TESEV raporunu irdelemeye devam ediyorum:
Raporda dayatılmak istenen bir başka istek de Türk alfabesine Q, W, X gibi harflerin dahil edilmesi. Türkçe dilinde bu sesler yoktur. Harf yasasının amacı Türkçe dilinde yapılacak yazışmaları düzenlemektir. Devlete dilekçe yazıyorsan, Türkçe yazacaksın ve Türkçe dilinin alfabesi ile yazacaksın.
Ama kendi aranda Kürtçe yazışacaksan, kürtçe kitap basacaksan doğal olarak Kürt alfabesinde yazışırsın. Ve o alfabede Kürtçe’deki, Zazaca’daki harfler olur. Buna kimse karışmaz. Ama Türkçe’nin alfabesinde bu harfler yoktur. Kanunları değiştirip bu dilde olmayan harfleri Türkçe alfabeye sokmaya çalışmak akılla açıklanabilecek birşey değildir.
O zaman Arap kökenlilerimiz için Arapça harfleri mi dahil edeceğiz Türkçe alfabeye?!!... Türkiye’de Ermeni alfabesi ile yayımlanan gazeteler var. Ermeni kökenlilerimizin en doğal hakkı, tabii olacak. Ama gelin görün ki bu insanlarımız devletle bir yazışma yapacaklarsa bunu Türkçe yazacaklar. Türkçe de Türk alfabesi, Türk harfleri ile yazılır.
Bir grup insan kalkmış bir rapor yazmış, “Türk alfabesine Kürt dilinin seslerini yansıtan, Türkçe’de olmayan sesleri temsil eden harfler de girsin” diyorlar. Bunu hangi mantıkla savunabilirsiniz?
* * *
Şimdi bir başka konuya kısaca değineceğim. Bütün bu dökülen kan, güya o kana neden olan memnuniyetsizlikler ve TESEV raporuna göre Anayasamız’da ve yasamızda yapılmak istenen değişiklikler bir varsayıma dayanıyor: “Türkiye’de yaşayan Kürt kökenlilerimiz, kendilerini çok etnisiteli Türk Milleti’nin bir parçası olarak görmüyorlar. Kendilerinden Türk Milleti olarak bahsedilmesinden mutsuzlar. Anadillerini konuşamıyorlar. İşte PKK’yı, bütün bu terörü doğuran neden budur. Bu kanlar bu nedenle dökülüyor. Bu kültür, dil, alfabe sorunu çözülsün PKK kalmaz!”
Bakın ben bu iddiaların gerçekle hiçbir ilgisi olmadığını düşünüyorum. Düşünüyorum ama bu önemli değil. Meşhur George Soros isimli Amerikalı milyarder işadamının kurduğu “Açık Toplum Enstitüsü” nün Boğaziçi Üniversitesi ile birlikte yaptırdığı büyük anket çalışması ne diyor?
Mayıs 2010’da yayımlanan anketteki soru şu: “Siz Türk dili ve kültürünü, günlük hayatınızda etnik dil ve kültürünüzle nasıl kaynaştırdığınızı bize söyleyebilir misiniz? Cevaplar:
Etnik bir dilim ve kültürüm yoktur, tamamen Türk dili ve kültürü içerisinde yaşıyorum.......... Yüzde 66
Hayatımda Türk dili ve kültürü birinci sırada gelir, etnik dilim ve kültürüm ikinci sırada gelir... Yüzde 20
Hayatımda etnik dilim ve kültürüm birinci sıradadır, Türk dili ve kültürü ikinci sıradadır.......... Yüzde 8
Türk dili ve kültürü ile bir bağım yoktur, tamamen etnik dilim ve kültürüm içinde yaşıyorum... Yüzde 2
George Soros’a da Türk ırkçısı denemeyeceğine göre, tek söylenebilecek şudur. “Bunca kana, bunca teröre, bunca propagandaya rağmen Kürt kökenlilerimizin büyük bölümü kendilerini Türk Milleti’nin öz parçası sayıyor.”
Öyle olmalı; çünkü biz Kürt kökenli olmayanlarımız da onları kardeş falan değil, tam olarak “biz” yani “kendimiz” olarak kabul ediyor ve aynı derecede seviyoruz. Değil mi, değerli okurlarım?