Semih İdiz

Semih İdiz

sidiz@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İsrail’in Mısır’daki gelişmelere karışmaması gerektiğini söyledi ve “Sayın Obama’ya da söyledim, ‘İsrail’in karışması gidişi olumsuz etkiler, tahrik eder” dedi...

Türkiye bölgedeki son gelişmeleri çok yakından takip ederken Başbakan Erdoğan’dan İsrail’e “Mısır’a karışma” uyarısı geldi. Erdoğan bunun önemini ABD Başkanı Obama ve Yunanistan Başbakan’ı Papandreu’ya da aktardığını açıkladı. Erdoğan, son olaylar nedeniyle Mısır’da açlık baş göstermesi olasılığı karşısında hemen devreye girebilmek üzere tedbir aldıklarını da söyledi.
“Dostluk Barajı”nın temel atma töreni çerçevesinde pazar günü Halep’i ziyaret edip Suriye Devlet Başkanı Beşar el Esad ile görüşen Erdoğan, Türkiye’ye dönüşünde uçakta gazetecilere bölgedeki son gelişmeler hakkında önemli açıklamalarda bulundu.

Halk silah kullanmadı
Türkiye’nin Mısır ve Tunus gibi ülkelerle “aynı havayı paylaştığını” söyleyen Erdoğan, bu ülkelerde halkın beklentilerine olumlu yaklaşılmasının ve tarafların ittifak ettikleri kişilerin devreye girmesinin önemine işaret etti. Erdoğan bu konuda şöyle konuştu:
“Bu bir demokratik taleptir. Bir süreçtir. Halk burada şiddete başvurmamıştır, silah kullanmamıştır. Hatta bu intifada hareketi bugüne kadar olanlara göre çok daha yumuşak bir intifada hareketidir. Bu süreç içinde beklenen, süratle bir seçime gidilmesidir. Bu seçime gidilirken bir Anayasa değişikliğinin yapılması, tarafların üzerinde mutabık kalacağı bir değişikliğin yapılması, bir seçim yasasının, bir siyasi partiler kanununun çıkartılmasıdır.”
İsrail’in bu olaylar karşısındaki konumuna da değinen Erdoğan, bu konuda da şunları söyledi:
“İsrail’in konuşmaması devreye girmemesi çok çok önemli. Bu konuda Papandreu’ya da ‘Burada size görev düşüyor’ dedim. ‘İsrail bu sürece katılmamalı, müdahil olmamalıdır. Sayın Obama’ya da söyledim; ‘İsrail’in karışması gidişi olumsuz etkiler, tahrik eder.”

Haberin Devamı

İsrail’e sert uyarı: Mısır’a karışma

Erdoğan, Halep dönüşü uçakta, gazetecilere siyasi konularda açıklamalarda bulundu.


Esad ile mutabıkız
Erdoğan Mısır’da olması gerekenler konusunda “Suriye Devlet Başkanı Esad ile mutabık olduklarını” da kaydetti. Bu arada, Türkiye demokrasiyle yönetilirken Suriye’deki rejimin malum olduğunu, bu açıdan bakıldığında Esad ile hangi çerçevede mutabakat sağladıkları şeklindeki sorumuzu da yanıtladı.
Erdoğan, Esad’ın geçen hafta Wall Street Journal gazetesine verdiği ve bölgenin reform açısından geç kaldığını söylediği demecine işaret ederek şunları kaydetti:

Açlığa karşı önlem
“Sayın Esad biliyorsunuz, bu mülakatta bu yöndeki olumlu yaklaşımını ortaya koydu. Bizim partimizin çalışmasını görmek, incelemek, hatta kendi parti teşkilatlarının da bizim partimizde eğitim alması yönünde talepleri oldu. Bunlar demokratik sürece yönelik bir arzunun ifadesidir. Sistem konusunda da böyle bir yaklaşımlarının olduğu görülüyor.”
Erdoğan, Mısır’daki iç karışıklıktan dolayı halk arasında açlığın baş gösterebileceğini de belirtip şöyle konuştu:
“Açlık baş göstermesi halinde ilgili kurumlarımıza gerekli talimatları verdik, hemen elimizden gelen desteği verelim diye. Bir de uluslararası donörler (mali katkı sağlayanlar) konferansın toplanması konusunda Sayın Obama’ya teklifimi yaptım. BM Güvenlik Konseyi’nin bu konuyu görüşmek için toplanması da önemli.”

Model ihraç etmiyoruz
Erdoğan bu yoldan başka bir ülkenin iç işlerine karışmak niyetinde olmadıklarını da vurgulayarak, hem Batı’dan hem de Doğudan benzeri amaçla kendilerine gönderilenlerin olduğunu hatırlattı. Erdoğan parti olarak “model ihraç etmek” gibi bir iddialarının da bulunmadığını vurgulayarak, halkın teveccühü ile iktidara geldiklerini vurguladı.
Demokrasi, tüm inançlara eşit mesafede duran bir laiklik anlayış ve sosyal devlet ilkesinin önemine işret eden Erdoğan, böylece dolaylı ifadelerle de olsa, sosyal çalkantılar yaşayan Ortadoğu’nun da bu yoldan gitmesinin önemine işaret etmiş oldu.

Haberin Devamı

‘Gözaltında ben de baskı gördüm’
Erdoğan, “Cumartesi Anneleri” ile görüşmesi hakkında “Cumartesi Annesi ve Şehit Annesi gibi bir ayrım yapmadıklarını” belirtti. PKK’nın Cumartesi Anneleri’ni istismar ettiğini söyleyen Erdoğan, “ama 30 yıl oğlunu kardeşini kaybedenler var ve devlet sorumluluğunu yerine getirmemiş” diye konuştu. Cumartesi Anneleri’nden birinden kendisinin de yaşadığı şeylerin benzerini dinlediğini söyleyen Erdoğan şöyle konuştu:“Bizi kalktılar dizimize kadar suyun içinde bıraktılar. Biz o dize kadar suyun içinde kaldığımız yerde 6 kişiyiz. Bu kadar bir yer (uçağın röportaj yaptığımız küçük bölmesini işaret ederek), bir tane bank var. Ancak üç arkadaş bankın üzerinde oturuyoruz, üç kişi ancak sığabiliyor oraya. Bir müddet üç arkadaş oturuyor, sonra yer değiştiriyoruz. Biz oturuyoruz, onlar suyun içine giriyor. Onlar oturuyor biz suyun içine giriyoruz. Bu şekilde bütün gece geçiyor. ‘Tuvalete gideceğim’ diyorsunuz. Tuvalete bile izin vermiyorlar!.. Bağırıyorsun, çağırıyorsun neyse seni gelip alıyor, tuvalete zorla gönderiyor. Gece geçtikten sonra, bizi yan odaya aldılar. Orada esrarkeşler filan var. Ama o oda sımsıcaktı.” Erdoğan bunların 12 Eylül’ün hemen öncesi yaşandığını, o sırada legal bir partinin gençlik kolları başkanı konumunda olduğunu belirterek, “Böyle süreçlerden geçtik. Bunlar maalesef bu ülkede oldu. Bunları görmemezlikten gelemeyiz. Ben bu hanım kardeşimi dinleyince aklıma o günler geldi” diye sözlerine ekledi.