İngiltere’ye turist ve yatırımcı çekmeyi amaçlayan ve şu ana kadar 1.6 milyar pound’luk ekonomi yaratan GREAT kampanyası ihracata odaklı yeni sürece girerken James Bond’a da görev düştü. Bond filmleri İngiliz ihraç ürünleri için tanıtım mecrası olacak
Kullandığı lüks otomobiller, pahalı kıyafetlerle lüks yaşam tarzının sembolü James Bond, İngiltere’ye yatırımcı çekmeye soyundu. Nasıl mı? İngiltere, 2012 Olimpiyatları’nda ülkenin finans, teknoloji, turizm, eğitim, sanat, spor, enerji gibi alanlarda sunduğu ticaret ve yatırım olanaklarını dünyaya duyurmak için GREAT Britain kampanyası başlattı. Olimpiyatlar bitti ama kampanya bitmedi! Kampanya kapsamında İngiltere çeşitli ülkelerde zirveler düzenledi, yabancı yatırımcıları ve uluslararası basını ülkesine davet ederek yatırım fırsatlarını gösterdi.
Başbakan Cameron’un desteklediği kampanya o kadar başarılı oldu ki üç yıl içinde ülkeye sıfırdan 1.6 milyar pound (6.4 milyar TL) yatırım aktı. Bu süreç zarfında İngiltere’de aktif Türk şirketlerinin sayısı da 100’e ulaştı. İngiltere sineması, celebrity’si, markaları, sivil toplum kuruluşlarıyla kampanyaya destek veriyor.
Öyle ki James Bond dahi işe soyundu. James Bond, Spectre ile sinemalara geri döndü. ‘Bond is GREAT’ kampanyası da 007’nin ikonik uluslararası profilini kullanarak Britanya’yı ‘büyük-GREAT’ yapan her şeyi dünyaya göstermeyi amaçlıyor.
Turiste rota çizdi
Bond serisinin son filmi Spectre ile eş zamanlı olarak GREAT Britain kampanyası altında tüm dünyada sunumu yapılan ‘Bond is GREAT’ teması Sony Pictures Entertainment ve Metro-Goldwyn-Mayer Studios ortaklığı ile gerçekleştiriliyor. The Bond is GREAT kampanyası 60’tan fazla ülkede yürütülüyor. Daniel Craig Spectre’nin Londra’daki galasına katılarak kampanya afişinin altında poz verdi. 2012’de de Bond serisinin Skyfall filmi çerçevesinde benzer bir tanıtım programı yürütülerek, dünyada 653 milyon kişiye ulaşılmış, İngiltere’ye 3.5 milyon sterline eşdeğer tanıtım sağlanmıştı.
Avrupa’ya sıçrama tahtası
Dış ticaretimizin odaklandığı Rusya ile ilişkilerimizin geldiği noktada insan ister istemez Cumhurbaşkanı Erdoğan himayesinde böyle bir kampanya başlatılsa nasıl olur diye düşünmeden edemiyor. Birleşik Krallık Ticaret ve Yatırım Ajansı’nın (UKTI) davetlisi olarak geçen hafta Londra’ya gittik. GREAT Kampanyası Başkanı Clare Barnfather, bizleri İngiltere Başbakanlık konutu ‘Number 10’de ağırladı.
Her ay Cameron’a bilgi verdiklerini anlattı. GREAT’in önümüzdeki 5 yılda ihracata odaklanacağını vurgulayan Barnfather, “İngiliz şirketleri ihracatta agresif değil. Onlara fırsatları gösteriyoruz. Yanı sıra değer katacak şirketleri buraya çekmeye çalışıyoruz. Örneğin yeni Bekolar istiyoruz. İngiltere, Avrupa için bir atlama tahtası” dedi. Barnfather, Bond yaşam tarzının hem turizme hem de alışverişe katkı sağlayacak şekilde kampanya içinde konumlandırılacağını söyledi.
Venüs’e ‘Zorlu talimat’
Geçen hafta UKTI’ın davetlisi olarak Londra’da Vestel, Beko, Silk&Cashmere, WTR-Aster ve Emre Arolat Mimarlık’ı ziyaret ettik. İngiltere televizyon pazarının büyük oyuncularından biri olan Vestel, bir süre önce Türkiye’de satışa sunduğu akıllı telefonu Venüs’ü ihraç etmeye hazırlanıyor. Vestel UK Genel Müdürü Paul Molyneux, “2016’da ihracatın başlaması planlanıyor. Girdiğimiz her pazarda büyük oyuncu olmak isteriz. Bu, yılda 10, 20, hatta 30 milyon telefon demek. Zorlu Grubu’nun üst yönetiminden bize gelen talimat da bu” dedi. Molyneux, tıpkı televizyonda olduğu gibi telefonda da Venüs’ün yanı sıra başka markalar için de üretim yapabileceklerini sözlerine ekledi. Molyneux’un verdiği bilgiye göre, bu yıl 194 milyon eurosu televizyondan olmak üzere toplam 293 milyon euro ciro elde eden Vestel UK’in yeni lokomotif ürünü akıllı telefon olacak.
Pazarlama Müdürü İskender Diker’in paylaştığı rakam ise çapıcı. Vestel televizyonda İngiliz pazarının yüzde 34’üne sahip ve yüzde 6’lık bir paya sahip olduğu beyaz eşyada da hızla büyüyor.
Nottıng Hıll’de doğan Türk markası
Marks and Spencer, Zara, Topshop, Reiss ve Tesco gibi markalara tekstil tasarım ve ürün tedariği sağlayan Aster Tekstil de kadın moda markası WtR’ı hayata geçirmek için Porto Bello’yu seçmiş. Aster Tekstil’in Londra’daki tasarım ofisini ve WtR’ı Esin Koçali yönetiyor.
İngiliz tüketicisinin “Made in Turkey” etiketine karşı duyarlı olduğunu, bu etiketin onlarda “kalite algısını” harekete geçirdiğini anlatan Koçali, “WtR olarak beş yılda aralarında Fransa, İtalya ve İspanya’nın da bulunduğu ülkelerde 5 mağaza açmayı hedefliyoruz” diyor.
İngiltere’de her 5 evin birinde Beko
Çeyrek asırdır bulunduğu İngiltere’de her beş evden birine ürünüyle giren Beko ise ülkede ev aletleri pazarında lider konumda. Beko İngiltere Genel Müdürü Teresa Arbuckle, cirolarının 330 milyon sterlin olduğunu söyledi. Şirket İngiltere pazarındaki güçlü konumunu korurken bir yandan da son dönemde bu ülkedeki Ar-Ge faaliyetleriyle dikkat çekmeye başladı. 2013 yılında Nescastle Üniversitesi ile Ar-Ge işbirliği anlaşması yapan şirket, bu yıl da UKTI desteğiyle Cambridge’de Ar-Ge irtibat bürosunu açtı, nesnelerin interneti ve esnek malzemeler konusunda çalışıyorlar.
Silk&Cashmere’in mağazası ise Londra’nın seçkin caddesi Porto Bello üzerinde… Marka, Londra’da kornerların ardından açtığı ilk mağazayı kısa sürede zincire dönüştürecek gibi… Silk&Cashmere’in patronu Ayşen Zamanpur, Oxford caddesinde de yer baktıklarını söylüyor. Türkiye’de dört yıl önce “Black Friday” uygulamasını başlatan kişi olan Zamanpur bu yıl ki “Black Friday”de bir aylık ciroya eş satış yapmış.
Zürih, Berlin, Cenevre, Paris, Berlin dahil 26 ülkede 200 dükkanı olan Zamanpur’a göre İngiltere’nin yasal düzenlemeleri yatırımcının işini kolaylaştırıyor. Zamanpur, “İngiltere girişimci dostu. Örneği Fransa’daki mevzuat çok yoruyor. Markamızın Avrupa üssü İngiltere olsun diye düşünüyoruz” diyor.
Bir Amerikan geleneği olan Black Friday indirimleri İngiltere’de de popüler. Geçen yıl özellikle Oxford caddesinde yer alan mağazalarda izdihama benzer görüntüler yaşanmıştı. Bu yıl mağazalarda bu canlılığı göremeyince sorma ihtiyacı hissettik. İngilizler bu yıl mağazalara gitmek yerine siparişlerini internetten vermişler. İnternet satışları yüzde 70 oranında artmış. Konuştuğum satıcıların bazıları bunu terör korkusuna bağladı. Tüketiciler, kalabalık ortamlarda bulunmamak için internetten sipariş vermişler. Bu arada varlıklı Türkler de indirimlerden farklı bir şekilde yararlandı! Tıpkı Amerika’da olduğu gibi İngiltere’de de dost ahbap kim varsa internetten verilen siparişler onların adreslerine yöneltildi. Londra’daki indirimlerin tadını çıkaran isimlerden birisi de Kıvanç Tatlıtuğ’du. UKTI’ın sunduğu olanaklardan da yararlanıp buradaki yatırımlarını büyüten Silk&Cashmere’i ziyarete giderken Kıvanç Tatlıtuğ ve sevgilisi Başak Dizer’e rastladık. Mutfak eşyasından, kırtasiye malzemelerine kadar akla gelmeyecek envai çeşit tasarım ürünü bizdeki Çin mağazalarına benzer fiyatlarla üç beş kuruşa satan Tiger mağazasında! Mağazanın adının Tiger (kaplan) olması sizi yanıltmasın. İsim, Çin’i çağrıştırsa da bir Danimarka markası.
1995’te Kopenhag’da kurulan marka adeta perakende devrimi yaptı. Müşterilerine tarz sahibi eğlenceli ürünleri çok ucuz fiyatlarla sunuyorlar. Mesela normalde 80 TL’ye alacağınız bir yüz masajı aletini burada 10 liraya almanız mümkün.