Şeref OĞUZ
O gün eve erken gelmişti. Eşi mutfakta
yemek hazırlamakla meşguldü. Çocuklar, ev ödevi saatinin sonuna gelmiş, hazırladıkları ödevleri okul bilgisayarındaki öğretmenin çekmecesine henüz atmışlardı. Artık onların oyun saatiydi.
Eli, uzaktan kumandaya uzandı. Bitmek tükenmek bilmeyen haber kuşağının ortasında açmıştı televizyonunu. Ancak günlük gazeteleri okumak istiyordu. WebTV kanalına geçti. Milliyet'ten, Hürriyet ve Sabah'tan takip ettiği köşeleri, spor yorumlarını okudu. Ancak bir iki yazıyı kanepeye uzanıp incelemek istedi. TV setinin altından, termal kağıttan gazetesi belirdi.
Oğlu, her zaman yaptığını tekrarladı ve WebTV'nin pop kanalını açıverdi. "Baba bu parça harika" dedi ve bir tuşa basarak parçanın kasedini satın alıverdi. Kızı ise sanal hayvan reklamını görüp aynı şeyi yapmıştı. "Kızım daha geçen hafta aldın ya" dedi ama nafile..
Karısı salona girdi ve "buzdolabının telefonu kesik, tamir ettirmek lazım" diye söylendi, salça bitmiş ancak akıllı dolap, Migros'tan siparişi verememişti. Adamın aklı o geceki maçtaydı. Kükredi ve bir daktilo klavyesini andıran uzaktan kumandayı eline aldı. Maçın aşını kaçırmış ancak gol görüntülerini dilediği an yeniden seyredebileceğini, takım kadrolarını, kalecinin hayat hikayesini okuyabileceğini, takımının şampuanını satın alacağı sanal mağazanın yerini biliyordu.
Evet, yeni tür bir medyadan bahsediyoruz. Dikkat edin, bu bir "bilim kurgu" veya "gelecek zaman kipi"ndeki bir anlatım tarzı değil. Yukarıdaki kurgu, "şimdiki zaman"dır ve çok yakın gelecekte, Türkiye'de yeni bir "hayat tarzı"nın adıdır; "Web Hayat Tarzı"
Interaktif Medya Grubu Başkanı Pete Higgins anlatıyor; "Microsoft'un web hayat tarzına uygun ürünleri, yeni bir medya yaratacak." Aslında yarattı bile... Seattle'dan New York'a uçarken yanıma aldığım günlük gazetede, Web TV'nin tenzilatlı satış (sale) kampanyasını okudum; "100 dolara TV'nizi Web'leştirin" diyordu ilanda.
Web TV, televizyonun telefonla izdivacının yeni çocuğu. Evinizdeki televizyonun iki kablosu vardır. Biri antene diğeri de prize gider. Dekoder görünümünde bir küçük kutu var. Yakında TV'nin içine girecek. Buradan üçüncü bir kablo çıkıyor ve telefon soketine bağlanıyor. Hepsi bu... Artık Internettesiniz. Gazete okuyabilir, haberleşebilir, arkadaşınızla mektuplaşabilir, alış veriş yapar, banka hesabınızı kontrol eder, ödemelerinizi TV ekranından yapabilirsiniz.
Yapıyorlar nitekim. Bugün ABD'de pek çok mağaza, vitrinlerini bu yeni hayat tarzının ürünleriyle süslüyor. Yılbaşı alışverişinin en gözde hediyesi bu yeni tür medya. Üstelik daha işin başındayız. Nereye varacağı, hangi tür hayat tarzları doğuracağını, yaşayarak göreceğiz.
Gazetelerin Internet ortamınde yayınlanmasını biz başlangıçta, eski düşünce kalıplarıyla algılamıştık. Sandık ki, "üçüncü hamur kağıda" bastığımız gazeteleri, Inernet ortamına naklederek, "sanal kağıt"ta, ekranda yayınlayacağız. Ancak durum farklı bir yere geldi. Zira siz web sitesinde iseniz, interaktif yayın yapıyorsunuz. Burada gazete çıkarmak yalnızca medya gruplarının insiyatifinde değil, fakat aynı zamanda tüm okurların yayıncı haline geldiği bir ortama geçiyorsunuz.
TV'de yayınlanan bir müziği WEB ortamında izliyorsanız, kasedini satınalmak için kumanda tuşuna basmanız kafi. Veya gazetenizdeki, örneğin Arçelik kampanyasını okumakla kalmayıp, size uygun ürünü, ekrandan işaretlemeniz yetiyor. Bir kültür programında tanıtılan kitabın özetini görebilir, sinema gelecek program kuşağında tanıtılan filme bilet ayırabilir, hatta oturacağınız koltuğu, sinema salonu planından işaretleyebilirsiniz.
WEB hayat tarzına uygun ürünlerden bahsedelim biraz: Microsoft'un sahibi olduğu MSNBC, Expadia, Slate, CarPoint, Encarta, Apple, Daily Blast, Sidewalk, Türkiye'den Bill's, Superonline, bazı bankalar, sanal Migros vs.. Pete Higgins'in verdiği rakamlara bakalım; Bugün yıllık 50 milyon araç ve 700 milyar dolarlık ciroya sahip otomotiv endüstrisinde WEB yaşam tarzına uygun ürün ve hizmet üretenlerin oranı
yüzde 2. Seyahat sektöründe yılda 200 milyon bilet satılıyor ve 180 milyar
dolar ciro yapılıyor. WEB'leşme oranı yüzde 1. Reklam sektöründe 189 milyar dolarlık cironun online oranı da yüzde 1.5 seviyesinde. "Ancak" diyor Higgins, "2 yıl sonra, yani bu yüzyılın sonunda bu oranlar yüzde 30'a fırlayacak, zira iş dünyası hızla WEB'e taşınıyor."
Bir televizyon ve bir telefonla ulaşılan yeni dünya, farklı bir medyadır artık. Türkiye bu vadide dönüşümü erken yakalayan ülkelerden biri oldu. Milliyet'i İngilizce ve elektronik ortamda yayınlamamızın altında, bu yeni medyanın trendleri var. Genel yayın müdürleri, çok yakın bir gelecekte, sanal yayın müdürlerine dönüşmeye hazır olmalıdır.
Yarın: Finansın yeni yüzü
Yazara EmailNew York