Müzik dünyasının en ünlü çiftlerinden biriydi Cher ve Sonny ikilisi. 1960’lı yılların sonlarında ve 1975’te ayrılmalarına kadar şarkıları, şovlarıyla ünlendiler. Özel yapım iki Mustang otomobilleri de vardı. Sahipleri ayrılsa da onlar hep birlikte kaldı...
Otomobil üreticileri, bugün olduğu gibi dün de ünlülere araçlarını satmak, onları marka yüzü gibi kullanmak için birbirleriyle yarışırdı. Bu, özellikle Hollywood’ta çok eskilere dayanan bir gelenek gibiydi. Örneğin ünlü oyuncu Clark Gable, kullandığı Jaguar XK120 ve Mercedes-Benz 300SL Gullwing gibi otomobillerin hatırı sayılır adetlerde satılmasına önayak olmuştu. Kendisi pazarlamadı elbette, kullanması yeterliydi... Aynı şekilde Türkiye’deki markaların yeni keşfettiği “ünlü dizi ve filmlere araç sponsoru olma” fikri 1950’ler, 60’larda yapılmaya başlanmıştı. 1960’larda James Bond’u “Altın Parmak” ve “Yıldırım Harekâtı” filmlerinde Aston Martin DB5’in direksiyonuna geçirmek için marka yöneticileri yapımcının kapısının önünde yatıp kalkmıştı neredeyse. Yeşil renkli 1968 Mustang GT390 Fastback ise Steve McQueen ve “Bullitt” filmiyle anılıyor halen...
Daha nice örnek var ama benim yerim ve sabrım yok şu an. Zira diğerleri bir yana, bizim bugünkü konumuz iki adet 1966 model üstü açık Mustang... Hem de standart görünüşlerinden tamamen farklı, özel olarak Hollywood’un modifiyecisi, ünlü Batmobil ve KITT ile anılan George Barris’in elinden çıkma...
Onlar seçildi
1960’ların ortasında Ford, Amerika’da harika bir spor otomobil yaratarak, adeta “oyunun kurallarını değiştiren” bir çıkış yakalamıştı. Piyasaya çıkar çıkmaz 12 ayda 400 bin adetlik satışa ulaşmıştı Mustang. Ford yöneticileri bir yandan bu başarıyı kutlarken, diğer yandan da yeni Mustang ile ilişkilendirecekleri, marka yüzü yapacakları ünlü yüzler arıyordu. Böylelikle biraz daha fazla satış yapmanın ne zararı olabilirdi ki?
Tıpkı Mustang gibi, aynı yıllarda yeni bir çift piyasaya çıkmış ve 1965 ve 1966 arasında listeleri alt üst etmeyi başarmıştı. Onların adı Sonny & Cher idi. Ford’un pazarlama bölümündeki yetkililer, bunu atlamadı ve müzik listelerinde devrim yapan bu ikiliye, bir çift Mustang hediye etmeye karar verdi. Her iki araç da üstü açıktı ve 3 ileri otomatik şanzımanla eşleştirilmiş 4.7 lt V8 motora sahipti.
Hemen iki araç da Barris’in atölyesinin yolunu tuttu. Sonny’nin otomobili altın sarısı ve kahverengi renklerde, Cher’inki ise daha kadınsı detaylarla bezenmiş, üstelik de pembeye boyanmıştı. Her iki otomobilin ön ve arkası, standart Mustang ile ilgisi olmayan tasarımlara sahipti. Yuvarlak yerine kare ön farlar, farklı radyatör ızgarası, arkada içe gömülü uzunlamasına yerleştirilmiş stop lambaları vardı. İç mekânlarında farklı renklerde peluş ağırlıklı döşeme tercih edilmişti. Kaput üzerinde yer alan havalandırma ızgaraları ise, nalburdan satın alınmış ve endüstriyel havalandırma cihazlarında kullanılan şeylerdi. Yani özel değildi ama özel sayılırdı...
Üzerine adları yazılı plakalar takılan araçlar, aynı motorlara ancak farklı güçlere sahipti. Sonny daha güçlü (225 HP) bir motor isterken, Cher’inki 200 HP’likti. Özel ve ayrıcalıklı olmalarına karşın klimaları da yoktu. Muhtemelen ihtiyaç da duyulmadı. Sürücü koltukları yana doğru dönebiliyordu ve bu, Ford’un Mustang’te sunduğu bir seçenek değildi.
Çok el değiştirdiler
Barris, iki Mustang’i bitirdikten kısa bir süre sonra onlar için bir çift Yamaha motosikleti kişiselleştirdi. İkili ayrıldıktan sonra her biri farklı araçlar satın aldı. Birkaç Mercedes-Benz ve bir çift Ferrari gibi... Mustanglerin mülkiyet durumuysa yıllar içinde sürekli değişti. Ancak her defasında ikisi bir arada satıldı. Yani sahiplerinin aksine onlar hiç ayrılmadı, ayrı bırakılmadı. Otomobiller en son Barrett-Jackson tarafından Ocak 2018’deki Scottsdale, Arizona müzayedesinde satıldı. Şimdilerde de bir müzede, yine karşılıklı ve beraber sergileniyorlar...
Sonny şu an hayatta değil. Cher ise son dönemde gündeme ancak sevgilileriyle geldi... Ama iki otomobil, onların anısını ve “birlikteliklerini” taze tutmaya devam ediyor... Bir arada durdukları yerde...