- Bu ziyaretlerinin sebebi hikmeti acaba neydi? Soruyu dün büyükelçiliğin bir yetkilisine sorduk. Gelen yanıt;- Bildiğiniz gibi Yargıtay 3 Kasımda yapılan seçimlerle ilgili 11 Eylülde önemli karar verecek. Konu bu karardan sonra Yüksek Seçim Kurulunun gündemine girecek, belki de bir seçim kararı çıkabilecek. Diplomatlarımız bu konuda bilgi almak, sürecin nasıl işleyeceğini öğrenmek istediler.- Anlaşılan o ki bu konu sizi çok ilgilendiriyor.- Evet. Ziyaret de ilgilendirdiği için yapıldı zaten.- Diplomatlarınız başka kuruluşlara da bu tür ziyaretler yapar mı?- Tabii ki. Siyaset, savunma, iktisat müşavirlerimiz vardır, bu diplomatlarımız kendi alanlarıyla ilgili kurumlara gerektiğinde nezaket, gerektiğinde bilgilenmek amaçlı ziyaretler yaparlar.Washingtonda görevli diplomatlarımız da orada böyle ziyaretlerde bulunurlar mı? İstedikleri zaman istedikleri kamu kuruluşlarına gidip bilgi alabilirler mi? Dışişlerimiz bu konuda bir açıklama lütfeder mi? Son sorumuz... YSKnın seçimleri yenilememesi için ABDnin kulis yaptığı ziyaretin de bu amaca yönelik olduğu yolundaki dedikodular doğru mu? ABD Büyükelçiliğinden iki diplomatın geçenlerde Yüksek Seçim Kurulunu ziyaret etmeleri hem bir hayli ilginç karşılandı hem de merak uyandırdı. - Bir soru da benden: "Türkiyede başbakan olmak için şans mı gerekir, zekâ mı?... Tavlada "Şans mı esastır, zekâ mı?" tartışması sürüyor. Arif Ayhan Psikolog, adama Rorschah testi yapıyor... Kelebeğe benzeyen kimi mürekkep lekeleri gösteriyor ve soruyor:- Bu neye benziyor?- Kadın...- Ya bu neye benziyor?- Kadın...Psikolog dayanamamış:- Yahu bunları görünce nasıl oluyor da kadın aklına geliyor?- Hiç aklımdan çıkmıyor ki, demiş adam...Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelikin aklından da imam hatip okullarıyla türban hiç çıkmıyor... İcraat dönüp dolaşıp hep o iki noktaya takılıyor... Rorschah testi... Deniz Baykal ile Recep Tayyip Erdoğan arasındaki samimiyet gazetecileri şaşırtacak düzeye erişti. Cumhurbaşkanı Sezerle yan yana oturduklarında tek kelime etmemeye çalışan Tayyip Erdoğan, Deniz Baykalla buluştuğunda ortalık şenleniveriyor.Geçenlerde bir milletvekili dostumuzla konuşurken söz bu samimiyetin nedenlerine geldi. Dostumuz dedi ki:- Sanıyorum Deniz Baykal önümüzdeki dönemde Cumhurbaşkanlığına adaylığını koymak istiyor. Recep Beyle arayı sıcak ve samimi tutmaktaki çabası bu isteğe bağlanabilir. En azından benim tahminim bu... Samimiyet sebebi Bu hükümetin demokrasiye olan aşkından zerrece şüphe edilemezdi. Birbiri peşinden çıkarılan uyum yasaları bunun en bariz göstergesiydi. AKP iktidarı demokraside Avrupa standartlarını yakalamak konusunda çok ciddi ve kararlıydı. Uyum yasaları çıkartılırken söylenen şarkılar bu minvaldeydi.Ve dünkü gazetelerde haberler:l İzmir Valiliği "1 Eylül Dünya Barış Günü" için miting izni vermedi. Yürümek isteyenleri durdurmak için polis havaya ateş açtı. Çok sayıda kişi yaralandı.l İstanbul DGM önünde basın açıklaması yapmak isteyen gençleri çembere alan polis göz yaşartıcı gaz ve cop kullandı. Bazı göstericiler hastaneye kaldırıldı. 62 kişi gözaltına alındı...Ankarada hak arayan memur ve işçilere reva görülen muamele de malum.Uyum yasalarının halkı ilgilendiren maddeleri kağıt üstünde kaldı.AKPyi ilgilendiren maddeleri ise bihakkın uygulandı. Siyaset üzerindeki MGK etkisi kaldırıldı. AKPnin önü açıldı.Açılan yoldan AKP, Türkiyeyi demokrasiye mi taşıyacak?Yoksa ABDnin de arzuladığı gibi "Laik Cumhuriyet" adım adım "Ilımlı İslam Devleti"ne mi dönüştürülecek? Mesele burada...Uyum yasalarının tümüyle ve eksiksiz uygulanmasını talep etmezsek, demokrasiye değil, sadece iktidarın şeriatçı amaçlarına hizmet etmiş oluruz...Avrupa ve Amerikada yaygın olan seks turizmi Türkiyeye de gelmiş.Bazı konularda Batıya ayak uydurmamız ne kadar da kolay oluyor...***Tayyip Erdoğan Türkiyenin Iraka göndereceği askerlere "barış gücü" denilmesi gerektiğini söylemiş.Tayyip Bey Irakı bıraksa da önce kendi memurlarıyla barış sağlasa daha iyi etmez mi? Demokrasi yolu! Profesör MEHMET BEYLİyi kaybettik. Prof. Beyli, İstanbul Tıp Fakültesi Diş Hekimliği Fakültesinin dürüst, çağdaş değerlere inanmış, haksızlıklara baş kaldırmayı ilke edinmiş bir mensubuydu. Esprili, sıcak, dost insandı. Menhus hastalık onu da aldı götürdü. Her zaman saygıyla anacağız. m.asik@milliyet.com.tr Haldun Ertem
Özay Şendir
F-35 meselesinde kitabın orta yeri...
29 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Ankara’da ‘değerlendirme’ kulisi: Öcalan ile kim görüşecek
29 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Diploma mı, meslek mi?
29 Kasım 2024
Abdullah Karakuş
Bölgede satranç ve terörle mücadele
29 Kasım 2024
Mehmet Tez
Suudi Arabistan başarabilecek mi?
29 Kasım 2024