Kendinizi bitkin ve halsiz hissediyorsunuz. İşinize gücünüze odaklanmakta zorlanıyorsunuz… Unutmayın yaşam enerjinizi çalan halsizlik durumuyla savaş, yediklerinizle başlar
Bize senelerdir doğru belletilen yanlışlardan biri de enerji için basit karbonhidratlara ihtiyacınız olduğudur. Halbuki gerçek tam tersidir: Bize enerji verdiği söylenen yiyecekler aslında enerjimizi çalar. Neymiş efendim? Pilav, ekmek, makarna, çikolata bize enerji verirmiş. Hâlbuki vücutta şeker olarak metabolize olan bu yiyecekler önce kan şekerinin fırlamasına ardından da aniden düşmesine neden olur. Kan şekerindeki dengesizlikler kadar insanı halsiz, bitkin bırakan başka bir şey daha yoktur. Unutmayın, vücudun kullanabileceği iki enerji kaynağı vardır: Şeker ve yağ. Şekerden alınan enerji gelip geçicidir ve sisteminizi olumsuz etkiler. Eskiden ana enerji kaynağı yağ iken maalesef modern insan enerjisini şekerden alıyor. Eski zamanları düşünün. Bırakın tek öğünü günlerce yemek yemeseler bile kondisyonlarında bir azalma olmadığından emin olabilirsiniz. Neden? Çünkü sistemleri enerji için yağ yakıyordu.
Çözüm sofranızda
Fazla kiloları olan birini düşünün, mantıken açlığa daha dayanıklı olması düşünülür değil mi? Çünkü yakacak daha fazla deposu vardır. Ama durum tam tersidir. Çünkü bu kadar çok şekere, bu kadar çok karbonhidrata alışan sistem artık kolaya kaçmaya meyilli bir hal almıştır. Kilolu insanlar, normalden daha fazla acıkırlar.
Kan şekerini bir anda yükseltecek ekmek, börek, tatlı gibi kaynaklar varken vücut neden enerjisini yağdan alsın?
Sistemi yeniden yapılandırmak için yapmanız gereken çok basit: Kötü karbonhidratlar gidecek yerine sebze gelecek. Zeytinyağı, tereyağı ve kaliteli protein kaynaklarından aldığınız hayvansal yağlar yiyeceksiniz. Vücut kısa sürede mesajı alacaktır ve kan şekerini hemen yükselten bir yiyeceğin gelmeyeceğini anladığında mecburen ikinci seçeneğe yani yağa yönelecektir.
Kısacası bitkinliğinizin nedeni yeterince sağlıklı yağ ve protein tüketmemenizden kaynaklanıyor olabilir. Eğer uzun süreli enerji istiyorsanız onlarca yıldır öcü gibi gösterilen kırmızı ete, ciğere, paça çorbasına, yumurtaya, tereyağına, kavurmaya ihtiyacınız var. Ceviz, fındık, badem gibi yağ zengini kuruyemişleri de unutmayın. Bunlar, şeker, ekmek, pilav ve makarna gibi yiyeceklerin aksine daha uzun süre tok tutar ve daha uzun süre enerji sağlarlar.
Kafein kısırdöngüsü
Enerjinizi artırmak için kafeinden mi medet umuyorsunuz? Yoksa kafein kaynağı olarak da enerji içecekleri mi tüketiyorsunuz?
Evet, kafein bir uyarıcıdır ama…
Bol miktarda kafein içeren bir enerji içeceği ya da çok fazla kahve içtiğinizde sisteme stres hormonlarını üretmesini söyleyen bir mesaj gider. Böylece, kafein vücudunuzda fiziksel bir tehlike karşısında oluşan bir mekanizmanın tetiklenmesine neden olur. Kısa bir süre için kendinizi enerjik ve tetikte hissedebilirsiniz. Ama kafeinin etkisi geçip de hormonlar geri çekildiğinde başlangıç noktanızdan çok daha geriye düşersiniz. Daha bitkin ve daha halsiz hissetmek elinizin biraz daha kafeine doğru uzanması anlamına gelir. Bu kısırdöngünün tam bir enerji düşmanı olduğunu unutmayın.
Enerji içecekleriyle ilgili risk bu kadarla da sınırlı değil. Enerji içeceklerinin sağlık üstündeki etkilerinin araştırıldığı bir çalışma(1) bir kutu enerji içeceğinin bile kalp ritmini ve tansiyonu artırmaya yeterli olduğunu gösteriyor. Yani, enerji içecekleri yüzünden taşikardi hatta kalp krizi geçirme riskiniz var!
Sorun B12 eksikliği olabilir: B12 vitamini eksikliğinin en önemli belirtilerinden biri hâlsizliktir ve sorunun kaynağında B12 eksikliği olup olmadığı mutlaka kontrol edilmeli. Özellikle vejetaryenler, mide enzimlerinin azalması yüzünden B12 vitaminini ayrıştırmakta zorlanan yaşlılar ve çok mide ilacı kullananlarda B12 eksikliğine sık rastlanır.
İşlenmiş gıdalar enerjinizden çalar: Endüstriyel olarak üretilmiş gıdaların içindeki lezzet artırıcı aromaların, renk vermek, raf ömrünü uzatmak için kullanılan kimyasal maddelerin de enerjinizden çaldığını unutmayın. Çünkü ne kadar çok toksik maddeye maruz kalırsanız hücreleriniz de o kadar çok zarar görür. Hücresel fonksiyonlar sekteye uğradığında ise mitokondriler yeterli enerji üretemezler.
Dinlendikçe yorulursunuz: Hareketsizlik enerji depolarınızın iyice boşalmasına neden olur. Hani ancak kolunuzu hareket ettirdiğinizde dolan saatler vardır ya, aynı o misal sadece hareket ederek daha enerjik olabilirsiniz.
Doğal enerji içeceği
- Kereviz sapı, 8-9 dal, yapraklarıyla birlikte
- Karalahana, bir avuç
- Ispanak, bir avuç
- Maydanoz, yarım demet
- Limon, yarım limonun suyu ve kabuğu
- Zencefil, başparmağınız büyüklüğünde bir parça
- Soğuk sıkım saf sızma zeytinyağı, 1 yemek kaşığı
- Kaya tuzu
- Tüm malzemeleri rondoya koyun ve çalıştırın.
Kahve ya da bir sağlık zararlısı olan enerji içecekleri yerine bu doğal karışımı tüketin. Yeşil sebzelerde bulunan klorofilin kandaki oksijen seviyesini yükselterek enerji seviyenizi artırdığını biliyor muydunuz? Omega-3 zengini avokado da bu içeceğe değerli yağ asitlerini ekliyor. Karışımı bir bardağa alın üstüne zeytinyağı ve bir tutam kaya tuzu ekleyip bir kaşıkla karıştırın. Afiyet olsun.
1 “Impact of Energy Drinks on Electrocardiographic and Blood Pressure Parameters: A Meta-Analysis of Clinical Studies” Sachin A Shah, 1Carolyn S Lacey, Ian C Riddock, Circulation, Volume 127, Issue 12 Supplement; March 26, 2013