Filiz Aygündüz

Filiz Aygündüz

filiz.aygunduz@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Evliliklerinin yedinci yılını geçiren bir çift: Filiz ve Fırat. Filiz, çalıştığı şirkette patronun asistanlığını yaparken, oğluyla tanışıp kısa süre sonra evleniyor. Edebiyat mezunu ama evlilikle gelen terfi (!) nedeniyle, kocası da konuya sıcak bakmadığından çalışmaya devam etmiyor. Bundan sonrasını tahmin etmek zor değil. Aşk, heyecan, eğlence, paranın getirdiği lüks, güzel yemekler, arabalar… Dolce vita! İyi ama nereye kadar?

Ümit Ünal’ın yeni filmi “Evcilik”te tam da o sınır noktasında karşımıza çıkıyor çiftimiz. Tatil için gittikleri muhteşem bir Ege manzarasına bakan Evcilik Otel’de. Etrafta kimseler yok. Otel sahibi hastalanıp hastaneye yattığı için başka rezervasyon alınmamış. Filiz ve Fırat oteli kapatmışlar gibi. Odalarına girdikleri an, maç izlemek için televizyona yapışan bir adam ve kendini yalnız hisseden bir kadın oluveriyorlar. Evliliğe ait en tanıdık fotoğraf karelerinden biri. Canı sıkılıp somurtan Filiz, en yakın arkadaşı cep telefonuyla havuz kenarına gidiyor. Takipçileri için biz geldik, böyle de güzel bir yerdeyiz videoları, çeşitli açılardan çekilmiş bol poz içeren selfieler. Derken maç bitiyor, Fırat geliyor. Tatil başlıyor.

Haberin Devamı

Sağlam bir iddia

Otelde onlarla, Özkan ve Aysun adında, yine evliliklerinin yedinci yılında olan Yörük çift ilgileniyor. Birbirlerine Kınalı ve Duman diye seslenen. Bir de Özkan’ın demanslı annesi var. Tanışma faslı, Kınalı’nın lezzetli ellerinden yapılmış yemekler; ertesi gün temiz hava, nefis Ege kahvaltısı… Ama Filiz de Fırat da mutlu değil. Otel boş olduğundan hiçbir uyarana maruz kalmadıkları için derin bir sessizliğin içine düşüyorlar. Evliliklerini sorgulamalarına alan açan bir sessizlik. Tatilde? Olacak şey değil.

Filiz cep telefonuna yükleniyor, havuz, deniz, arkeolojik alan ziyaretleri; 1000 tane fotoğraf ve video… Hazin bir zevk alma çabası tatilden. Hâl böyleyken, Kınalı ve Duman’ın flört ruhunu korumuş evlilikleri sinirlerini bozuyor. Birbirlerine onların isimleriyle hitap edip, şivelerini taklit ederek seslendikleri bir oyun başlatıyorlar aralarında. Filiz’in ‘kayıp insanlar, kayıp hayatlar’ etiketini yapıştırdığı Kınalı ve Duman’ın aşkını canlandırıyorlar. Bu sayede epey eğleniyorlar. Ta ki Özkan ve Aysun, durumu fark edip kendileriyle dalga geçtiklerini düşünene dek. O an yaşanan ‘aşağılanma’ duygusunun ardından ortalık cehennem yerine dönüyor.

Haberin Devamı

Filmin sonunda tatilleri zehir olsa da, Filiz gözlerinde keskin bir acıyla Kınalı’ya “Biz kötü insanlar değiliz” diyor. Doğru söylüyor. Gerçekten de amaçları köylüleri taklit edip aşağılayan bir kentli tatmini sağlamak değil. Evli bir çift olarak yaşadıkları ve adını koymaya cesaret edemedikleri sorunlarla beceriksizce bir başa çıkma çabası. Filiz’in yörük çiftin aynasında gördüğü ‘kayıp insanlar’ kendisi ve kocası. Kendilerine bir varoluş nedeni inşa edememişler çünkü, biri işe diğeri sosyal medyaya sığınmış. Kınalı ve Duman’ın gerçekliği kendi sahteliklerine çarpınca hayatlarının bütün o gösterişli pulları dökülüveriyor. İyi de bu durumu takipçileriyle paylaşamazlar ki… O zaman yapılacak şey belli. Gerçeğiyle yüzleşmeye cesareti olmayan kaçar. Sağa sola çarpıp, etrafı yıkıp dökmek, insanları kırmak ise kaçma eyleminin doğasında var. Filiz’in de Fırat’ın da yaptığı bu aslında. Karşılarındaki Özkan ve Aysun çiftinin evliliklerinde bir değerler sistemi var en azından. Sevginin kıymetini biliyorlar. Birbirlerini arazlarıyla kabul etmişler. Hayata tutunma çabasında el ele vermiş çalışıyorlar. Her iki çift de evlilikte yedi yıl yol yürümüş. Süre aynı. Ama o süreyi nasıl yaşadığımızı ‘gerçekle yüzleşme’ potansiyelimiz belirliyor. Filiz’le Fırat’ta bu yok. Nitekim otel sahibi, sorunu ‘müşteri her zaman haklıdır’ üzerinden, faturayı çalışana keserek çözdüğü halde, Filiz’le Fırat’a bir evlilik danışmanının kartvizitini vermeden edemiyor.

Haberin Devamı

Aslında hayli büyük bir konuyu, bağırıp çağırmadan, dram, kararında bir komedi ve gerilim üçgeninde usul usul anlatıyor “Evcilik”. Ümit Ünal’ın incelikli ve sade bir şekilde kullandığı yazılı ve görsel malzemesi serinkanlı, ağırbaşlı sağlam bir iddia taşıyor. 61. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde kazandığı ‘en iyi senaryo’ kırmızı kurdelesi yakasına çok yakışıyor.

Büyük şans

Fatih Artman (Fırat), Öykü Karayel (Filiz) ve Deniz Işın (Kınalı) canlandırdıkları karakterleri bir sahtelik eleştirisi filminde güçlü performanslarıyla son derece ‘gerçek’ kılıyor. Duman rolüyle yine Antalya’da ‘en iyi erkek oyuncu’ ödülüne değer görülen Nejat İşler’e gelince… Birbirinden değerli karakterlere sahip galerisine bir başyapıt daha ekliyor. Önünde çakılıp kaldığımız, kompozisyonuna, renklerine, fırça darbelerine, ışığına gölgesine hayran olduğumuz paha biçilmez bir tablo.

“Evcilik”, vizitesi hayli yüksek, kolay randevu bulamayacağınız bir psikolog gibi. Ümit Ünal sinema aşkına, seans ayarlamış izleyicisine o deneyimli varoluşçu psikologdan. Bu randevu büyük şans, kaçırmayın derim.

İyi pazarlar.