20.11.2022 - 20:16 | Son Güncellenme:
Bu yıl, 7 Kasım 2022, Pazartesi günü Sheraton Ataşehir Otel’de düzenlenen “Çocuklar İçin Dost İçerikler” konulu çalıştay kapsamında şu başlıklara cevap arandı;
Bir içeriği “çocuk dostu” yapan özellikler neler?
Çocuk içeriklerindeki hangi unsurlar riskli ve hassas etkilere sahip?
Çocuklar içerik seçerken “Çocuk Dostu” özellikler hakkında ne kadar bilgi sahibiler?
Çocuklara sorgulayabilecekleri ve seçim yapabilecekleri bir dünya sunulması gerektiğine inanan ÇİÇEK, çocuklara ilişkin çalışmalar yapılırken onların görüşlerinin de alınmasının önemli olduğunu düşünerek “Çocuklar İçin Dost İçerikler Çalıştayı”nda bu alanlarda sorumlu devlet kurumları, içerik üreticileri ve uzmanlarla birlikte çocukların da görüşlerini aldı.
İki çocuk, iki yetişkin oturumu olmak üzere toplam dört oturumda gerçekleşen çalıştaya; kamu yöneticileri, alanında uzman eğitimciler, akademisyenler, senaristler, yapımcılar, yazarlar, araştırmacılar, psikologlar ve oyun üreticilerinden oluşan 60 kişi ve 8-12 yaşları arasında 40 çocuk katılarak görüşlerini paylaştılar.
Yetişkinlerden ve çocuklardan oluşan yaklaşık 100 kişinin katıldığı çalıştayda, temel olarak şu sonuca ulaşıldı; Eğitimciler ve anne-babalar, çocukların her izlediklerinden kısa veya uzun dönemde olumsuz etkilenebileceklerini düşünseler de, çocuk katılımcıların her birinin medyada olup biten hemen her şeyde farkındalıkları bulunduğu, hatta kendilerinden küçükleri de koruyabilecek donanım ve duyarlığa sahip, ileri düzeyde birer medya okur yazarı oldukları ve bilinçli seçimler yapabildikleri görüldü.
Çalıştayda, çocuklardan ve yetişkinlerden alınan görüşler kapsamında şu tespitler yapıldı:
ÇOCUKLARIN İÇERİK İZLEME ALIŞKANLIKLARI:
- Macera, aksiyon, animasyon, komedi, gerilim ve korku filmlerinden hoşlanıyorlar. İçinde hayvan karakterlerinin yer aldığı filmleri seviyorlar.
- Ekran karşısında yalnızlar. Arkadaşlarıyla ya da anne babalarıyla içerik izlemeyi tercih etmiyorlar. Yetişkin içerikleri ile çocuk içerikleri farklı odalarda izleniyor.
- Kendi başlarınayken farklı, yanlarında ebeveynleri olduğunda farklı şeyler izliyorlar.
- Olumlu içerikleri arkadaşları ya da aileleriyle paylaşırken, olumsuz içerikle karşılaştıklarında sessizleşiyorlar.
- Bir film karakteri olsalar, gerçek yaşamda rol model aldıkları karakterlere bürünmek istiyorlar.
- Şiddet ve zorbalığı ekranda görmek istemiyorlar.
- Cinsellik ve alkolle ilgili sahnelere aşırı hassas yaklaşarak bu tür içeriklerin çocuk içeriklerinde olmaması gerektiğini düşünüyorlar.
-İçerik 18+ olduğunda, şiddet ve korku içerdiğinde, ağır küfür ve argo kelimeler duyduklarında, ayıp ya da aşağılama içeren durumlarla karşılaştıklarında ya da değerlere karşı bir sahne izlediklerinde yayını kapatmak istiyorlar.
- Korku içeriklerini eğlenceli buluyorlar.
- Sanıldığının aksine YouTuber olmak istemiyorlar. Linçlenme ve kendileriyle dalga geçilmesi ihtimali kötü hissettiriyor. Ayrıca düzenli olarak video çekilmesi zorunluluğunu ağır buluyor ve yaşamlarına dair pek çok şeyi paylaşmanın hayatlarını olumsuz etkileyebileceğini düşünüyorlar.
ÇOCUKLARIN YETİŞKİN DÜNYASINDAN BEKLENTİLERİ:
Ebeveynlerden beklentiler:
- Çocuklar ağladıklarında eline direkt telefon verildiği için dijital bağımlılığın oluşmasında ebeveynlerinin payının büyük olduğunu düşünüyorlar.
- 5 yaş ve altındaki çocuklara YouTube izletmemesi gerektiğine inanıyorlar. YouTube Kids gibi güvenli kanalların izletebileceğini, ancak yine de çocukların ne izlediklerinin takip etmesi gerektiğini belirtiyorlar.
- Çocukların, yaşlarına uygun içerikleri izleyebilmeleri için ailelerin rehberlik etmesi gerektiğini vurguluyorlar.
- Kontrolün kesinlikle gerektiğini, ancak bunun çocukları sıkmadan yapılmasının önemli olduğunu, aksi takdirde çocukların kendilerini saklayabileceklerini söylüyorlar. Öte yandan çocukların dünyayı keşfetmeye ihtiyaçlarının olduğunun da altını çiziyorlar.
Yayıncılardan beklentileri:
- Özellikle YouTube içerikleri oluşturulurken, çocukların da düşünülerek paylaşım yapılması gerektiğini belirtiyorlar.
- Çocuklara olumlu örnek olacak davranışlar sergilenip sergilenmediğinin kontrol edilmesinin önemli olduğunu düşünüyorlar.
- Videolara yaş sınırı koyulması, bunun videoların başında belirtilmesi ve buna uyulması gerektiğine inanıyorlar.
- Kötü ve küfürlü sözler içeren videoların paylaşılmaması, paylaşılanlar da kaldırılması gerektiğini belirtiyorlar.
- Yayınların uzmanlar tarafından kontrol edilmesinin önemli olduğuna inanıyorlar.
YETİŞKİN OTURUMLARINDA UZLAŞILAN KONULAR:
- “Çocuk Dostu İçerik”; çocuklara kendilerini iyi ve güvende hissettiren, onların meraklı ve sorgulayan organik filozof kimliklerine uygun, çocukların duygularını, düşüncelerini ve davranışlarını harekete geçiren, empati duygularına hitap eden, dinleyip gördüklerini kendilerince yorumlamalarına olanak sağlayan, çocuk gelişimi ilkelerine uygun ve çocukların haklarını kapsayıcı içerikler olarak tanımlandı.
- İçeriklerinin çocuklara “dost” olmayan yönlerinin, hassas ve riskli unsurlarının da görece değil, bilimsel olarak tanımlanması ve değerlendirilmesi gerekiyor.
- Çocuk dostu içeriğin değişen ve dönüşen dünyada sürekli değiştiği ve her bir çocuğun ihtiyacının farklı olduğu göz önünde bulundurulmalı.
- Çocuk dostu içerik üretilirken çocukların nitelikli, kaliteli içerikler bekleyen akıllı insanlar olduğu düşünülerek hareket edilmeli. İçerik üreticileri, yararlı ve yaşa uygun içerikleri artırmalılar.
- Ülkemizde genellikle çocuklara “Yarım saat kitap okursan, tabletini veririm” denilerek kitap zorunluluk ve bir ceza; oyun ise ödül gibi sunuluyor. Bu durum çocuğun oyuna daha cazip bakmasına neden oluyor.
- Çocuklara yönelik içeriklerin seçiminde çocuğun ilgi alanları göz önünde bulundurulmalı ve onların seçimlerine de değer verilmeli.
- 0-6 yaş aralığındaki çocuklar için ebeveynlerinin rehberliği önem taşıyor. 6 yaş ve üzerindeki çocukların ise sağlıklı medya seçimleri yapabilmeleri için bilinçlendirilmeleri ve güçlendirilmeleri gerekiyor.
- Aileler çocuklarının ekran kullanımlarını takip etmeli, bu konuda çocuklarına doğru örnek olmalı, çocuğun yaşına uygun içerikleri araştırarak onlara bu konuda rehberlik etmeli ve birlikte yapabilecekleri etkinliklerle kaliteli vakit geçirerek onların becerilerini desteklemeliler.
- Okullarda öğretimin yanı sıra eğlenme, sosyalleşme ve çeşitli değerleri kazandırma gibi faaliyetler artırılmalı ve çocuklar dijital dünyada nasıl hareket edebilecekleri konusunda bilinçlendirilmeliler.
- Devlet, çocukların gelişimini olumsuz etkileyebilecek içeriklerin üretilmesini önlemeli ve öğretmenler ile ebeveynlerin eğitilmesini sağlamalı. Kültür istilası, cinsel algının değiştirilmesi gibi pek çok konuda denetim rolünü üstlenmeli. Çocuklara yönelik üretilen dijital içeriklerin yaşa uygun tasarlanması konusunda bir düzenleme yapılmalı ve “Yaşa Uygun Tasarım Kanunu” yürürlüğe koyulmalı. Dijital dünyanın sağlıklı, verimli bir şekilde kullanılması ve riskli unsurlara karşı çocukların korunması için kamu spotları oluşturulmalı.
- Bu alanda sorumluluğu olan kişi ve kurumlar ortak projeler geliştirmeli. Bir sektörel izleme komisyonu kurularak bu komisyon altında devlet kurumları, içerik üreticileri, yayıncılar, STK’lar ve eğitim dünyası bir araya gelerek bu alanda ortak adımlar atılmalılar.