Bütçe olarak ufacık bir Moldova takımı FC Sheriff.
Üstelik ülkenin ayrılıkçı bölgesinden, kimsenin tanımadığı sınırları, hiçbir yerde geçmeyen para birimi bile var.
Kadro değeri 12 milyon euro olan bu takım, önce kadro değeri 184 milyon euro olan Shakhtar Donetsk’i 2-0, sonra kadro değeri 850 milyon euro olan Real Madrid’i deplasmanda 2-1 yendi.
Tüm dünya medyası bu Külkedisi masalını kulübün kurucusu ve başkanı olan kişinin eski KGB ajanı olduğu bilgisinden gördü.
***
Adı Yuri Veryndub. 55 yaşında.
Sovyetler döneminde futbol oynamış, en büyük transferi bedeli olarak da lisansına 30 bin euro ödenmiş biri o.
Kariyeri 4 yıl 7 aylık yardımcı antrenörlükle başlıyor.
Sonra şehri Luhansk’ın takımı Zorya’nın başına geçiyor.
Önce takımını küme düşmekten kurtarıyor, ardından her yıl Avrupa kupalarına katılan, milli takıma oyuncu veren bir takım yapıyor Zorya Luhansk’ı.
İki kez yılın teknik direktörü seçiliyor Ukrayna’da ama 2019’da ligi beşinci sırada tamamlayınca işine son veriliyor.
O yaz, adı Dinamo Kiev ve Shakhtar Donetsk ile anılsa da her iki kulüp de başka hocalarla anlaşıyorlar.
Oradan Belarus şampiyonu Shakhtar Soligorsk’un başına gidiyor Veryndub.
Kulübün müdür yardımcılarından biri kadroya müdahale etmeye kalktığı an da istifa ediyor.
***
Ardından Sheriff günleri başlıyor, takımına şampiyonluk ve süper kupa kazandırıyor.
Shevchenko, Ukrayna Milli Takımı’ndan ayrıldığına adı gündeme geliyor ama göreve getirilmiyor.
Milli takımın ardından en büyük hayali Dinamo Kiev’i çalıştırmak olan bir adam Yuri Veryndub.
Takımı tam dört eleme turunu geçerek Şampiyonlar Ligi’ne katılma hakkı elde etti.
Bunu yaparken kiralıklar da dâhil takımında piyasaya değeri 1 milyon euro olan tek bir oyuncu bile yoktu.
***
Şampiyonlar Ligi grup maçlarında ikide iki yaptı Sheriff.
İki büyük takımı yendi, eleme turları dâhil daha hiç maç kaybetmedi.
Şampiyonlar Ligi’ne katılım parası ve kazandıklarıyla da kulüp bütçesini şimdiden kasaya koymayı bildi.
Türkiye’de işten kovulurken bile milyonlarca euro alan teknik direktörler gördük.
Kulüplerimiz hep çok kariyerli hocalar aradılar, milyon milyon euro paraları masaya koydular.
Peki, aldığımız sonuçlar ne?
Hele ki kadro kurarken Şampiyonlar Ligi için transferler yaptığımızı düşünürsek.
***
Sheriff’in başarısının arkasındaki adam eski KGB ajanı başkan değil, teknik direktör Yuri Veryndub’dur.
Eğer başkanların geçmişi takımların aldıkları sonuçları etkiliyor olsaydı adım gibi eminim ki Ali Koç tüm servetini bırakır, Fenerbahçe başarılı olsun diye KGB’de ya da başka bir gizli serviste eleman olmayı kabul ederdi ama işler öyle yürümüyor işte.
Türkiye’de kulüp başkanları, doğru yaptığına inanıp, tribünlere de direnmeye başladıklarında, transferleri medya alkışlasın diye değil de takımın ihtiyacına göre yaptıklarında bizim de Külkedisi masalına benzer hikâyelerimiz olabilir.
An’lar...
Farklı yılların 3 Ekim tarihinde yaşanan anlar...
1990 - 1970’lerde CHP de olduğu gibi SHP’de de bitmeyen kurultaylar silsilesini başlatan Deniz Baykal, kurultayda kendisini mağlup eden Genel Başkan Erdal İnönü’yü ziyaret etmiş. Çok değil sekiz ay sonra, Haziran 1991’de Baykal tekrar İnönü’nün karşısına çıktı, tekrar kaybetti.
2000 - Zonguldak’ta bir balıkçı tezgâhı. Şimdi olmayan palamut o kadar bol çıkmış ki o sene vatandaşa 1.5 milyon liraya satmış balıkçılar.
2011 - Washington DC’deki Türk Festivali’nde Kangal köpeği herkesin ilgisini çekmiş. Maalesef bugün ABD’den Rusya’ya bir sürü yerde, kangal köpeği çiftlikleri var. Nesli korumak için adım attığımızda iş işten geçmişti.
Haftanın fotoğrafı
“Beyaz Adam” salgın hastalıklar getirdi kıtaya. Zenginlikleri sömürmekle kalmadı, kıtanın her karışını ele geçirdi. “Beyaz adam” din okullarında yaklaşık 150 bin çocuğu katletti. “Beyaz Adam”ın katliam yaptığı okullar Tanrı’dan ve adaletten söz ettikleri Katolik okullarıydı. “Beyaz Adam” öldürdüğü çocukları okulların bahçesine gömdü, asırlar sonra bulundu cesetleri. “Beyaz Adam”ın medyası vardı, tüm dünyaya Kızılderilileri vahşi yaratıklar olarak öğretti. Oysa vahşi olan “Beyaz Adam”dı. Kızılderililer aç kalsın, kürkünden faydalanamasın diye buffalo sürülerini yok ettiler. Bir “kahraman” diye lanse ettikleri Buffalo Bill, öldürdüğü hayvan başına devletten dolarlar alan bir avcıydı sadece. Her sene 30 Eylül Kanada’da Ulusal Hakikat ve Uzlaşma Günü’dür. Artık tehlikeli olmayacak kadar azalınca, kıyafetleri ve yaşam biçimleri turistik öğe haline gelince, Kızılderililer “Beyaz Adam” ile beraber anabiliyorlar kayıplarını.