Asya kaplanı Sabancı

Kordsa Global, 100 milyon dolar yatırımla Endonezya’da ikinci lastik kord bezi ve polyester iplik fabrikasını hizmete açtı. 2007 yılından bu yana Endonezya’da IndoKordsa şirketiyle faaliyet gösteren Kordsa Global, yeni yatırımıyla Asya-Pasifik bölgesinde sektörünün en güçlü oyuncusu haline geldi. IndoKordsa, Kordsa’nın yurtdışındaki en büyük yatırımı. Tesis, 200 milyon dolara mal olan iki fabrikadan oluşuyor.
Bir Türk şirketinin zorlu Asya pazarındaki büyüme öyküsüne tanıklık etmek üzere geçen pazar günü dünyanın bir ucuna, Cakarta’ya uçtuk. İner inmez Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı’nın yemeğine katıldık.
Sabancı Holding Sanayi Grubu Başkanı Mehmet Pekarun, Kordsa Global CEO’su Cenk Alper, Indo Kordsa Fabrika Müdürü Nuri Düzgören, İK ve Bilgi Teknolojilerinden Sorumlu Başkan Yardımcısı Hakan Öker, Kordsa Global Operasyondan Sorumlu Başkan Yardımcısı Ali Çalışkan’ın katıldığı yemekte, Sabancı, kurmaylarına yeni yol haritasını da çizdi:
“Bu yolculuğun kahramanlarına teşekkür ediyorum. Onlardan kompozitte bir liderlik bekliyorum şimdi. 90’lı yıllarda Türkiye için kapasite yolculuğu ne idiyse bugün de inovasyon yolculuğu o. Her dönemin zorluklarını yenmek için hiç bitmeyen bir yolculuk yapmak gerekiyor.”

Cironun % 60’ı dışarıdan
Sabancı yıllarca başında olduğu Kordsa’yı, Türkiye’nin gerçek anlamda global şirketi diye tanıtır hep. Global şirketin mayasında müşterinin olduğu yerlerde üretimiyle bulunmak var. Cironun farklı ülke pazarlarından konsolide edilmesi var. Endonezya’dan sözgelimi Avustralya’ya mal göndermek var. Böyle bakınca Kordsa gerçekten global bir şirket ve bu yolculukta başını almış gidiyor. Tek başına IndoKordsa’nın cirosu bu yol 300 milyon doları bulacak.
Güler Sabancı, Kordsa Global’in küresel bir şirket olduğunu ve 8 ülkedeki 10 üretim tesisiyle 5 kıtaya yayıldığı bilgisini veriyor. Kordsa’nın, Türkiye’nin gerçek anlamda ilk global şirketi olduğunu anlatan Sabancı sözlerini şöyle açıyor.
“Ciromuzun yüzde 60’ı gelişmekte olan pazarlardan geliyor. Hindistan’ı da bir ara düşündük. Hatta gidip-geldik ama olmadı.”

‘Aslan gibi beş amca’
Sabancı, yemekte 1996’da imzalanan Gümrük Birliği Anlaşması’nın Türkiye için çok önemli olduğunu söyleyince, kendisine, “O dönemde holdingin başkanlığına hazırlanıyor muydunuz” diye sorduk.
Sabancı, şöyle cevapladı: “Benim holdingin başına geçmem düşünülmüyordu elbette. Aslan gibi 5 amcam vardı. Yol boyunca başka şeyler oluyor, onun adına da hayat deniyor. İlk başladığım yer Kordsa. Ben Hasan Güleşçi ile büyüdüm. Kendisine ‘Hasan Abi’ derdim. Onlardan çok şey öğrendim.”
Kordsa’nın yeni tesisinin açılışına katıldık. Endonezya Sanayi Bakanı Saleh Husin, fabrikanın bulunduğu Bogor eyaletinin valisi uzun uzun konuştular. Bizim siyasetçileri aratmadılar!. Endonezya’da herkes çok sakin, alçak sesle konuşuyorlar.

‘Sektörün lideriyiz’
Güler Sabancı kürsüye çıktığında kadınlara da gönderme yaptığı konuşmasıyla kendimize geldik. Yüksek tonla anlattı yatırımlarını ve önemini. Kordsa’nın 260 milyonluk Endonezya’nın pazar lideri olduğunu öğrendik. Kordsa Global’in 100 milyon dolar tutarındaki yeni yatırımı kapsamında 18 kilotonluk lastik kord bezi fabrikası ve 14 kilotonluk üçüncü ve dördüncü nesil polyester HMLS iplik fabrikaları var.
Sabancı konuşmasında şu noktanın altını önemle çizdi: “Müşterilerimizin olduğu yerde bulunma taahhüdümüz yeni bir dönüm noktasına ulaştı.
Asya’da büyüyoruz, Asya’ya güç veriyoruz. Üretim artışının güçlü olduğu bölgelerde bulunmak istiyoruz. Kordsa Global olarak sektörümüzün lideriyiz.”

Davetliler açılışta Endonezya’nın simgesi batik sanatıyla yapılan geleneksel gömlekler giydi. Endonezya danslarının edildiği, enstrümanlarının çalındığı açılışta hepimize ‘angklung’ adlı milli müzik aletini çalmayı öğrettiler. Dans konusundaki yeteneği bilinen Sabancı’nın kulağının da iyi olduğunu öğrendik. Enstrümanı çalarken gösterdiği performans Endonezyalı Bakanı şaşırttı.

İstihdam ve trafiğe çözüm!
10 milyon nüfuslu Cakarta’nın en büyük sorunu trafik. Trafikte binlerce araba, aralarında mantar gibi biten motosikletler. Cakarta’daki yerel yönetim trafik sorununu çözmek için projeler geliştirmiş. Bunlardan birisi araba havuzu ‘carpool’ denen sistem. Araba paylaşımı için şeritler ayrılmış.
Bu şeritleri kullanabilmeniz için arabanızda en az üç kişi olması gerekiyor. Uygulama trafiği rahatlatmak için düşünülmüş. Ancak yeni bir iş kolu da yaratmış bu sistem. Aracında yeterli sayıda insan olmayan araba sahipleri yanlarına ‘joki’ dedikleri iki kişi alıyorlar. Joki başına 2 dolar ödüyorlar. Araba paylaşımı için ayrılan şeritlerin başlangıç noktalarında çocuklarıyla beraber otostop çeken anneler, gençler, çocuklar görüyorsunuz. Bir joki bunu hergün yaparsa maaşlı çalışan düşük gelirli birisinin kazancına erişiyor. Aylık maaşların 2.5 milyon rupiah civarında olduğu Endonezya’da bu kazanç aylık 2 milyon rupiah anlamına geliyor.

Sabancı, yemek yediğimiz 100 yllık tarihi binadaki Endonezya sanatı, tablo ve objeleri yakından inceledi.

Polyesterde dünya birincisi
Global rekabetin önemine dikkat çeken Sabancı, Asya-Pasifik bölgesindeki iş ortamanı şöyle anlattı: “Endonezya bizim için önemli bir pazar. Burada rakiplerimizin ve lastik firmalarının da güçlü yatırımları var. Bizim için güçlü bir iç pazar yatırım için önemli bir motivasyon. Polyester olarak dünyanın en iyi ipliğini üretiyoruz. Polyesterde dünyada ilk, naylonda 3’üncü sıradayız.”