan sonra devlet desteği ile yabancı rakipleri ile aynı imkanlara sahip olma yolunda da büyük bir adım atmış oldu. Katma değerli ürün ihraç eden sektörlerin desteklenmesi çok kıymetli.
Numarine özel amaçlı, kompozit yapıda gezi teknesi üretmek amacıyla 2002’de Gebze Plastikçiler Organize Sanayi Bölgesinde Ömer Malaz tarafından kuruldu. 35 bin metrekare kapalı alana sahip fabrikasında vakumlu infüzyon teknolojisi ile üretim yaparken, PVC köpük, E glass, karbon, kevlar gibi malzemeleri kullanıyorlar.
Deniz, yardımlarınızı bekliyor
Pek çok bebeğin yaşamını tehdit eden SMA hastalığının tedavisine yönelik gelişmeler, bu hastalıkla savaşan aileler için umut kaynağı. Deniz bebek ve ailesi de onlardan birisi… Deniz Elmas SMA tip 1 ölümcül kas hastası. İki aylıkken hastalığının teşhisi konulmuş.
13.5 kilo olmadan…
Ebeveynleri Zeynep - Oğuz Elmas, Deniz’in yaşaması için yurtdışında uygulanan Zolgensma ilacını alması gerektiğine dikkat çekiyor. Deniz 31 aylık ve şu anda 12 kilo. İlacı alabilmesi için 2 kriter var. Maalesef ilki olan 2 yaş kriterini kaçırmışlar. İkinci kriter olan 13.5 kilo kriterini de kaçırırlarsa evlatlarını kaybedecekler. 1.5 kilo daha almadan tedavi olması gerekiyor.
Tedavi için en uygun teklifi Dubai’de bulunan Al Jalila Children’s Speciality Hospital’den almışlar. Deniz’in sağlığına kavuşabilmesi için 2 milyon 200 bin dolara ihtiyaç var.
630 bin dolar gerek
15 aydır süren kampanyada bugüne kadar miktarın yüzde 70’ini toplamışlar. Dubai’ye gidebilmeleri için 630 bin dolara daha ihtiyaç var.
Kampanyanın şeffaflığını içeren valilik izinleri, tüm resmî evraklar, @deniz_sma_ sayfasında mevcut.Anne Zeynep Elmas, “Her geçen dakika evladımı eritiyor. Şu ana kadar 60’a yakın aile kampanyalarını tamamlayıp çocuklarına ilacı aldırdılar. İlacı alan bebelerde çok güzel gelişmeler var. Yürümeye başlayan, yemek yiyen, kendi başına oturup oyunlar oynayan çocuklarımız var” diyor.
Bu gelişmeleri görmek onların umutlarını yeşertiyor. Ama Deniz bunların hiçbirini şu an yapamıyor. Anne baba olarak umutları evlatlarına ilacını aldırıp sağlığına kavuşturmak. Gören, duyan, elini uzatmak isteyen herkes lütfen kampanyalarına destek versin.