Levent Köprülü

Levent Köprülü

-

Tüm Yazıları

Otomotivde Avrupa’da bazı zorluklar bulunduğuna dikkat çeken OSD Başkanı Cengiz Eroldu, Türkiye’nin rekabetçiliğinin sürmesi için kapasite kullanımını artırması, bunun için de içeride yerli oranının artması gerektiğini söyledi.

Otomotivde tüm dünyada yaşanan iniş-çıkışlar, Türkiye’de de etkisini gösterdi. Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) verilerine göre 2024’te toplam üretim, geçen yıla oranla yüzde 7 gerileyerek 1 milyon 365 bin 296 adet oldu. Traktör üretimiyle birlikte toplam üretim ise 1 milyon 410 bin 934 adede yükseldi. Söz konusu verilere göre, geçen yıla kıyasyla otomobil üretimi yüzde 5 azalarak 904 bin 513 adet olurken, ticari araçlarda üretim yüzde 11 geriledi. 2024’te toplam ihracat 1 milyon 13 bin 34 adet, otomobil ihracatı ise 654 bin 115 adet düzeyinde gerçekleşti. 2024’ü değerlendiren Otomotiv Sanayii Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Eroldu, sektörde geçen yıl 1.3 milyarı aşkın yeni yatırım yapıldığını belirtirken, üretimde nispeten düşüş yaşanmasından memnun olmadıklarını kaydetti. Sektörün toplam kapasite kullanım oranının 2024’ü yüzde 70’le kapattığını hatırlatan Eroldu, “Hafif araçlarda yüzde 71’lik bir kapasite kullanımımız var. Kamyon geçen yıla paralel seviyede. Otobüs-midibüs grubunda da yüzde 54’ten yüzde 52’ye düştük” dedi.

Haberin Devamı

‘Yerlinin payı artmalı’

Yerli yüzde 31

Yerli araçların payının, iç pazar toplamında yüzde 31’e kadar gerilediğini, bu oranın otomobilde yüzde 30, hafif ticaride yüzde 27’ler civarında olduğunu kaydeden Eroldu, Avrupa’da Türkiye’nin rekabetçiliğini koruması için kapasite kullanımının artması gerektiği söyledi.

OSD Başkanı, 2024’te Türk otomotiv sektöründe işçilik maliyetlerinin Romanya ile aynı seviyeye geldiğini, 2025’te dapa pahalı hale gelebileceğine dikkat çekerek, rekabetçiliğin sürmesi açısından verimliliği ve kapasite kullanımını artırmak gerektiğini vurguladı. Eroldu, “Kapasite kullanımımızın azalması da bir maliyet unsuru sonuçta. Sizin 100 liralık masrafınız varsa, 100 lirayı 100 araca bölmekle 60 araca bölmek arasında bir fark var... Bunun yolu da, iç pazardaki yerli payının artırılması” ifadelerini kullandı. Eroldu, bunda, 2022’den beri değişmeyen ÖTV matrahlarının günün gerçeklerine uygun şekilde güncellenmesinin büyük önem taşıdığını işaret etti.

Haberin Devamı

‘Yerlinin payı artmalı’

‘Yeniler ülkenin ölçeğini büyütür’

Çinli üreticilerin Türkiye’ye gelmesi ve yatırım yapması konusuna da değinen Eroldu, bunun, mevcut üretimi de olumlu etkileyeceğini söyledi. OSD Başkanı, şunları söyledi:

“Türkiye’nin üretiminin büyümesi, bütün oyuncuların rekabetçiliği anlamında iyi bir şey. Çünkü herkesin ölçeğini artıracak... Ülkedeki ölçeği büyütecekleri için çok olumlu. O zaman Türkiye’ye bir sürü bugün olmayan tedarikçi gelebilir, Türkiye’de daha rekabetçi üretim olabilir. Dolayısıyla burada bir yumurta, tavuk ilişkisi var. Yani onların gelmesinin Türkiye’ye hiçbir zararı olmaz. Yani biz o açıdan otomotiv sanayi olarak çok destekliyoruz.”

Türkiye’deki kapasitenin 3 milyona çıkmasının, herkesin için iyi olacağını kaydeden Eroldu, “Lastik üreten için Türkiye’de 3 milyon üretim varsa yeni lastik fabrikası kurulacak demek... Türkiye’de 3 milyon üretim olursa ve bunun yarısı elektrikli olursa Çin’de olduğu gibi, şimdi 1.5 milyon bataryalı araba üretilirse 1 değil 2 tane batarya fabrikası lazım Türkiye’de... Dolayısıyla bu sektörün büyümesinin herkese faydası var” dedi.

Haberin Devamı

Yatırım için çalışıyor

Doğan Trend Otomotiv, geçen yıl 23 bin adedi yeni, 3 bini kullanılmış olmak üzere 26 bin adet otomobil + hafif ticari araç, 16 binden fazla motosiklet, 1800 adet deniz motoru satışıyla dikkat çekerken, otomotiv yatırımları konusunda da çalışıyor.

Son yıllarda hızlı bir büyüme trendi yakaladıklarını söyleyen Doğan Trend Otomotiv CEO’su Kağan Dağtekin, “Yüksek faiz ve enflasyon ortamında artan maliyetler, regülasyon değişiklikleri ile stokların yönetiminde zorlandığımız bir yıl oldu. Finansal anlamda hedeflerimizin önemli oranda gerisinde kalsak da iş hacmimizi korumayı ve müşterilerimize genişleyen bayilik ağımızla hizmetlerimizi geliştirmeyi başardık” dedi.

‘Yerlinin payı artmalı’

Oto ve moto...

Üretim tarafındaki çalışmalarına değinen Dağtekin, şöyle devam etti:

“2023’te açıkladığımız KYMCO markamızla motosiklet üretimi projemizde sona yaklaştık, ilk deneme üretimimizi İzmir Kemalpaşa tesisimizde aralık ayında gerçekleştirdik. Kısa süre içinde seri üretime geçerek Doğan Trend Grubu olarak üretim kabiliyetini kazanıp ülkemiz için değer yaratma vizyonumuzda önemli bir adım atmış olacağız. Ayrıca hem ülkemiz hem de şirketimiz için büyük önemi haiz otomotiv üretim projemizde SAIC Motor ile bir yılı aşkın süredir Türkiye fabrikası üzerinde çalışıyoruz. Oldukça fazla yol kat ettik, çalışmalarımıza kararlılıkla devam ediyoruz. SAIC üst yönetiminin daveti üzerine 10 Ocak’ta Şangay’a giderek projemizi bir sonraki aşamaya taşımayı hedefliyoruz. Bu aşamada Bakanlığımızın destekleri ve yönlendirmesiyle süreci titizlik ve kararlılıkla yürütüyoruz.”

Türkiye’ye de makyajlı olarak gelecek

‘Yerlinin payı artmalı’

Bu yıl içerisinde Türkiye pazarında satışa sunulacak Skoda’nın tam elektrikli modeli “Enyaq”, makyajlandı. SUV ve Coupe kasa tipleriyle aynı anda makyajlanan Enyaq, daha şık bir ön tasarıma ve yeni bazı teknolojik donanımlara kavuşurken, yapılan aerodinamik iyileştirmeler sayesinde 59 ve 77 kWh batarya seçeneklerinde menziller ortalama 20-25 km uzamış.

Elbette menziller SUV ve Coupe kasa tiplerine göre de değişkenlik göstermekte… Örneğin 77 kWh bataryalı ve arkadan itişli SUV’un menzili 562 km’den 588’e çıkarken Coupe versiyonun menzili 570’ten 597 km’ye çıkmış.

ROLLS-ROYCE YİNE YÜKSEKTEN UÇTU

‘Yerlinin payı artmalı’

Rolls-Royce 2024’te 5 bin 712 adetle tarihindeki üçüncü en yüksek satış miktarına ulaştı. Bununla birlikte İngiltere’deki merkezine 300 milyon sterlin’den fazla yatırım yapan Rolls-Royce, “bespoke” (Özel Üretim) ve “coachbuild” (Özel Yapım) araç kapasitesini artırdı. Rekor satış Avrupa’dan gelirken, “Spectre” en çok talep edilen model oldu.

MICHELIN 2025 YILI İÇİN DE UMUTLU

‘Yerlinin payı artmalı’

Geçtiğimiz yıl yeni ürünlerin yanı sıra operasyonel verimlilikli 20 gelişim sergilediklerini kaydeden Michelin Türkiye Satış Direktörü Erol Şimşir, bu sayede hedeflflerinin de üzerine çıktıklarını söyledi. 2025 için de umutlu olduklarını kaydeden Şimşir, sürdürülebilir mobiliteye uygun ürünlerle müşteri beklentilerini fazlasıyla karşılayacaklarını ifade etti.

Renault 5 ve kardeşi Alpine ‘Yılın Otomobili’

‘Yerlinin payı artmalı’

Mayıs ayında Türkiye’de de satışa sunulacak olan tamamen elektrikli Renault 5 E-Tech ile Alpine A290, COTY (Avrupa’da Yılın Otomobili-European Car of the Year) jürisi tarafından “2025 Yılının Otomobili” seçildi. Geçen yıl Scenic E-Tech ile aynı ödülü alan Renault, böylece üst üste ikinci kez bu ödülü aldı. Renault 5 E-Tech, bu unvanı kazanan 8. Renault modeli.

Avrupa’daki yeni elektrikli: ATTO 2

‘Yerlinin payı artmalı’

Çinli BYD, Avrupa’daki ürün gamını genişletmeye devam ediyor. Markanın B-SUV segmentindeki tam elektrikli yeni modeli olan “ATTO 2”, Brüksel Motor Show’da tanıtıldı. Modern iç tasarımı, keskin dış hatlarıyla öne çıkan ATTO 2, 130 kW güç üreten elektrik motoruna sahip. Araç, 45.1 kWsa kapasiteli bataryasıyla WLTP standartlarına göre 312 kilometre menzile sahip. 65 kW DC hızlı şarj desteğiyle araç, 40 dakikada yüzde 10’dan yüzde 80’e kadar şarj olabiliyor. ATTO 2, önümüzdeki dönemde tanıtılacak daha büyük batarya seçeneğiyle daha uzun menzil sunabilecek.

Toyota C-HR artık milyon kulübünde

‘Yerlinin payı artmalı’

SUV segmentinin önde gelen modellerinden olan ve yeni nesliyle sadece Türkiye’de, Adapazarı’nda üretilen Toyota C-HR, piyasaya çıktığından bu yana Avrupa’da 1 milyon adetlik satışa ulaşarak önemli bir başarıya daha imza attı. Toyota’nın Avrupa’da en çok satan modeli olan C-HR, bu satış adediyle birlikte bir kez daha dikkat çekti. 2016 yılında Türkiye pazarına sunulduğunda da büyük ses getiren Toyota C-HR, lansmandan bu yana yaklaşık 34 bin adetlik satışa ulaştı. Segmentine farklı bir soluk getiren Toyota C-HR, sadece adet anlamında değil aynı zamanda marka imajı anlamında da büyük bir önem taşıyor.