VitrinGünü lezzetli geçsin

Günü lezzetli geçsin

20.06.1998 - 00:00 | Son Güncellenme:

Günü lezzetli geçsin

Günü lezzetli geçsin
20 Haziran 1998
Fevziye AKSOY

Babanızın kalbine giden yollardan biri mideden geçer. Onu yarın brunch'a götürmeye ne dersiniz?

Babalar da en az anneler kadar değerlidir. Bu değeri vermeyi ben de dahil olmak üzere herkes, bazen bilmeden, tüm sene boyunca ihmal edebiliyor. Ancak bu ihmalkarlığı en azından Babalar Günü'nde bir kenara atıp, babanıza yaşatacağınız hoş bir güne onu aşağıda isimleri geçen mekanlara brunch'a götürerek başlayabilirsiniz.
* Hyatt Regency: Hyatt'ın tüm babalara bir hediyesi olarak brunch'a aileleri ile birlikte katılan babaların ücreti yüzde 50 indirimli. Zengin açık büfesiyle pazar günlerini bir şölen haline dönüştüren Agora Restoran, "Babalar Günü" için de birbirinden lezzetli yemeklerle muhteşem tatlılar içeren açık büfesi ve şampanyayla bol sürprizli bir brunch vaat ediyor. Terası tercih edecekler için rezervasyonun önceden yapılmasını tavsiye ederim. (Tel: 0212 225 70 00)
* Şnitzel Restoran: Maçka Mega Residence oteli bünyesindeki Şnitzel Restoran, öğlen ve akşam saatlerinde Gina ve Melih ikilisinin müziği eşliğinde Avusturya yemeklerini tadacak olan tüm babalara Babalar Günü hediyesi olarak Casa del Habano'da satılan birer adet orijinal Havana purosu armağan edecek. Buradaki tatlı çeşitleri için yer bırakmayı ihmal etmeyin! (Tel: 0212 231 31 61)
* The Marmara Oteli: İstanbul'un en kaliteli brunch büfelerinden birini sunan otel bünyesindeki The Brasserie, bu özel günde aileleriyle gelecek olan babalara brunch fiyatı üzerinden yüzde 25 ve 12 yaşından küçük çocuklara yüzde 50 indirim uyguluyor. Otel, ayrıca babalarına hediye almak istiyenler için satın alabilecekleri hediye paketleri de hazırladı. (Tel: 0212 251 46 94)
* Royal China Restaurant: Yeşilköy Polat Renaissance otelinde Çin mutfağının en lezzetli yemeklerini otantik bir ortamda sunan restoran bu özel gün dolayısıyla aileleriyle gelen babaların yemeği için herhangi bir ücret almayacak. (Tel: 0212 573 67 74)
* Hilton Bosphorus Terrace: Otelin bünyesindeki Bosphorus Terrace'ın eşsiz manzarası ve leziz yemeklerle donatılmış brunch büfesi ile güne başlamak isteyen ailelere havuza bedava giriş imkanı sağlanacak. (Tel: 0212 231 46 50)
* Safran Et Lokantası: Orijinal et yemekleri ve tatlılarıyla müşterilerine hizmet veren Safran Et Lokantası bugün aileleriyle gelen babalara yüzde 25 indirim uygulayacak. (Tel: 0212 277 98 72)
* Michael Montignac Restaurant: Kamuoyundaki rivayetlerin aksine diyet yemekleri değil, Fransız mutfağının en seçkin yemek ve tatlılarını sunan Levent'teki restoranda yemeklerden sonraki tatlı ailelere müessesenin ikramı olacak. (Tel: 0212 284 44 28)

ÇİLEKLİ TURTA
Hazırlanış süresi: 2 saat 15 dakika
Pişirme süresi: 50 dakika
Porsiyon adedi: 10 dilim
Malzemesi:
* 375 gram tereyağı
* 7.5 çorba kaşığı toz şeker
* 2 paket vanilya şekeri
* 4 yumurta
* 4 çay bardağı un
* 1 limonun rendelenmiş kabuğu
* 2 tatlı kaşığı kabartma tozu
* 2 su bardağı süt
* 1 paket Piyale çilekli puding
* 400 gram çilek
* 1 su bardağı krem şanti
* 3 çorba kaşığı doğranmış fındık
Hazırlanışı:
1. Fırını 175 derece ısıtın. 125 gram tereyağını, 5 çorba kaşığı toz şekerini ve 1 paket vanilya şekerini köpükleşene kadar çırpın. Yumurtaları birer birer ekleyip krema haline gelinceye kadar karıştırın. Unu, nişastayı, kabartma tozunu ve rendelenmiş limon kabuğunu karıştırıp elekten geçirin. 2 - 3 çorba kaşığı süt ile birlikte kremalı karışıma ilave edip, pürüzsüz bir hamur halini alıncaya kadar karıştırın.
2. 26 santim çapında ortası delik, kelepçeli bir kek kalıbının içini iyice yağlayıp, galete unu ile kaplayın. Hamuru kalıbın içine dökün ve üzerini düzeltip, fırında 45 dakika pişirin. 4 çorba kaşığı sütü, çilekli puding tozu ve 2 çorba kaşığı toz şekerle iyice karıştırın. Kalan sütü kaynatın ve pudingi ekleyip karıştırın. Ateşten alın. Çilekleri yıkayıp, temizleyin. Çileklerin 250 gramını püre haline getirin ve sıcak pudinge ilave edip karıştırın. Alüminyum kağıdı ile üzerini kapatıp, soğutun.
3. Puding soğuyunca kalan yumuşak tereyağını (puding ile aynı ısıda olmalı) ve şekeri köpük haline gelinceye kadar çırpın. Pudingi kaşık kaşık tereyağına ekleyin. Tüm puding eklendikten sonra bir kenarda bekletin. Soğumuş keki keskin bir bıçakla enine 3 eşit halkaya bölün. En üst halkayı bir kenara ayırıp diğer ikisine çilekli kremanın yarısını paylaştırın. Üzerlerini bir bıçakla düzeltin ve üst üste koyun. En son halkayı üzerlerine yerleştirin ve kalan kremayla turtanın tümünü kaplayın. Turtayı buzdolabında bir saat bekletin.
4. Kremşantiyi ve 1 paket vanilya şekerini kar haline gelinceye kadar çırpın. Turtanın üzerini istenen şekillerde krem şanti ve çilekle, kenarlarını da fındıkla süsleyin.

YUMURTALI BÖREK
Hazırlanış süresi: 45 dakika
Pişirme süresi: 10 dakika
Porsiyon adedi: 6 - 8 kişilik
Malzemesi:
* Yarım kilo milföy hamuru
* 2 tatlı kaşığı susam
* 1 fincan
* 2 katı pişmiş yumurta
* 1'er temizlenmiş ve doğranmış küçük kırmızı, sarı ve yeşil biber
* 1 çorba kaşığı zeytinyağı
* 1 küçük ince doğranmış soğan
* 150 gram dilimlenmiş mantar
* 4 çorba kaşığı ince kıyılmış maydanoz
* 1 çırpılmış yumurta
* 1 çorba kaşığı süt
Hazırlanışı:
1. Pirinci haşlayın ve soğuk sudan geçirerek süzün. Biberleri 2 dakika kaynar suda haşlayın ve soğuk suyun altına tutup, süzün. Zeytinyağını kızdırıp soğanları pembeleşinceye kadar kavurun. Mantarları ekleyin ve 2 dakika kavurun. Biberleri ilave edip, karıştırın. katı yumurtaları doğrayıp maydanoz ile birlikte pirince ekleyin.
2. Fırını 220 derece ısıtın. Milföy hamurunu merdane ile 35.5 x 30 santimlik bir dikdörtgen şeklinde açın. Açılmış hamuru uzunlamasına ortadan kesin. Bir yarısını pişirme kağıdı ile kaplanmış tepsiye yerleştirin. Etrafında 1 santimlik kenar boşluğu bırakacak şekilde pirinci ve üzerine de diğer malzemeleri yayın. Kenarlarına biraz su sürün.




Nur KÖKÜÖZ

Ankara yeni bir restorana daha merhaba dedi. Burası sarmaşıklarla kaplı, zaten adının da anlamı sarmaşık olan Ivy - Californian Brassarie.

Grafiker halka ilişkiler uzmanı Gülhan Tokdemir, "Artık bizim de İstanbullulara hava atacak bir yerimiz oldu," diyordu Gülhan Tokdemir Ivy'de yemek yerken. Gerçekten de öyle. Ivy, Gaziosmanpaşa'da şahane bir evin tüm katlarında servis veren, farklı tatlar ve sunumlarla Kaliforniya'nın enfes yemeklerini ayağımıza getiren popüler bir mekan oldu Ankara'da. Kaliforniya'da yaratılan Ivy zinciri birkaç yıl içinde Ankara dışına da çıkacak.
1950'li yılların bu azametli binası sonunda benzeri evler gibi bir restorana dönüştürüldü. Albata Grubu'nun dekorasyonunu üstlendiği binanın dış görünüşü aynen korunmuş, yalnız bahçede düzeltmeler yapılmış. Bahçe zemini doğal havasını uyan kaynak taşlarıyla döşenmiş. Bahçe ve iç mekanlarda kullanılan kromla karışık açık renk ahşap sandalyaler ve masalar hem şıklığıyla göze hoş görünüyor hem de çok rahat.
Ivy'nin giriş katı Cheesecake Factory. Burada hazırlanan cheesecake ve kurabiyeleri eviniz için de satın alabiliyorsunuz. Birinci kat Buena Vista. İkinci kat Laguna Hills. Katlar yükseldikçe balkonlardan görünen manzaranın güzelliği ve görkemi de artıyor. Ve en üst kat sevimli bir Home Theatre olarak düzenlenmiş. Misafirler bu katta dev ekranda film, şov, spor karşılaşmaları izleyebiliyor. Seymenler Parkı'nın seyrine doyulmaz yeşilliğine karşı yemek yemek bir yana, Ivy'yi ilginç kılan en önemli unsur bence mönünün çekiciliği. Çok kalabalık olduğunu duyduğum Ivy'ye bir öğle yemeği için gittim ilk kez. Biraz da erken gittim ki kalabalık bastırmadan etrafı ve mönüyü inceleme fırsatı bulayım. Yemeklerini ilk kez tadacağımdan doğrusu biraz tedirgindim. Acaba yanlışlıkla damak zevkime uymayan bir şey ısmarlarsam da yiyemessem korkusuyla... Mönünün yardım edici özelliğini ise elime alınca fark ettim. Tüm yemeklerin içerikleri neredeyse tarifi verilmişçesine anlatılıyor. Dolayısıyla tabakların içindeki malzemeleri bilerek ısmarlıyorsunuz. Tadını tahmin edebilirsiniz ama tabağın sunumu ve bir estetik mucize olan görüntüsü işin sürpriz kısmı. Bu sürpriz yemeklerin sorumlusu ise bir yiyecek ve içecek uzmanı olan İşletme Müdürü Tamer Özkan.
Böyle hoş bir ortamda yemek yemenin avantajını kullanarak kendimi biraz şımartmak istedim. En doyurucusundan kocaman bir biftek ısmarladım. Sirlion Steak (listede miktarı da yazıyor 250 grammış) ve yanında Ivy'nin yeniliği kabuklu kızarmış Amerikan patatesi ve bolca garnitür. Sezar salataya zaten hiç dayanamam, bir de salata istedim, bir kadeh de kırmızı Kaliforniya şarabı.
Ve beklemeye koyuldum... Bu arada mönüde çokça Meksika yemeği olduğunu da fark ettim. Etrafımdaki masalara kocaman tabaklar içinde anormal porsiyonlar geliyor. Acaba çift porsiyon mu ısmarladılar diye merak ederken, öğreniyorum ki Kaliforniya'da da porsiyonlar acayip büyük olurmuş. Beklerken yanımdaki masada gençlerin yediği inanılmaz büyüklükteki enfes görünümlü sandviçlerden gözümü ayıramıyorum. Ve işte, iştahım tam doruğa çıktığı bir noktada geldi benimkiler. Kocaman bir tabak içinde yumuşak bir bıçak darbesiyle hemen kesiliveren lokum gibi et, lezzet deposu kabuklu patatesler, ekşi krema sos ve patlıcan dip. Lezzeti de görünümü kadar harika bir tabak.
Ivy'nin kocaman kaseler içindeki salataları da yemekleri kadar çekici. Sıcak başlangıçlardan quesadillas, Santa Monica krep, stuffed taco en beğenilenler ve ana yemek kadar doyurucu. Tatlıları da muazzam. Ben çikolatalı bir pay seçtim. Mocca mud enfesten de öte bir lezzet.
Günün her saatinde yemek yeme olanağı olan Ivy'de kişi başına çeşitli fiyatlar çıkabilir. Sıradan bir öğle yemeği 3 milyondan başlarken, dört dörtlük bir akşam yemeği için 7 - 8 milyon lira ödemek gerekiyor. Kaliforniya şarabı içmeden çıkmam diyorsanız önce şarap listesindeki fiyatlara bakın.

IVY - Californian Brassarie
İran Caddesi, 35, Kavaklıdere
Tel: 466 45 70