Songül Hatısaru

Songül Hatısaru

songul.hatisaru@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Ak Partili isimlerden oluşan komisyonlar Doğu ve Güneydoğu illerine ziyaret düzenleyecek. 1 Eylül Dünya Barış gününde, yani bugün sivil toplum kuruluşlarıyla bir araya gelinecek...

Bugün 1 Eylül, yani ‘Dünya Barış günü’... Maalesef Türkiye, silahların gölgesinde günler yaşıyor. Her gün şehit haberleri geliyor. İlklere sahne olan 30 Ağustos Resepsiyonu’na katılmak için gittiğim Ankara’dan umut veren izlenimlerle döndüm.
Umudu müjdeliyor
Herkes kanın durmasını istiyor. Ön koşul silahların koşulsuz olarak bırakılması, PKK unsurlarının ülkeyi terk etmesi... Resepsiyonda basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da, Başbakan Ahmet Davutoğlu da devletin bu yöndeki kararlılığını kalın harflerle vurguladılar.
Bu yapılırken bugünden itibaren yani tam da Dünya Barış gününde bölge halkıyla yakın temasa geçiliyor. Önceki günlerde hazırlıkları yapılan komisyonlar oluşturuldu. Ak Parti’de eski milletvekilleri ve mevcut milletvekillerinden Doğu ve Güneydoğu illerini ziyaret edip temaslarda bulunacak isimler belirlendi. İlk durakları Diyarbakır, Mardin ve Ağrı. Doğu’daki illerin kanaat önderleri, sivil toplum kuruluşları ve mülki idare amirleriyle görüşecekler. Evet, çözüm süreci ‘buzdolabında’ belki ama Ak Partili isimlerin sahada bir durum değerlendirmesi yapacak olması son derece dikkate değer bir gelişme. İnsan, böyle bir ziyaretin olacağını duyduğunda bile içinde barışa dair umutlar hemen yeşeriveriyor. Bu komisyonlarla yüz yüze gelecek bölge insanı ile empati yaparsak onlar için bu ziyaretlerin önemini daha iyi kavrayabiliriz. Kısacası bu 1 Eylül, umudu müjdeliyor.
Külliyedeki düzen
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan, 30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla önceki gün ilk kez Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde resepsiyon verdi. Biz de bu sayede külliyeyi görmüş olduk. Resepsiyona tam 1800 davetli katıldı. Ancak Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne ne girerken ne de çıkarken en ufak bir trafik sorunu yaşanmadı. Şehit haberleri nedeniyle müzik yoktu, şehitler için Kur’an okundu, dualar edildi. İkramlar abartılı değildi.
‘Barış günü’ için umut dolu ziyaret
Resepsiyona katılanlar arasında Başbakan Ahmet Davutoğlu ve eşi Sare Davutoğlu da vardı.
Girişte ‘dijital seremoni’ vardı
30 Ağustos resepsiyonu gerçekten de ilklere sahne oldu. Bu yıl düzenlenen resepsiyonda tokalaşma töreni yapılmadı. Bu sayede 1800 katılımcı saatlerce sıra beklemedi, Cumhurbaşkanı ve eşi Emine Erdoğan da saatlerce tek bir noktada ayakta kalmadı. Elbette resepsiyon sırasında konuklarıyla tek tek ilgilendiler, sohbet ettiler. Böylece tokalaşma törenine harcayacakları zamanı daha sıcak bir iletişim için kullandılar.
Bunu, organizasyona emeği geçenlerin yanı sıra teknolojiye de borçluyuz! Davetlilerin çoğu yetişme telaşıyla farkına varmadı ancak külliyeye girişte adeta dijital seremoni uygulandı. Resepsiyon külliyenin bahçesinde yapıldı. Bahçeye geçmek için daha önce hep fotoğraflarda gördüğüm ana binaya adımımı attığım anda alttaki fotoğrafta gördüğünüz panoda ismim yazıldı. Takip ettim, kapıdan kim geçerse adı anında üzerinde “Hoş geldiniz” yazan panoya yansıdı. Böylece gelenlerin adlarının okunmasına da gerek kalmadı... Konuklar bu şekilde binadan geçip bahçeye geçtiler. Kimse, “Efendim güvenlik kartınızı görebilir miyim?” sorularını da sormadı bu sayede. İçeriye çok rahat bir şekilde sıra, izdiham olmadan girdik... Görevliler bahçenin yönünü gösterdi sadece. Dünyanın hiçbir yerinde daha önce tanık olmadığım bir uygulamayı öğrenmiş oldum bu sayede.
Çoğu zaman davetiyeler büyük ebatlı olduğu için davetlilere kolaylık olsun diye içinde bir kartvizit büyüklüğünde güvenlik kartı yer alır, davetliler de o büyük davetiyeyi taşımaktansa güvenlik kartını alarak davete icabet ederler. 30 Ağustos Resepsiyonu’na ait davetiyelerin içinde de her zaman olduğu gibi güvenlik kartı bulunuyordu. Meğer bu kart, ‘her zamanki’ kart değilmiş! Görüntüde ve ağırlıkta önceki yıllardakilerden bir farkı yok. Ancak bu kartın içine yerleştirilen yüksek teknoloji, külliyenin kapısını gördüğü anda onunla etkileşime geçiyor. Böylece isminiz karşıdaki panoya yansıyor.