Üvey evlat gibiyiz hizmet alamıyoruz!
İzmir’in Urla İlçesi Kalabak Mahallesi’nde oturan vatandaşlar belediye hizmetlerinden yeterince yararlanamadıklarından ve üvey evlat muamelesi gördüklerinden dert yanıyor.
İzmir yolu üzerinde toplanan mahalle sakinleri, altyapı sorunları olduğunu belirterek isteklerini şöyle sıraladılar: “Öncelikle her yağmurda evlerimiz su altında kalıyor, bu sorunun bir an önce giderilmesini bekliyoruz. Öğrenciler ile Konak, Çankaya ve Alsancak’ta çalışanlar iki veya üç araçla gidebiliyorlar. Oysa üç durak gerimize kadar 209 Hatlı Zeytinalanı- Konak ESHOT otobüsü geliyor. Bu otobüsün İskele Kavşağı’na kadar inmesini, semtimize bir de kapalı otobüs durağı konulmasını istiyoruz. Kadınlarımızın spor yapması, çocuklarımızın da oyun oynamaları için park yapılmasını ve banklar konulmasını istemiştik. Halen gerçekleştirilmedi. Üstelik daha önce planlanmış spor aletleri, nedense özel bir sitenin içine çekildi.
Karaosmanoğlu’nun dikkatine
Bizler de Emlak ve Çevre Temizlik Vergisi veriyor, herkes gibi bütün haklardan yararlanmak istiyoruz. Yaya geçitlerinin düzenlenmesini ve trafik lambalarının konulmasını, altgeçitin ışıklandırmasını, plajımızın düzenlenmesini ve temizlenmesini, yol kenarlarındaki bahçe atıkları ile inşaat molozlarının da kaldırılmasını istiyoruz.” Konuyu Urla Belediye Başkanı Selçuk Karaosmanoğlu’nun dikkatine sunuyorum.
15 Aralık 2010’da ibadete açılıyor
17 ay boyunca yüzlerce okurumuz Hisar Camii’nin ne zaman ibadete açılacağını sordu. Çünkü bu sürede İzmir’in önemli turizm yerleri içinde bulunan Hisar Camii’nde ibadet yapılamadı, yurt içinden ve yurt dışından gelen turistler gezemedi, tabii bu yüzden çevresindeki esnaf mağdur oldu. İzmir’in 418 yıllık Hisar Camisi’nde 17 ay önce başlayan restorasyon çalışmalarının, son aşamaya geldiği belirtildi. 1 milyon TL’ye yenilenen caminin 15 Aralık 2010 Çarşamba günü ibadete açılacağı bildirildi. Bosna’da savaş toplarıyla yıkılan tarihi Mostar Köprüsü’nü yapan Mimar Onur Özbaşbuğ, tarafından restore edilen caminin her yanı kazıldı, ana kubbe orjinal rengi olan çivit maviye boyandı. Kazımayla ortaya çıkan yeni motifler canlandırıldı. Barok dönemin tüm özelliklerini yansıtan süslemeler korundu.
Caminin görkemi ortaya çıktı
Caminin tamamında 85, sadece büyük kubbesinde ise 10 ton kurşun kullanıldı. Vakıflar İzmir Bölge Müdürü Kenan İba, camide son aşamaya gelindiğini, bir aksilik olmazsa 15 Aralık 2010 Çarşamba günü ibadete açılacağını belirterek, “Restorasyon aslına uygun olarak gerçekleştirildi. Caminin dört yanını açtık. Daha önce iki yanında dükkanlar vardı. Onları yıktık. Avizelerini özel olarak yaptırdık. Şerbet çeşmesini onardık ve açılışta kullanılacak. Sadece yer döşemeleri ve dış boyası kaldı. Onu da 10 gün içinde tamamlayacağız. Caminin görkemi böylece ortaya çıkarıldı” dedi.
518 yıllık camii
Kemeraltı’nda, Kızlarağası Hanı’nın hemen bitişiğinde bulunan Hisar Camii, 1592 yılında Yakup Bey tarafından yaptırılmıştır. Kesme taşlardan inşa edilen caminin içi, Osmanlı süsleme sanatının en güzel örneklerini sergilemektedir. Minaresi tek şerefeli Hisar Camii’nin ortasında büyük hacimli kubbesi bulunmaktadır. Yanlarda üçer büyük, daha geride ise üç küçük ve son cemaat yerinde de 7 tane küçük kubbesi bulunmaktadır. Sütun başlıkları ve diğer süslemeleri günümüze kadar bozulmadan gelmiştir. Hisar Camii, aynı zamanda İzmir’in en büyük camiidir.
Yok mu bu aileye yardım eli uzatacak bir kurum?
Bornova’dan arayan Mahmut Ebe, muhtaç bir aileye yardım elinin uzatılması ile ilgili bilgileri yetkililere iletmemizi istedi. Okurumuz, “Osmangazi’de bir aile yardıma çok muhtaç. Anne, babaanne ve 2 kız kiralık küçük bir evde yaşıyor, bir kızları da İstanbul Üniversitesi’nde okuyor. Kızlardan biri çalışıyor. Diğer kızı üniversite mezunu ama işsiz. Anne arada temizliğe gidiyor. Babaanne ise hasta. Bu ailenin sabit bir geliri yok ve kimseye gidip derdini açamıyor. Ailenin hiçbir sosyal güvencesi de yok. Bu ailenin kira, yakacak ve sağlık sorunlarına çözüm getirilmesi gerekiyor” diyor.
Konuyu Bayraklı Kaymakamlığı ile Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ’ın dikkatine sunuyorum.
İzmir Aliağa’dan Alsancak’a mektup 20 günde geldi
Aliağa’dan bir okurumuzun Milliyet -İzmir’e PTT ile gönderdiği postanın 20 günde elimize geçmesi dikkatimizi çekti. Aliağa’dan sabah erken saatte yürüyerek çıkılsa galiba akşam saatlerinde Alsancak’a ulaşılır. 20 günde bir postanın elimize geçmesi ise ilginç. Çünkü, iletiyi gönderen okurumuz en az 10 kez telefonla aradı ve mektubunun gazetemize gelip gelmediğini sordu. Mektubun mühüründe Aliağa A-1798 ve 11.11.10 yazılı. Yetkililere soruyoruz; PTT niçin yavaş?
Dikkat! Sakın ola bu siteye girmeyin
Mustafa Çolak okurlarımızı uyarıyor, şunları söylüyor: “www.onlinefaturabayii.net adlı siteye girip cep faturamı ödemek istedim. Bir süre sonra banka genel merkezinden arandım ve ‘95 TL’lik kontör yüklediniz mi?’ diye soruldu. ‘Hayır’ dedim ve şaşırdım. Neden sonra dolandırıldığımı anladım. ‘Google’e kredi kartı ile fatura ödeme yazdığımda ilk çıkan siteydi. Meğer dolandırılan ilk ve son kişi sadece değilmişim. Başımdan geçen bu olayın tüm okurlarınıza duyurulmasını istiyorum.”
Bornova Bölge’nin ışıkları yanmıyor
Bornova’dan arayan Recep Sönmez, “Bir ampül kaç para?” diye sordu ve şikayetini şöyle dile getirdi: “Belediye bu işleri yürütemiyor. Üzücü olanı da, bu ihmal ve vurdumduymazlık İzmir’e yakışmıyor. Hava artık erken kararıyor. Birimiz düşsek ve ayağımızı kırsak ne olacak? İstasyon sorumlusuna bu durumu 7-8 kez ilettim. Ama değişen birşey olmadı. Hava karardığı andan itibaren burası korkunç oluyor. Bu şikayetimden sonra lamba takılır da Bölge İstasyonu aydınlanır” diyor.
SORUNUNA SAHİP ÇIK
Sokağınızdaki, mahallenizdeki, kentinizdeki aksaklıkları ve yaşamınızda karşılaştığınız sorunları sorumlulara duyurmak, şikayetlerinizi onlara iletmek ve çözüm bulmalarını sağlamak istiyorsanız, 0555 253 52 52 numaralı telefonumu 24 saat arayabilir; ayrıca elektronik posta adresime iletebilirsiniz.