Songül Hatısaru

Songül Hatısaru

songul.hatisaru@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, ‘Paralel yapı Türkiye’deki garibanlardan topladığı parayla Batı’da Türkiye hakkında yanlış bilgiler veren gazeteler çıkarıyor’ dedi

Garibandan topladığı parayı  Batı’da bol bol harcıyor

Türkiye-AB Ortaklık Konseyi’nin 53’üncü toplantısı Brüksel’de yapıldı. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, dönüş yolunda yaptığımız sohbette, AB Komisyonu’nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Johannes Hahn’la konuşmasını şu sözlerle aktardı: “Kendisine, ‘sürekli yargı bağımsızlığı diyorsunuz ama bugüne kadar yargı bağımsızlığını ciddi şekilde tehdit eden, yargının içindeki paralel çete ile ilgili hiçbir şey söylemediniz. Bunun böyle olmadığına mı inanıyorsunuz, haberiniz mi yok, yoksa bu konuyu yok mu sayıyorsunuz?’ diye sordum.”
Cemaatin etkin olduğu yurtdışında Türkiye hakkında doğru bilgiler vermediğini söyleyen Çavuşoğlu, “Yerel gazeteler çıkarıyorlar. Türkiye hakkında dürüst bilgi vermiyorlar. Türkiye’den, gariban insanlardan bugüne kadar ‘hizmet yapıyoruz’ kisvesi altında topladıkları paraları buralara harcıyorlar, çok ciddi para harcıyorlar. Amerika’da, buralarda think-thank’lere sponsorluk yapıyorlar. Para bol, garibanların parasını böyle harcıyorlar” dedi.
8 ayda 500 görüşme
Çavuşoğlu’nun trafiği yoğun, Strasbourg’dan, Kiev’e gidip oradan Brüksel’e geçti.
Birlikte döndüğümüz İstanbul’dan ise Seul’e uçtu. Bakan, göreve geldiği 8 ayda uluslararası platformda tam 500 görüşme yapmış.
İyi bir network’ü kısa süre içinde oluşturan Bakan, 8 ayda dünyadaki dışişleri bakanlarının yüzde 80’i ile her biri en az 30 dakika süren ikili görüşmeler yapmış. Uluslararası alanda 50 cumhurbaşkanı veya yardımcısı ile görüşmüş. 323 ikili görüşme gerçekleştirmiş. Uluslararası alandaki toplam görüşme sayısı ise 500’ü bulmuş.
B planı hazır
Çavuşoğlu da üç dönem kuralına takılan bakanlardan. CV’sinde AB Bakanlığı, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Başkanlığı gibi yoğun mesai gerektiren işler var. Dışişleri Bakanlığı ise başlı başına uzmanlık isteyen, kabinenin belki de en kritik önemdeki koltuklarından biri. Böyle yoğun tempoya alışmış bir insan, dışarıdan bakan olarak atanmayacaksa seçimlerin ertesi günü nasıl uyanır, nasıl oyalar kendini? Kendisine direkt sordum, “Aktif siyaset hayatınız bitiyor. 8 Haziran’da depresyon olur mu?” Her türlü olasılığa hazır görünen Bakanın B planı da cebinde. Sorumu ise şöyle yanıtladı:
“Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Başkanlığı yaptım üç sene. Başlamadan önceki, başladığım gün ve görevimin bittiğinin ertesi günü ne psikolojimde, ne normal hayatımda hiçbir değişiklik oldu. Dışişleri Bakanlığı’nda da benim kendi içimde hiçbir değişiklik olmadı. Yarın bittiği zaman da olmaz, depresyon hele hiç olmaz. Üç dönem kuralını destekliyorum.
İnsanın bir ara vermesi iyidir. Ben mesela doktoramı (uluslararası ekonomik ilişkiler) tamamlamak isterim, kendimi yenilemek için 5-6 ay yurtdışında kalmak isterim. Gönlümden geçen şeyler var ama ertesi gün ne yapacaksın diye sorduğunuzda bir planım yok. Sayın Cumhurbaşkanı, Başbakanımız hangi kararı verirlerse, o karardan sonra yol haritam belli olur.”

Haberin Devamı

Garanti’de koltuğa en yakın isim

Belçika’nın Anvers şehrinde deniz taşımacılığı fuarı vardı. Belçika’da bu nedenle ülkeye gelmiş büyük taşımacılar, onlara hizmet veren finans kurumları yetkilileri ile karşılaştım, özel duyumlar aldım. Diplomasi konuşmak için gittiğim Brüksel’den bomba ekonomi haberleriyle döndüm. Bilindiği gibi Garanti Bankası’nın efsanevi genel müdürü Ergun Özen en geç temmuz ayında görevi bırakacak. Özen, Londra’ya yerleşecek. Ancak benim bombam bu değil, Özen’den boşalan koltuğa, bankanın Finansal Kurumlar ve Kurumsal Bankacılık’tan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ali Fuat Erbil getirilecekmiş.

Haberin Devamı

Kumport için 1.2 milyar dolar

Bir diğer haberim ise şapkadan tavşan çıkarmasıyla ünlü işadamımız Hüsnü Özyeğin. Fiba Grubu’nun Başkanı Özyeğin’in bankacılıktan enerjiye, turizmden perakendeye birçok sektörde yatırımları var. Liman işletmeciliğinde de faaliyet gösteriyor. İstanbul Ambarlı’da bulunan Kumport Limanı’nı, 2007’de Turkon Holding’le birlikte 255 milyon dolara satın almıştı. Geçen yıl, Turkon Holding’in elindeki hisseleri de satın alarak limanın tek sahibi oldu. Şimdi Kumport’u satıyormuş. Brüksel’de kulağıma gelen rakam tam 1.2 milyar dolardı. Duyumlarıma göre Çin devleti denizcilik şirketi Cosco, Dubaili büyük bir şirket limanla ilgilenen birkaç talipten birisi. Cosco, daha önce Pire Limanı’na 4.2 milyar dolar vermişti.