MÖ 1182’de Agamemnon Kaplıcaları’nda kurulan ‘Dünyanın İlk Hastanesi’ne ait sütun başlıklarının, Balçova Termal Tesisleri girişinde cam bir fanus içinde sergilenmesi isteniyor.
Balçova Termal Tesisleri girişindeki havuzun fıskiyesinin başlığında gördüğümüz sütun başının tarihi belgelerde de belirtildiği gibi, Kral Agamemnon tarafından Tanrı Apollon adına, dünyanın ilk hastanesi olarak yaptırılan mabetten kalan bir eser olduğu ifade ediliyor. Bugün Balçova Termal Tesisleri ve Kaya Termal Otel olarak geçen iki tesiste değerlendirilen kaplıca suyunun geçmişten günümüze kadar geçen 3205 yıldır insanlara şifa dağıttığı belirtiliyor. Yine tarihi belgelerde yer alan bilgilere göre, Makedon İmparatoru Büyük İskender, Kral Agamemnon’dan 850 yıl sonra bu kaplıcalara gelmiş, kendisini ve ordusunu bu suda tedavi ettirmiş. Son 40 yıldır Balçova Termal Tesisleri ve sonraki yıllarda inşa edilen diğer otel ile birlikte hizmet veren bu kaplıcalar, Türkiye’nin yanı sıra, özellikle Kuzey Avrupa’dan gelen on binlerce hastayı sağlığına kavuşturuyor.
‘4 dilde tanıtılmalı’
3205 yıl öncesine dayanan bu tarihi değerin parçalarına sahip çıkılmadığını bir kez daha yetkililerin dikkatine sunan araştırmacı Gürol Tulunay, bakın ne diyor: “MÖ 4. yüzyıla tarihlenen ve Apollon için yaptırılan tapınağın tek kalıntısı; Balçova Ata ve Sakarya caddelerinin birleştiği meydandaki bir havuzun fıskiyesinin üstünde duruyor ve görsel şölen (!) yapmaya devam ediyor. Bu İon antik sütun başının ait olduğu yerde, yani Balçova Agamemnon Kaplıcaları’nda bir cam muhafaza içinde sergilenmesinin daha uygun olacağını sosyal medyada defalarca paylaştım. Gazetelerde köşe yazılarımda aktardım. Hiçbir netice alamadığımı defalarca paylaştım. Bir kere ben yetkili değil, sıradan bir vatandaşım. Bu değeri tespit ettiğimde ve fıskiye üstüne koyduklarında Narlıdere’de oturuyor ve İzmir’de gazetecilik yapıyordum. Çok geç gördüm. Yetkili biri olsaydım veya ihbarlarımı yetkililere inandırabilseydim, bu sütun başlığı kaplıca tesisleri içinde cam muhafazada etrafı seyrediyor, altına da 4 dilde yazılan yazıları okuyanlara bakıyor olacaktım. Tesise gelen aileler ve çocukları, fanusun çevresinde oynarlarken bu tesisin geçmişten günümüze kadar geçen 3205 yılda milyonlarca insanın sağlığına hizmet ettiğini öğreneceklerdi. Ayrıca termal tesis önünden Mithatpaşa Caddesi’ne kadar uzanan alanın ele alınarak arkeologlar gözetiminde yapılacak kazılarla tarihi değerin tamamının ortaya çıkarılmasını öneriyorum.”
‘Belediyeler sahip çıkmalı’
Gürol Tulunay, son söz olarak şunları dile getirdi: “İonlara ait olduğu belirtilen, bu kıymetli sütun başı, ivedilikle bulunduğu yerden alınmalı ve bugünkü Agamemnon Kaplıcaları’ndaki Balçova Termal Otel’in giriş kapısı önünde bulunan, tek palmiye ağacının önüne bir platform üstüne yerleştirilip bir cam fanus ile korunmalıdır. Güneş ışınları içinde bir gölgelik düşünülmelidir. Sütun başının platformunun altına da 3 veya 4 lisanda Balçova’nın ilk kurucusu Kral Agamemnon ve Makedonya İmparatoru Büyük İskender’in kaplıcamızda tedavi olduğu ve askerlerini de tedavi ettirdikleri yazılmalıdır. Bunları antik çağ yazarları, kitaplarında geçirmişler. İzmir’deki tarih ve arkeoloji bilim insanları ile kentimizin yöneticileri niçin bu tarihi değeri ele almıyor?”