Anıl Koman

Son yıllarda, Silikon Vadisi'nde çıkan girişimlerin hızla büyümeleri ve milyar dolar değerlemeler almaları oldukça dikkat çekti.

Bu büyümelerin nasıl olduğunu incelediğimizde hemen hemen hepsinde büyüme takımlarının yer aldığını ve sürekli deneyip hata yapmanın şirketlerin kültürleri haline geldiğini görüyoruz.

Kültürleri böyle olan ve büyümeyi iyi başaran başlıca şirketleri, Otel rezervasyonları yapan Booking, online dizi ve film platformu Netflix ve muzik platformu Spotify olarak sıralayabiliriz.

Bu firmalar çok fazla insan kaynağına sahip olduğu ya da çalışanlarının günde 20 saat çalıştığı için değil, daha verimli oldukları ve boşa iş yapmadıkları için büyüme grafikleri hep yukarıya doğru gitmekte.

Büyüme odaklı bu tarz şirketler, hiçbir fikri test etmeden hayata geçirmiyorlar. Böylece en yüksek maaşı alan kişinin (buna HiPPo-highestpaidpersonsopinion- adını veriyolar) fikri değil yapılan test sonucunda verilerin onayladığı fikirler hayata geçiyor ve boşa iş yapmış olmuyorlar.

Örneğin bir görsel 6-7 farklı versiyonu olmadan yüklenmiyor. Tüm versiyonlar test ediliyor en başarılı sonuç üzerinden devam ediliyor. Yılda bu şekilde binlerce a/b testi yaparak en isabetli kararı vermeye

Amerika'da girişimlerin(startup) artması ucuz veya maliyetsiz büyüme ihtiyacını doğurdu. Bu sıralarda Dropbox firmasının danışmanlarından Sean Ellis tarafından ortaya atılan Growth Hacking kavramı gelişti.

Growth Hacking, türkçe olarak büyüme korsanlığı olarak çevrilir, bir işletmenin pazarlama, ürün geliştirme, satış gibi farklı alanlarını inceleyerek, büyümenin en etkili yollarını bulmasını amaçlayan hızlı bir deneme sürecidir.

Bazen "growth marketing" olarak da anılan bu terimden yazının devamında sadece growth(büyüme) olarak bahsedeceğim. Çünkü önemli olan büyümenin ta kendisi.

Büyüme Takımları Nasıl Olur?
Büyümedeki en önemli nokta denemedir. Büyüme takımları, hata yapmamaya çalışan diğer departmanların aksine sürekli denemeler yapar, yanılırlar, öğrenirler ve en etkili yolu bulmaya çalışılırlar.

Büyüme takımları veri odaklıdır. Bir önceki yazımda bahsettiğim büyümenin kestirme yolunu bulmaya çalışırken AARRR verilerine bakar ve doğru soruları sorar.

Diğer departmanlar işletmenin yürümesi için gerekli olan faaliyetlere odaklanır iken, büyüme takımlarının kıblesi büyümedir.

Günümüzde artık işletmelere avantaj kazandıran ilk özellik

Amerika'da girişimlerin(startup) artması ucuz veya maliyetsiz büyüme ihtiyacını doğurdu. Bu sıralarda Dropbox firmasının danışmanlarından Sean Ellis tarafından ortaya atılan Growth Hacking kavramı gelişti.

Growth Hacking, türkçe olarak büyüme korsanlığı olarak çevrilir, bir işletmenin pazarlama, ürün geliştirme, satış gibi farklı alanlarını inceleyerek, büyümenin en etkili yollarını bulmasını amaçlayan hızlı bir deneme sürecidir.

Bazen "growth marketing" olarak da anılan bu terimden yazının devamında sadece growth(büyüme) olarak bahsedeceğim. Çünkü önemli olan büyümenin ta kendisi.

Büyüme Takımları Nasıl Olur?

Büyümedeki en önemli nokta denemedir. Büyüme takımları, hata yapmamaya çalışan diğer departmanların aksine sürekli denemeler yapar, yanılırlar, öğrenirler ve en etkili yolu bulmaya çalışılırlar.

Büyüme takımları veri odaklıdır. Bir önceki yazımda bahsettiğim büyümenin kestirme yolunu bulmaya çalışırken AARRR verilerine bakar ve doğru soruları sorar.

Diğer departmanlar işletmenin yürümesi için gerekli olan faaliyetlere odaklanır iken, büyüme takımlarının kıblesi büyümedir.

İster kendinize girişimci deyin, ister KOBİ. İsterseniz bir bakkal dükkanı işletiyor olun ya da büyük bir e-ticaret sitesi, işinizi büyütmek en önemli amaçlarınızdan biri olacaktır.


Büyümenin kestirme yollarını bulmak için formülümüz ise AARRR. İngilizce acquisition, activation, retention, referral ve revenue kelimelerinin baş harfleri olan AARRR, Startup 500 adlı yatırım şirketinin kurucusu Dave McClure tarafından ortaya çıkarıldı. Kendisi yatırım yapacağı şirketlere bu yöntem ile karar veriyor.

AARRR, işinizi büyütmek için kestirme yolu bulmanızı sağlayacaktır. AARRR olay anlaşılır ve hiçbir teknik bilgiye ihtiyacınız yoktur.