Değerli trafik dostları, bugün tüm yurtta okullar açılıyor. Ülkemizde yaklaşık yirmi milyon öğrenci için ders zili çalmaya başlayacak.
Çocuklarımız yeni uygulama ile heyecan dolu, bizler ise hem telaş hem de kuşku içersindeyiz.
Ülke genelinde ilk kez uygulanacak böyle bir eğitim sistemine çocuklarımızın uyum sağlamaları konusunda; anne ve babaların endişeleri sürüyor. Ancak ben, yeni neslin gelişmelere ve yeni uygulamalara uyum sağlayacakları inancındayım.
Beni asıl korkutan, okula gitmek için sokaklara çıkan çocuklarımızın trafikte karşılaşacakları sorunlardır. Çünkü, bu küçümen yavrularımızın hayat ile mücadelede daha ilk günleri başlıyor.
Ve ardından...(4+4+4) gibi yeni eğitim süreci; ilk basamağından itibaren uzunca bir yol ile başlıyor.
Her eğitim yılı başlangıcı, ülkemizin her bir köşesinde ilk günler sıkı trafik tedbirleri alınmakta ve uygulamalar yapılmaktadır. Okul önlerinde trafik araçları ve yaya geçitlerinde ise trafik polisleri görev almaktadır. Servis araçları ve sürücüleri çok sıkı denetim yaşarlar bu hafta sürecinde.
Peki ya sonra ne olur?
Her şeye yeniden başlanır, yani eskisi gibi devam edilir.
Sürücü belgesi dahi olmayan, korsan sürücü ve korsan nice araçlar ile yavrularımız; tıka basa doldurulmuş bir halde taşınırlar.
Trafik polisi ise, kendilerine verilen talimat ile bir başka yoğunlukta görev alacaktır.
Peki yarının gençleri olacak ve ülkemizi onlara emanet edeceğimiz bu çocuklarımız, böylesi karmaşık şehir trafiğinde ne yapabileceklerdir?
İzmir’in değerli bürokratları; İl Emniyet Müdürüm Ali Bilkay ve İl Milli Eğitim Müdürüm Vefa Bardakçı; bu yazdığım yanlış uygulamayı kaç yıldır yetkililere anlatamadım.
Trafik kazalarının temel sebebi olduğunu düşündüğün bu şartlarda sürücü belgesi dağıtımını kim önleyecektir?
Kimse “Yasalar böyle; elimizden bir şey gelmez” kolaycılığının arkasına sığınmasın. Yasal düzenleme için mücadele ederken, idarenin yapacağı o kadar çok şey var ki...
Sevgili yavrularımız, bu şartlar altında dahi olsa; sizlere sağlıklı ve başarılı bir öğrenim yılı diliyorum.