Kadın ustalar tekniği kaptı!
Arçelik, yetkili servislerinde kadın teknisyenleri de istihdam etmek üzere bir proje başlattı. Ülke geneline yayılacak bu projede kısa sürede 274 kadın teknisyene ulaşan şirket bu sayıyı ikiye katlamayı hedefliyor
Günümüzde evdeki işlerin büyük bölümünde farklı makineler önemli rol oynuyor. Bununla birlikte o makineleri kullananlar çoğunlukla kadın. Yani ev işi, halen çoğunlukla kadın işi olarak görüldüğü, pratikte de ev işlerini çoğunlukla kadınlar yaptığı için çoğu evde erkekler çamaşır ya da bulaşık makinesinin hangi programda çalıştırılması gerektiğini, elektrikli süpürgenin hangi ayarda en iyi performansı göstereceğini bilmez. Ancak bir arıza söz konusu olup da ‘yetkili servis’ yani ‘usta’ çağrıldığında kapıyı çalan bir erkek teknisyen olur. Bu sizce de biraz garip değil mi! Cinsiyet ayrımının, günlük hayat içine nüfuz etmiş, görünmez kalıplarından biri işte... Neyse ki bu kalıpları değiştirmek için adım atanlar var.
Arçelik, Türkiye genelindeki yetkili servislerinde kadın teknisyen istihdam etmeyi hedefleyen “500 Kadın Teknisyen” projesi başlattı. 274 kadın işbaşı bile yaptı. Konuyla ilgili açıklama yapan Arçelik Türkiye Genel Müdürü Can Dinçer, “Cinsiyete dayalı ön yargıları kırmak istiyoruz. İlk etapta 500 kadın teknisyen hedefiyle yola çıktık. Hali hazırda 274 kadın teknisyen seviyesine ulaşmış durumdayız. Türkiye’nin dört bir köşesinde 600 yetkili servisimiz bulunuyor. Tüm yetkili servislerimizde kadın teknisyen istihdam etmeyi hedefliyoruz” dedi.
Ön yargıları kırıyor
Projenin detaylarını, Birleşmiş Milletler Kadın Birimi (UN Women) iş birliğiyle, “Arçelik ile Eşitle” zirvesinde anlatan Koç Holding Dayanıklı Tüketim Grubu Başkanı Fatih Kemal Ebiçlioğlu ise, “Koç Topluluğu olarak hedefimiz meslek ve iş gruplarıyla ilgili “erkek işi-kadın işi” önyargısını ortadan kaldırmak. Üretimde, mühendislik alanında liderlik pozisyonlarında daha fazla kadın çalışanımız olsun istiyoruz. Koç Holding Yönetim Kurulu’nda en az yüzde 30 oranında kadın üye bulundurma taahhüdümüzü topluluk şirketlerimize de genişletmeyi hedefliyoruz” dedi.
Arçelik’in 150’ye yakın ülkede 30 bin çalışanı bulunduğunu belirten Ebiçlioğlu, şirkette en yüksek kadın çalışan oranının yüzde 55 ile Romanya’da en düşük kadın çalışan oranının yüzde 4 ile Pakistan’da olduğunu söyledi. Kadının güçlenmesi projelerini ülkelere ve iş sahalarına göre ihtiyaç ve eksikleri belirleyerek kurguladıklarını anlatan Ebiçlioğlu, “Kadınların yetkinliklerini artırarak gelişimlerine ve güçlenmelerine destek olurken, erkeklerin yoğun çalıştığı iş alanlarında, üretimde, Ar-Ge’de sahada, bayi teşkilatında, çalışan sayısında kadın oranını artırma hedefiyle projeler hayata geçiriyoruz. Arçelik olarak kendimize 2030 yılına kadar STEM ile ilgili departmanlara en az biri fabrika direktörü olmak üzere üç kadın direktör atama hedefi koyduk” diye konuştu.
Girişimde de destekliyor
Kadın girişimciliğinin desteklenmesinin de cinsiyet eşitliğinin sağlanması açısından çok önemli olduğunu ifade eden Ebiçlioğlu, Beko Kadın Bayi projesi ile erkek yoğun bayilik teşkilatındaki kadın oranını artırmayı hedeflediklerini söyledi, şu ana kadar 1800’e yakın başvuru alarak bayilik ekosistemine 50’ye yakın kadın bayi kazandırdıklarını aktardı.
BM Kadın Birimi Programlar Yöneticisi Zeliha Ünaldı ise, “Geleceğin mesleklerinde kadınlar ve erkekler için eşit yer açmaya yönelik özel politikalar ve uygulamalar geliştirmek, kadınların ekonomik olarak güçlenmesine, şirketlerin rekabet edebilirliğinin artmasına ve toplumsal cinsiyete dayalı kalıp yargıların olumlu yönde dönüşmesine katkı sağlayacak” diye konuştu.
Özgüvenleri yerine geldi
Arçelik, kadının güçlenmesi amacıyla sürdürdüğü Beko Kadın Bayi, Sen Mühendissin Bizimlesin ve 500 Kadın Teknisyen projelerinde yer alan kadınlarla ‘Cesaretle Adım Atanlar’ araştırması da gerçekleştirdi.
Katılımcıların yüzde 84’ünün daha önceden teknisyen olmayı hiç düşünmediklerini ifade ettiği çalışmada, her üç kadın teknisyenden biri sürecin başında işi yapamayacağından endişe duyduğunu belirtti. Araştırma kadınların yüzde 96’sının teknisyen olduktan sonra hayatlarında olumlu bir değişim yaşandığını ortaya koydu. Her dört katılımcıdan üçü teknisyenden olduktan sonra kendilerine daha fazla güvendiklerini aktardı. Çalışmada her üç teknisyenden ikisi müşterilerden “Siz mi yapacaksınız, bu işleri yapabiliyor musunuz?” şeklinde tepkiler aldıklarını söyledi.
Hikâyeni eşitliğe bağışla!
Avon, İngiltere, Polonya, İtalya, Güney Afrika ve Filipinler gibi ülkelerden küresel olarak 8 bin kadının katıldığı bir anket araştırması yaptı. Araştırma sonuçlarına göre kadınların yaklaşık üçte biri (yüzde 32) bu hikâyelerle zorlukların üstesinden gelebildiğini, yüzde 36’sı ise kaygı ve kendinden şüphe duymayı azalttığını söylüyor. Kadınların yüzde 41’i de koronavirüs salgını ve sokağa çıkma kısıtlamalarının, toplumsal cinsiyet eşitliği için mücadeleyi onlarca yıl geriye götürdüğüne inanıyor. Bunun sonucu olarak da özgüvenini kaybettiğini aktarıyor. Bu araştırmadan yola çıkan Avon, “Şimdi Sıra Bende” adını verdiği kampanyayla dünyanın her yerinden kadın ve erkeklerin başarılarını ve hikâyelerini paylaşmak için harekete geçti.
Avon “Şimdi Sıra Bende” hareketi kapsamında, dünyanın her yerinden kadınları birbirleriyle buluşturmak, kadınların başarılarını kutlamak, potansiyellerini gerçekleştirmek ve diğer kadınlara ilham vermelerine yardımcı olmak için küresel bir hikâye ve resim galerisi kurdu. Kampanya ile ‘Şimdi Sıra Bende’ platformunda yayınlanan her 1 hikâye için kadın sivil toplum derneklerine 1 dolar bağış yapıyor.
Sesini duyur
Araştırmanın sonuçlarını konuştuğumuz Avon Türkiye Kuzey Afrika ve Ortadoğu İletişim Direktörü Hande Orhan her yıl 100 milyon kadının hayatına dokunmayı hedeflediklerini söyledi. Kadınların hikâyelerini paylaşmasının önemini anlatan Orhan, “İşe önce kendi hikâyelerimizle başladık. Öncelikle benim gibi, bizim gibi tüm kadınların hikâyelerini paylaşmak istiyoruz” dedi. Kadınların hikâyelerini paylaşmada da çekimser kaldığını anlatan Orhan bu durumu da şöyle açıklıyor:
“Dünya genelinde gazeteleri açtığınızda, TV’ye baktığınızda yüzlerce hikâye var. Maalesef her 100 hikâyeden sadece 24’ü kadınlarla ilgili. Her alanda olduğu gibi aslında hikâyelerimizi anlatmakta da maalesef çok gerideyiz. Ama biz kadınlar olarak hikâyelerimizi anlatmak, konuşmak istiyoruz. Bizim gibi kadınların hikâyelerini dinlemek istiyoruz. Çünkü bizi bu iyi hissettiriyor. Rahatlatıyor. Hepimiz çok iyi biliyoruz. Bazen bir derdimiz olduğunda çözüm olmasa sadece dinleniyor olmak bile çoğumuzun hayatını değiştirmiştir. Biz kadınların “Şimdi Sıra Bende” diyerek gücünü göstermelerini, seslerini özgürce duyurmalarını istiyoruz.”
Dijital kütüphane
Avon, toplanan kadınların hikâyelerinden ve mesajlarından oluşan bir dijital kütüphane oluşturuyor. Kadınların günlük hayatlarında karşılaştıkları ve kendi deneyimleriyle ilişkilendirilebilir hikâyeler duymaktan ve deneyimlerini başkalarıyla paylaşmaktan güç aldıkları biliniyor. Siz de hikâyenizi paylaşın, hem sesiniz duyuldun hem de bir STK’ya bağışta bulunulsun.
