Değerli trafik dostları, geçen yıllarda Kapıkule sınır kapısından ülkemize giriş yapacak olan araçların, günlerce beklemelerinden doğan sıkıntıları hatırlayanınız çoktur. Bu nedenle yurt dışında çalışan vatandaşlarımız ile turistlerin çektikleri zorluklara çözüm arandı. Ve sonunda Başbakanımız talimat verdi; yabancı plakalı araçlar için sınır geçişinde Triptik işlemleri uygulaması durduruldu ve kolay geçiş sağlanarak yığılmalar önlendi.
Ülkemize geçici olarak sınır kapısından giriş yapacak olan yabancı plakalı araçlara; taşıt giriş-çıkış formu niteliğinde Triptik dediğimiz kayıt işlemleri yapılarak izin verilir.
Fakat bu araç sürücüleri ülkemizde, Trafik Yasası ilgili maddeleri gereği; trafik suçu işlerlerse Trafik Polisi veya Jandarma Trafik timleri tarafından para cezası tutanağı düzenlenir. Trafik suçu işleyen yabancı plakalı araç sürücüsü trafik cezası ücretini peşin olarak ödemek istemez ise; taşıt giriş-çıkış kartı veya triptik belgesinin Özel bilgiler bölümüne işlenir.
Yurt dışına çıkışta araçların denetimi esnasında kontrol edilir, eğer ödenmemiş para cezası var ise gümrük saymanlığı veya mal müdürlüklerine ödeme yapılmadan yurt dışı çıkışına izin verilmezdi. Çünkü ülkemize giriş-çıkış yapan tüm araçlar hudut kapılarında kanunlarımızın ilgili maddeleri gereği sıkı denetim altında tutulurlardı.
Uygulamaya son
Başbakanımızın geçtiğimiz yıllarda Kapıkule Hudut Kapısını ziyareti sonrası, bazı uygulamalar değişime uğradı. Çünkü sınır kapısından giriş yapacak gurbetçilerimizin araçlarının denetimlerinde uzun kuyruklar oluşması, onların günlerce gümrük kapılarında beklemelerini gerektiriyordu. Böylece itirazları kabul edildi ve bazı sözde kolaylıklar sağlanırken düşünülemeyen hatalar oluştu. Ardından 24 Mart 2006 tarihli resmi gazetede yayınlanarak; gümrüklerde sıkı denilen denetimler kaldırıldı. Yani Triptik denilen araç giriş-çıkış form tanzimi uygulaması artık yok! Buraya kadar her şey güzel ve insani yaklaşım içeriyor. Sonradan olanlar ise ibret ve acı verici sonuçlar getiriyor. Çünkü, bu tarih sonrası Kapıkule sınır kapısından çıkan araçların sürücülerinin; Türkiye de trafik suçu işledikleri veya bu konuda para cezaları olup olmadığı sorulmuyor.
Türkçesi, ülkemize Kapıkule sınır kapısından giriş yapan yabancı plakalı araçların sürücüleri istedikleri kadar trafik suçu işleyebilirler. Bu cezanın peşin ödeme şartı olmadığından ve sınır kapısı çıkışında da sorulmadığından hiçbir şekilde ceza almadan ülkelerine dönmektedirler. Yalnızca Temmuz 2012 de Kapıkule gümrüğünden ülkemize giren araç sayısının yüz bini aştığı yetkililerce açıklandı.
Ülkemizde, bu konudan habersiz birçok trafik polisi ise ceza yazmaya devam ediyor. Maliye Bakanlığı yetkililerinin bu konuda suskunluğu ise çok ilginç. Avrupalılar, ülkesinde yapılacak her türlü suçu cezasız bırakmazken, bizler ise ülkemize girmeden suç işlemeleri için, neredeyse her geleni teşvik ediyor geri dönüşlerinde ise suç işlemiş olsalar dahi onlara Kapıkule’den el sallıyoruz.
Peki, ülkemizde böylesine kaybolan döviz gibi nice alacak yok edilirken ve trafik kazalarına davetiye çıkarılırken yetkililerden neden hiç ses çıkmıyor? Bu trafik cezalarının veya bir başka borcun tahsili konusunda neden çaresiz kalınıyor? Böylesi ilginç ve gizli kalmış bir konuda gerekli düzeltmeleri yapacağına inandığım Emniyet Genel Müdür Yardımcısı ve Trafik Hizmetleri Başkanı; İsmail Baş‘ın gereken hassasiyeti göstereceği inancındayım.