Milli Eğitim Bakanlığı'nın okul müdürü atamalarını yazılı sınav yerine mülakatla yapma kararı konusunda Bakanlığın Personel Genel Müdürü Remzi Kaya şu açıklayıcı bilgileri verdi;
- Yaklaşık 50 bin okulumun 9 bin 100 tanesinde şu anda müdür yok. Bu görevler vekaleten yürütülüyor. Yazılı sınavla müdür seçimi istenen sonuçları vermiyor. O yüzden yeni sisteme geçiyoruz. Bundan böyle müdürler değil ama müdür yardımcıları yazılı sınavla seçilecek... Müdür yardımcıları 1 ile 4 yıl bu görevde kalacak. Daha sonra müdürlük için okullara başvurabilecekler. Müdürlüğe başvuranların meslek puanları gözden geçirilecek. Puanı en iyi 5 aday, o ilin valisi veya yerine tayin edeceği kişinin başkanlığında bir bürokrat heyet tarafından mülakata tabi tutulacak. Mülakatta başarılı olan müdür atanacak... Bir kadrolaşma kesinlikle sözkonusu değildir..."
Konu dün NTV'de Yakın Plan programında tartışıldı.
Eğitim Sen danışmanı Mustafa Atasoy ve Türk Eğitim Sen Başkanı Şuayip Özcan'ın, biri sağa diğeri sola yakın iki sendikanın görüşleri aynı noktalarda birleşti... Sendikalara göre....
Yeni sistemde ölçme ve değerlendirme kriterleri uygulanmamakta sudan kriterlere baş vurulmaktadır. 70 almış bir aday 100 almış bir adayın önüne geçebilecektir. Müdür seçimi yapacak olan Vali, Milli Eğitim Müdürü, İlçe Eğitim Müdürü gibi kişiler iktidarın etkisindedir. Müdür seçimi böylece tamamen sübjektif ölçülere göre yapılacak, iktidarın tercihleri öne geçebilecektir. Zaten amaç da budur...Seçici komisyonda sivil inisiyatif temsilcisi bulunmamaktadır.Mülakat yöntemiyle Danıştay veya İdare Mahkemesi denetiminden kaçılmaktadır. Sendikaların bu görüşleri yabana atılacak türden değil...
*
Nişasta bazlı şeker (NBŞ) üreten Cargill ve diğer firmaların şeker piyasasının yüzde 15'ine yerleşmesine Pankobirlik ve Şeker İş'in yeterli tepkiyi göstermediğini yazmıştık. Şeker İş Sendikası Başkanı Ömer Çelik, gönderdiği yazıda konunun takipçisi olduklarını bildiriyor ve şöyle diyor:
- Kanunun hazırlık aşamasında yapay tatlandırcı kotasının en fazla yüzde 5 olması gerektiği yetkililere defalarca anlatılmış, ancak sendikamıza verilen sözlerin aksine yüzde 15 olarak yasalaşmıştır. Sendikamız bu gelişmeyi durdurmak amacıyla girişimlerini sürdürmektedir...
Ömer Çelik bu konudaki mücadelenin bilinçli yürütülmesi için eğitim seminerleri düzenlendiğini söylüyor ve ekliyor:
- Pancar şekerinin maliyeti ülkemizde 600, AB ülkelerinde 900 dolardır. Buna rağmen AB ülkeleri NBŞ üretimini arttırmamaktadır. Pancar şekeri üretimi olağanüstü bir sistemle desteklenmektedir...
Şeker İş Başkanı Çelik, bugün dünyada üretilen mısırın yüzde 50'sinin genetik yapısının değiştirildiğini, ülkemizde pancara alternatif gösterilen ve ekimi önerilen mısırın "transgenik" mısır olduğunu, bu ürünün tohum vermediğini, tohumunun her yıl ABD'den yeniden ithal edileceğini belirtiyor ve:
- Bu oyunda ABD'nin amacı Türk tarımını kendisine bağımlı hale getirmektir, diyor.
Biz de diyoruz ki... Pankobirlik ve Şeker İş bu gerçekleri kamuoyuna daha yüksek sesle anlatmalıdır.
CHP'liler medyanın seslerini duyurmadığı kanısında.. Bir ölçüde haklı olabilirler... Örneğin Deniz Baykal haftada bir Grup'ta konuşuyor. Basın bu konuşmayı iç sayfalarda geçiştiriyor. Peki CHP kendi sesini duyurmak için çaba gösteriyor mu? Misal... Deniz Baykal Grup'ta geçen salı günü konuştu. Tam metni aradık. Ancak CHP internet sitesinde bulabileceğimiz söylendi. Ancak ne o gün, ne ertesi gün, konuşmanın tam metni CHP internet sitesine ancak perşembe günü (48 saat gecikmeyle) konuldu... CHP'nin radyosu yok, gazetesi yok. Tek sesi internet sitesi. Onu da böyle kullanırsa....
*
Uğur Mumcu'yu anma törenleri yarın saat 13.00'de Ankara'da Uğur Mumcu Sokağı'nda mumlar ve karanfiller eşliğinde sessiz protesto ile başlıyor. 15.30'da gömüt ziyareti, 16.30'da Yeni Mahalle'de Dört Mevsim Tiyatro Salonu'nda "80. Yılında Cumhuriyetimiz ve Kamu Yönetimi" konulu açık oturum, akşam 20.00'de MEB Şura Salonu'nda "Savaşa Hoşgeldiniz" adlı müzikli oyun izlenebilir. Uğur Mumcu'nun anısına düzenlenen etkinlikler bir hafta boyunca; sergiler, sinema ve tiyatro gösterileri, açık oturumlar ile 31 Ocak'ta Prof. Muammer Aksoy'u anma gününe kadar sürüyor. Katılınız.