Tarih, 25 Temmuz 1975’i gösterirken Milliyet Gazetesi’nin manşeti şöyleydi: Sami Kohen Washington’dan bildiriyor... Ambargo kalkmıyor... Kohen, haberinin spotunda “Ambargo yanlısı temsilciler ‘ambargonun kalkması şantaja boyun eğmek olur’ dediler” ifadesiyle, Temsilciler Meclisi’nde Türkiye’ye Kıbrıs Barış Harekâtı nedeniyle uygulanmaya başlanan silah ambargosunun kaldırılmasını öngören teklifin reddediliş gerekçesini aktarıyordu.
Ertesi gün yani; 26 Temmuz 1975 tarihli Milliyet’in manşeti ise, ABD’den gelen haberin ardından Başbakan Süleyman Demirel’in başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu’nun aldığı kararları duyuruyordu: ABD Temsilciler Meclisi’nin direnmesi üzerine, üsler Türk Ordusu denetimine veriliyor...
Bakanlar Kurulu ortak savunma işbirliği anlaşmalarının hukuki geçerliliğini kaybettiğini bir notayla ABD hükümetine bildiriyor ve karar 26 Temmuz sabahı itibariyle yürürlüğe giriyordu.
İncirlik’in NATO görevi devam etmişti
Bakanlar Kurulu’ndan çıkan bildiride şu ifadeler yer almıştı:
- Türkiye ile ABD arasındaki ortak savunma işbirliğini düzenleyen 3 Temmuz 1969 tarihli savunma işbirliği anlaşması, bununla ilgili diğer anlaşmalar hukuki geçerliliklerini kaybetmişlerdir.
- Bu durum muvacehesinde Türkiye’deki bütün ortak savunma tesislerinin faaliyeti, İncirlik ortak savunma tesisinin münhasıran NATO görevi mahfuz kalmak kaydıyla 26 Temmuz 1975 tarihinden itibaren durdurulmuştur.
- Faaliyeti durdurulan bütün tesisler Türk Silahlı Kuvvetleri’nin tam kontrol ve gözetimine devredilecektir...
Karara göre; sadece İncirlik Üssü’nün NATO görevi devam edecekti. Öyle de oldu. ABD Türkiye ile ilgili ambargo kararını kaldırana kadar ortak savunma tesisi sıfatı olmamakla beraber İncirlik’te faaliyet devam etti.
27 Temmuz 1975 tarihli gazetelerin birinci sayfasında ise bu kez direklerine Türk bayrağı çekilmiş tesislerin fotoğrafları vardı. Yorumlarda, ‘Türk dış politikasında yeni bir devrin başladığı’, ‘Amerikalılara tanınan imtiyazların kaldırıldığı’, ‘Türkiye için artık Amerika’nın olmadığı’ ifadeleri dikkat çekiyordu.
Karar ABD’de nasıl yankılandı?
Türkiye’nin kararına ABD’den gelen tepkiler ‘itidal’ içerdi. ABD Dışişleri Bakanı Kissenger hemen Başbakan Demirel’i arayarak, Başkan Ford’un ‘itidal’ tavsiyesini iletti, ilişkilerin bozulmaması gerektiğine vurgu yaptı. Başkan Ford aynı zamanda ülkesinde de ambargo kararının kaldırılması için harekete geçti.
Türkiye’nin kararından sadece iki ay sonra, ekimde Temsilciler Meclisi ambargo kararını kısmen yumuşattı. İki ülke arasında yeni bir anlaşmanın müzakereleri başladı. 1976’da Dışişleri Bakanı İhsan Sabri Çağlayangil Washington’a giderek yeni anlaşmaya imza koydu. Ancak Türkiye’de hükümet değişti. Göreve gelen Ecevit anlaşmayı uygun bulmadı.
1978’de Amerikan Senatosu ambargo kararını kaldırınca Türkiye de ortak savunma tesislerindeki faaliyetlere tekrar izin verdi. Ocak 1979’da kısaca SEİA olarak anılan Savunma ve Ekonomik İşbirliği Anlaşması için görüşmeler başları. Yeni anlaşma, feshedilenden 5 yıl sonra mart 1980’de imzalanarak yürürlüğe girebildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ikinci kez ‘İncirlik ve gerekirse Kürecik’ ifadesini kullanınca aklıma ‘tarih tekerrürden ibarettir’ sözü geldi.
Özay Şendir
Öğretmenlik ve sosyal statü
24 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan ABD’ye YPG mesajı: Sineye çekmeyeceğiz
24 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Öğretmenler neden mutsuz?
24 Kasım 2024
Zeynep Aktaş
Her şey faizlere kilitlendi
24 Kasım 2024
Ali Eyüboğlu
Aşkın Nur Yengi: ‘‘Rekabet derdimiz yoktu’’
24 Kasım 2024