Neşeli, canlı, biraz da dağınık bir çocuk odası. Duvarlarda Harry Potter, Spiderman, Federer posterleri, çıkartmalar, peluş hayvanlar, yerlerde oyuncaklar… Doğal olmayan tek şey, yerde boylu boyunca hareketsiz yatan iki küçük oğlan çocuğu. Seyirci yerini alacak, ışık yanacak ve oyun başlayacak. O zaman anlayacağız ki bu, 12 yaşındaki abi Leon’un dokuz yaşındaki kardeşi Jasper’a oynadığı bir oyun. Ölü taklidi yaparak kardeşini korkutmaya bayılıyor.
İki kardeş odalarından çıkamıyorlar bugün. Kapıları kilitli, dışarıdan anne babanın bağırış çağırış sesleri geliyor, bardak dayayıp ne olduğunu anlamaya çalışıyorlar. Bir yandan da oyun oynayarak, şarkı söyleyerek, birbirilerinin damarına basarak, sonra sarılıp barışarak oyalanıyorlar. Biz de iki kardeşin bu hayat dolu hâllerini nefesimizi tutarak izliyoruz. Onları bekleyen sonu bildiğimiz için, olacaklardan korkarak…
Medea, adı tüyleri ürpertmeye yeten bir kadın. Kendisini terk eden İason’dan intikam almak uğruna sadece yerini alan kadını değil kendi çocuklarını da öldürmüş lanetli bir anne. Euripides’in ilk olarak MÖ 431 yılında sahnelenen tragedyası tarih boyunca sayısız uyarlamaya esin kaynağı oldu. Ama bu “Medea” öyle bir yerden anlatıyor ki bu korkunç intikam hikâyesini, allak bullak oluyorsunuz. Artık “kocasına en büyük acıyı yaşatmak için iki çocuğunu öldürdü” deyip geçemiyorsunuz.
Oyunun yazarları Kate Mulvany ve Anne-Louise Sarks, tarihin bu en kötü şöhrete sahip annesini yeniden anlatma görevini üstlenince, sözü “diğer güncel uyarlamalarda yok sayılan ve hikâyenin merkezinde olan iki ruha” vermeye karar vermişler. 2012 yılında Joe Kelley ve Rory Potter adlı iki çocukla yaptıkları atölye çalışmasının ardından yazmışlar oyunu. Metindeki pek çok şaka, şarkı, hatta karakter isimleri bile onların oyunlarından doğmuş. Biri ‘cesur savaşçı’ Leon, diğeri ‘değerli taş’ Jasper. Bu “Medea”da ilk kez onlar konuşuyor. Adsız birer kurban olarak değil kanlı canlı iki çocuk olarak. Ve siz bu hayatta yetişkinlerin ihanetine, yok edici öfkesine, hırsına, intikamına gerçekten neyin feda edildiğini gözünüzü bir yere kaçıramadan izliyorsunuz.
Hira Tekindor’un son derece akıcı bir Türkçeyle dilimize kazandırıp sahneye koyduğu “Medea”, kendi kurduğu Dor Productions’ın ilk oyunu olarak perde açtı bu sezon. Müthiş bir seçim, dupduru bir anlatımla, bir an aksamadan su gibi akan ve insanın boğazında bir yumru bırakarak biten bir oyun.
Bu kadar küçük çocuklarla bu kadar zor bir oyun sahnelemek çok zor olmalı, ince ince çalışılmış ve başarıyla altından kalkılmış. Anne rolünde bütün sahiciliği ve sessiz öfkesinin içinde patlayan yakıcılığıyla Defne Kayalar’ı izlediğimiz oyunda Jasper ile Leon’u dört küçük oyuncu dönüşümlü olarak oynuyor. Ben Jasper’da Abdullah Burak Kaya’yı, Leon’da Ayaz Gülşen’i izledim. Onların iki kardeş, benim de onların odasına sızmış davetsiz bir misafir olduğuma inanarak. Bu kadar samimiyetle karakteri, oyunu sahiplenen oyuncu az gördüm. İlk fırsatta Ayaz Çoban ile Tarık Sarıyar’ın oynadığı versiyonu da izleyeceğim. Anne-Louise Sarks çok haklı; “Çocukların sahneye çok özel bir enerji kattığına inanıyorum” diyor; “Oynadıkları oyunlar ve içtenlikleriyle havanın kalitesini değiştiriyorlar”. Bu havayı solumaya kesinlikle ihtiyacımız var.
Medea / Dor Productions
Yazanlar: Kate Mulvany, Anne-Louise Sarks Çeviren ve Yöneten: Hira Tekindor İkinci yönetmen: Beste Güven Işık tasarımı: Yakup Çartık Sahne ve ses tasarımı: Hira Tekindor Yapım koordinatörleri: Selin Tekman, Okan Eken Çocuk oyuncu koçu: İbrahim İris Psikolog: Ceren Kaymaz Koreograf: Gürhan Elmalıoğlu Fotoğraf: Pırıl Baruh, Banu Kaplancalı Uygulayıcı yapımcı: Omnia Yapım Oynayanlar: Defne Kayalar, Abdullah Burak Kaya, Ayaz Çoban, Ayaz Gülşen, Tarık Sarıyar