Cem Kılıç

Cem Kılıç

cem.kilic@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Danıştay’da uzun süredir görülmekte olan bir davada nihayet karar açıklandı. Bu kararla birlikte ayni yardım yemek kartı uygulamasına yeniden geri dönüldü.

Daha açık ifadeyle, yemek kartları aracılığıyla çalışanlara yemek yardımı yapılması durumunda geçmişte olduğu gibi yardım tutarı fark etmeksizin işverenlerden sigorta primi işçi ve işveren payı alınmayacak. Yakından takip edenler meseleyi detaylarıyla biliyor ama bilmeyen işverenler için özetlemeye çalışacağım.

Bilindiği üzere ülkemizdeki yerleşik uygulamaya göre işverenler tarafından çalışanlara yemek kartları aracılığıyla yapılan yemek yardımları ayni yardım olarak değerlendiriliyor ve prime esas kazancın dışında tutuluyordu. Burada da amaç işverenleri çalışanlarına daha fazla yemek yardımında bulunmaları için teşvik etmekti. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) bu konudaki yaklaşımını değiştirerek 2022 sonunda çıkarmış olduğu 2022/22 Sayılı Genelge ile çalışanlara yemek kartları aracılığıyla günlük belirli bir tutarın üzerinde yapılacak yemek yardımlarından artık prim alınacağını açıkladı. SGK prim gelirlerini artırmak için böyle bir yönteme başvurmuştu fakat sahanın dinamikleri daha farklı işlediği için prim gelirlerini artırma hedefine beklendiği ölçüde ulaşılamadı çünkü işverenlerin büyük bir bölümü ek prim maliyetine katlanmak istemediği için çalışanlarına istisna tutarı kadar yemek yardımı yapmaya başlamıştı.

Haberin Devamı

Ayrıca 2022/22 sayılı genelgenin yeme içme sektöründe faaliyet gösteren küçük esnafın işleri üzerinde de beklenmeyen olumsuz sonuçları oldu. Yemek yardımlarını nakit olarak alan çalışanların yalnızca yüzde 3’ünün bu tutarları beslenme ihtiyaçlarını karşılamak için kullandığı görüldü. Lokanta ve restoranların düzenli gelirlerinde önemli kayıplar yaşandı.

Şimdi ne olacak?

İstihdam deposu olarak bilinen bu sektörün yeni istihdam üretme kabiliyeti erozyona uğradı. Yeme içme sektöründe yaşanan sürekli fiyat artışlarının arkasındaki sebeplerden birinin bu işletmelerin nakit yemek yardımları sebebiyle yaşadıkları düzenli müşteri kaybını telafi edememelerinin de yer aldığı biliniyor. Bütün bu olumsuzluklar karşısında SGK’nın 2022/22 sayılı genelgesine karşı 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’na aykırı olduğu gerekçesiyle geçtiğimiz yıl dava açıldı. Yukarıda kısaca anlattığım üzere, Danıştay dava konusu genelgenin yemek kartlarını düzenleyen maddelerinin 5510 Sayılı Kanuna aykırı olduğunu değerlendirerek iptali yönünde karar verdi. Böylece Kanun ile genelge arasındaki çelişkili durum ortadan kalkmış oldu.

Haberin Devamı

Danıştay’ın geçmişte vermiş olduğu çeşitli kararlarda da belirtildiği üzere iptal kararları, iptali istenilen işlemi, tesis edildiği tarih itibarıyla ortadan kaldırarak, o işlemin tesisinden önceki hukuki durumun geri gelmesini sağlar. İptal kararı ile bu düzenleyici işleme dayanılarak yapılanişlemlerin doğurduğu etki ve sonuçlar ortadan kalkar. Bu kararlara karşı temyiz yoluna gidilmesi iptal kararının uygulamasını durdurmaz.

Türk idari sisteminde düzenleyici işlemlerin iptal edilmesi durumunda ilgili idarenin kararın uygulanması için somut bir adım atması ya da açıklama yapması zorunlu değildir. İdarenin yeni bir işlem yapmasına gerek kalmaksızın iptal edilen düzenleyici işlemden önceki hukuki duruma geri dönülür.

Haberin Devamı

İptalin anlamı

Danıştay’ın iptal kararının işverenler ve çalışanlar için anlamı çalışanlara yemek kartları aracılığıyla yemek yardımı yapılmasının ayni yardım niteliğinde olduğunun ve bunlarınprime esas kazanca dahil edilmeyeceğinin tespit edilmesidir.

Bu sayede işverenler ek prim maliyetine katlanmaksızın çalışanlarına daha fazla yemek yardımı yapabilecektir. Yeme içme sektöründeki işletmeler de daha fazla gelir elde edip daha fazla çalışan istihdam edebilecektir.

Karardan bir şekilde haberdar olup benimle olumlu fikirlerini paylaşan birçok işveren oldu. Bunların önemli bir bölümünün Danıştay’n kararını uygulayıp çalışanlarına verdikleri yemek yardımı tutarlarını güncelleme eğiliminde olduklarını öğrendim .

Danıştay’ın vermiş olduğu bu kararın birçok kesim için olumlu sonuçlar yaratacağına inanıyorum. Bu noktada SGK’nın da Danıştay kararını esas alan ve karara uyan genelge hazırlığı içerisinde olduğunu da ifade edelim.