Fosseptik bacasını burada istemiyoruz

Biz kokudan 5 Eylül 2011 Pazartesi günkü köşemizde Emekli Baş İş Müfettişi Hüseyin Devecioğlu’nun ilettiği şikayeti “Foça manzaralı fosseptik deposu” başlığı ile dile getirmiştik. Yazımızda Foça İsmetpaşa Mahallesi Mersinaki Caddesi’nin üst kısmında bulunan İZSU’ya ait vidanjör boşaltım yerinin çevreye yaydığı pis kokudan bahsetmiştik. Okurumuz Devecioğlu, “Burası Egenin incisi turistik bir yer; toprağı kekik, denizi yosun kokan tarih dolu bir ilçe. Ama, maalesef ilçenin büyük bir kısmı pislik kokuyor. Fosseptik boşaltım yerinin kaldırılmasını istiyoruz” demişti.

İZSU cevapladı
9 Eylül 2011 Cuma günkü köşemizde de, “Büyükşehir ve İZSU’dan Foçalılara cevap var. Fosseptik atıkları arıtmaya gidiyor” başlığı ile İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin cevap yazısını aktarmıştık. İZSU yetkilileri, Foça, Bağarası ve Yenifoça bölgelerinden vidanjörler vasıtasıyla toplanan evsel nitelikli atık suların, kanalizasyon sistemine bağlı ve yerleşim birimlerine en uzak nokta olarak seçilen Mersinaki’deki vidanjör döküm noktasına boşaltıldığını belirtmişti. Vidanjör döküm noktasının betonarme bir baca şeklinde olduğu ve dışarıya herhangi bir sızıntı yapmadığı da aktarılmıştı. Ayrıca Foça Atıksu Arıtma Tesisi’nin Deşarj İzin Belgesi’ne sahip olduğu, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca da düzenli olarak denetlendiğini bildirilmişti.

Sağlığımız tehlikede
Büyükşehir ve İZSU’nun cevap yazısından ikna olmayan Foçalı onlarca okurumuz adına Hüseyin Devecioğlu, Ferit Dorsan ve Cüneyt Kulaksız köşemizi yine aradılar ve şunları söylediler: “Büyükşehir ve İZSU ya bizi anlamıyor, ya da anlamak istemiyor. Sağlığımız tehlike altında. Tekrar ediyoruz; pis kokudan, vidanjör gürültüsünden, rüzgar estiğinde evlerimizin içine kadar gelen pis su zerreciklerinden ve atık su bacasının çevresindeki tabakalaşmış ve leş gibi kokan pislikten şikayetçiyiz. Bu omlumsuzluklar yüzünden kimse evlerimize gelmiyor. Satılık olan evleri de bu yüzden kimse almak istemiyor. Mersinaki sakinleri olarak biz bu bacanın iptal edilerek, vidanjörlerin pis sularını yerleşim yerinden uzak bir yerde kanala akıtmalarını istiyoruz.”

Kaynaklar Mezarlığı çöp ve pislik içinde
Bu şikayet Buca’da oturduğunu belirten okurumuz Mustafa Kaymak tarafından iletildi. Bakın ne diyor: “Büyükşehir Belediyesi Mezarlıklar Müdürlüğü’nün sorumluluğundaki Kaynaklar Mezarlığı’na aylardır gömü yapılmıyor. Ancak, gömü yapılmadığı için mi yoksa ihmal edildiği için mi bilinmez; Kaynak Mezarlığı şu anda Allah’a emanet bir durumda. Özellikle 115 adadaki mezarlar toz ve çamurdan görünmüyor. Mezarları geçtik, ağaçlar bile tozdan bembeyaz olmuş. Ben bir İzmirli olarak bu görüntüden utanç duyuyorum. ‘Ölüsüne saygısı olmayan bir yönetim dirisine nasıl sahip çıkar?’ diye düşünüyor ve yetkililerin mezarlıkların tamamını acilen ele almalarını istiyorum.”

Halide Edip Caddesi üç ay böyle bırakıldı
İsminin açıklanmasını istemeyen İzmir aşığı bir okurumuz, “İzmir’de bazı işler adeta ve maalesef kaplumbağa hızıyla yürüyor. İşte bunlardan bir örnek; İzmir’in en işlek bulvarlarından birisi olan Hatay-Üçyol’dan Karabağlar yönüne giden Halide Edip Adıvar Bulvarı’nda bundan 2-3 ay önce palmiye ağaçlarının bulunduğu toprak kısmın kenarındaki koruyucu bloklar değiştirildi. Ancak o günden bu yana refüjdeki toprak kısım adeta bir çöl görüntüsüyle yoldan geçenlerin içini kararttı. Her gün binlerce insanın geçtiği bu yerde, güzel bir görünüm yerine bu çirkin görüntü öylece bırakıldı. Üstelik bu bulvar havalimanı bağlantılı bir yol. Nasıl olduysa geçen hafta çalışma başlatıldı. Bu yerin yeşillendirilip, çiçeklendirilmesi bu kadar zor muydu? Büyükşehir Belediyesi Tarım Park ve Bahçeler Dairesi bu işlere yetişemiyorsa niçin özel şirketlere vermiyor?” diye soruyor.

Konak saat 22.00’den sonra Allah’a emanet
Gazeteci ve yazar dostumuz Hasan Tahsin Kocabaş geçenlerde bir sorunu daha dile getirmiş. Aynen aktarıyorum: “Konak Meydanı’nın 22.15 itibariyle halini uzun zamandır görmemiştim. Keşke de görmeseydim. Canım İzmirimin en müstesna alanı sanki Hindistan sokakları gibiydi. İşportaya ve ekmek kavgasına karşı değilim. Ancak, Konak Meydanı gibi İzmir’de devletin ikamet ettiği böyle bir alanda, ne bir polis, ne bir zabıta, ne de bir düzen vardı. EXPO falan diyoruz ama sanırım mesai saatleri dışında ‘yöneticilerimiz uyuyor’ düzen istirahata çekilip yerini karmaşaya bırakıyor. İzmir böyle giderse el değiştiriyor haberiniz olsun.”

Parkımız niçin bakıma alınmıyor?
Okurumuz Vicdan Tuncel, “Basın Sitesi Hasan Tahsin Caddesi’nde oturuyoruz. Burada bulunan Hasan Tahsin Parkı küçücük bir yeşil alan. Ancak, belediyemiz tarafından bakılmadığı için pislik içerisinde. Köpeklerin gezdirildiği, serserilerin oturduğu bir yer haline geldi. Karabağlar Belediyesi’ne sürekli dilekçe yazmamıza rağmen hiçbir sonuç alamıyoruz. Belediye bu yeşil alana sahip çıkacağı yerde iyice yok olması için sanki ölüme terk etti. Yıllarca çocukların oyun alanı ve yaşlıların nefes almak için indikleri bu parkla ilgilenilmesini istiyoruz” diyor.

Bu orman koruma altına alınmalı
Buca Atatürk Mahallesi 202/37 Sokak sakinleri semtlerindeki ormanlık alanda çıkan yangın yüzünden korku içinde olduklarını bildirdiler. Köşemizi arayan semt sakinleri, “Bu yaz burada 4-5 kez yangın çıktı. Hafta sonları burada piknik yapılıyor. Tabii ateşleri söndürülmeden gidiliyor. Rüzgarla sürüklenen közler de otları tutuşturuyor ve yangına neden oluyor. Ormanın korumaya alınmasını istiyoruz” diye dert yanıyorlar.

SORUNUNA SAHİP ÇIK
Sokağınızdaki, mahallenizdeki, kentinizdeki aksaklıkları ve yaşamınızda karşılaştığınız sorunları sorumlulara duyurmak, şikayetlerinizi onlara iletmek ve çözüm bulmalarını sağlamak istiyorsanız, 0555-253 52 52 numaralı telefonumu 24 saat arayabilir; ayrıca kemal.onderoglu@hotmail.com elektronik posta adresine iletebilirsiniz.