Mesajlaştığımız kişiyle bilgi paylaşmadan önce kaç kez düşünmeliyiz?
Günümüzde sosyal medya aşklarına yoğun olarak şahit oluyoruz. Yüzlerinde gizlemeye çalıştıkları bir gülümseme ile etraflarında olup biten her şeyden soyutlanmış halde bakışlarını telefon ekranından bir an olsun kaçırmadan heyecanla mesajlaşmaya devam ediyorlar. Oysa madalyonun bir başka yüzü var: Arkadaşlık sitelerine üye olurken verdiğimiz bilgi acaba kimlerin eline geçiyor? Bu sorunun yanıtı belli değil. Üye olurken, flört etme ihtimalinin verdiği heyecanla buna dikkat etmiyoruz. Mesajlaştığımız kişiyle paylaştığımız bilgi de var. Yaş, cinsiyet, medeni durum, hobilerimiz ve benzeri bilgiyi paylaşmadan bu tip arkadaşlık sitelerinde bir başka profille eşleşmek mümkün değil. Dolayısıyla sanal âlemde paylaştığımız her bilgi, hiç tahmin edemeyeceğimiz maliyetlere yol açabilir.
Altın kurallar
1- Öncelikle gerçek isim ve soy isim kullanma konusunda bütün uygulamalar aynı seviyede inatçı değil. Örneğin Bumble uygulaması, baş harfleri kullanarak profil sayfası yaratmanıza izin veriyor ya da bir çeşit mahlas kullanabilirsiniz. Gerçek isminizi kullanmak arkadaşlık sitelerinde başınıza iş açabilir.
2 - Profil resminin gerçekliği konusunda Bumble uygulaması biyometrik resim yüklemenizi isterken yapay zekâ ile bu resmin size ait olup olmadığını kontrol ediyor. Eğer gerçekse o zaman resmin etrafında mavi bir şerit yer alıyor. Yine de yüklenen resim doğru olsa bile profil sayfasında yer alan diğer bilgi gerçek dışı olabilir. Cinsiyet, yaş ve medeni durum gibi bilgiyi kontrol edebilmek mümkün olmadığı için çok sayıda insan bu konuda sorunlar yaşıyor. Aylarca mesajlaştıktan sonra sizinle aynı yaşta olduğunu sandığınız insanın aslında sizden 30 yaş büyük olduğunu fark etmek büyük bir hayal kırıklığı olsa gerek!
3- Yaşadığınız mahalleden resimler paylaşmanız da riskli. Sosyal medya uçsuz bucaksız bir alanı kapsıyor. Adresinizi paylaşmadan önce iki defa düşünmenizi tavsiye ederim. İş yerinizden resimler paylaşmak da aynı ölçüde riskli olabilir. Size düşmanlık besleyen ve hiç farkında olmadığınız kişiler iş yerinizle bağlantıya geçerek sizinle ilgili kötü propaganda yapabilirler. Bunlar gerçek hayatta olan şeyler! İşin ilginç tarafı sosyal medya aynı zamanda “Kafayı takan saplantılı kişilikler” üretti. Onları tanımasanız da onlar size kafayı takıyorlar ve sürekli zarar vermeye çalışıyor ve bunu bir başarı gibi görüyorlar.
4- Mesajlaşmaları WhatsApp üzerinden devam ettirmek belki daha güvenli görünebilir, ancak bunun tam anlamıyla bir garantisi yok. Bumble ve Match gibi uygulamalar, iki insan arasındaki mesajlaşma boyunca bir tarafın tutarsız beyanlarını ve aynı anda başka aktivitelerini gözler önüne seriyor; yani güvenlik bariyerleri var. Oysa WhatsApp üzerinden yazışmalarda bunları denetleyen hiçbir güvenlik altyapısı bulunmuyor. Dolayısıyla o insanla tanıştığınız uygulamada, en az üç ay boyunca mesajlaşmaya devam ederseniz güvenli olacaktır. Henüz pek tanımadığınız bir insanla özel numaranızı paylaşmak riskli.
5- En hassas konuya geldik; fotoğraf paylaşımı! En riskli hareket budur. Diyelim ki arkadaşlık sitesi üzerinden bir insanla iki haftadır mesajlaşıyorsunuz ve dışarıda bir tanışma gerçekleşti, kahve içerek sohbet ettiniz yine de onu tanımıyorsunuz! Size ne kadar ilgi gösterse bile henüz iki haftadır iletişim kurduğunuz bu kişi, aslında sizin için bir yabancı. Dolayısıyla sosyal medyada resim paylaşımı ona fazlasıyla güvendiğinizi gösterir ve unutmayın; güvenmek kendinizi o insana teslim etmek demektir… İyi şanslar!