Deniz Gezmiş'in yaşamını anlatan 'Hoşçakal Yarın' adlı film Bayburt'ta bir hafta sürmesi gereken çekimlerin, üçüncü gününde ülkücü grupların engellemeleriyle karşılaştığı iddia edildi
DENİZ Gezmiş ve arkadaşlarının yaşamını ve mücadelesini konu alan Hoşçakal Yarın adlı filmin çekimlerinin Bayburt'ta ülkücü gruplar tarafından engellendiği iddia edildi.
Çekimleri halen devam eden filmin yönetmeni Reis Çelik, geçtiğimiz hafta Bayburt'ta yapılan çekimlerin ülkücü gruplar tarafından engellendiğini iddia ederek, şunları söyledi: "Bir hafta sürmesi gereken çekimlerin üçüncü gününde ülkücü gurupların engellemeleri nedeniyle dönmek zorunda kaldık. Vali, emniyet müdürü ve jandarma komutanı ile toplantı yaptık. Yetkiller bizim can güvenliğimizi sağlayamayacaklarını söylediler. Olayı protesto etmek için başbakan ve içişleri bakanına faks çektik. Karlı dağlardaki çekimleri ise Bursa Uludağ'da yaptık."
Yönetmenliğini Reis Çelik'in üstlendiği ve başlıca rolleri Berhan Şimşek, Tuncer Necmioğlu ve Tuncel Kurtiz'in üstlendiği filmde genç bir oyuncu olan Bengi Heval Öz de rol alıyor. Genç oyuncu, 1978 yılında Ankara'da evinin önünde öldürülen Cumhuriyet Savcısı Doğan Öz'ün kızı.
Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi Tiyatro Bölümü mezunu olan 25 yaşındaki Bengi Heval Öz, bu filmde Naciye Sakarya'yı canlandırıyor. Reis Çelik, Naciye Sakarya'nın Gezmiş'in mücadele arkadaşı olduğunu belirterek şunları söylüyor: "Araştırmalarımıza göre Naciye, Deniz Gezmiş'le birlikte ODTÜ'de okumuşlar. İkisi arasında adı konulmamış duygusal bir bağ var. Naciye aynı zamanda paraşüt kursuna da gidiyor ve zaman zaman Deniz'i de bu kursa götürüyor. Gezmiş ve arkadaşlarının 6 Mayıs 1972'de idam edilmesinden bir ay sonra Naciye Sakarya uçaktan paraşütle atlıyor fakat paraşütü açılmadığı için yaşamını yitiriyor. Söylenenlere göre Naciye paraşütünü bilerek açmıyor."
Filmde böyle önemli bir karakteri canlandıracağı için çok heyecanlı olduğunu söyleyen Bengi Heval Öz, "Bu rol benim için çok önemli. Türkiye tarihinin önemli bir dönemini gözler önüne sermeye çalışıyoruz. Benim ve babamın geçmişinden dolayı bu rolü daha da fazla önemsiyorum" dedi. Babasını kaybettiğinde henüz beş yaşında olan Bengi, "Babamın katili olarak yargılanan İbrahim Çiftçi bu davadan beraat etti. Tüm bu olaylar beni çok etkiledi. Yaşadıklarımdan dolayı bu filmde yüreğimle oynuyorum" şeklinde konuştu.
68'lerin gençlik lideri Deniz Gezmiş, yaşamını siyasi mücadeleye adamıştı. Ne var ki Gezmiş'in yaşamında aşk'ın da büyük önemi vardı. Deniz'in bilinen tek sevgilisi, Hukuk Fakültesi'nden arkadaşı Avniye Anadol oldu.
Deniz Gezmiş ve arkadaşları hakkında yazılmış kitaplarda da geçen bu isim Negatif Dergisi'nin şubat sayısında da yer aldı. Eğer yaşasaydı, 27 Şubat'ta 51 yaşına girecek olan Deniz Gezmiş'in yakın arkadaşlarına, sevgilisine, babasına, dostlarına, avukatına "Yaşasaydı" sorusu yöneltildi. Avukat Mustafa Gürkan, "Deniz yaşasaydı Avniye'yle evlenir, isyana devam ederdi" diyerek çok az kişinin bildiği bir gerçeği dile getirdi. Gürkan şunları anlattı:
"Deniz'le çok iyi iki arkadaştık. İçki sohbetlerinde aşklarımızı konuşacak kadar yakındık. Yaşasaydı devrimcilik yapmaya devam ederdi. Evlenirdi de... Deniz'in o tarafını kimseler bilmez. Avniye Anadol'u çok severdi.
O da hukukçuydu. Deniz bir gün ölüm tehlikesiyle burun buruna olduğunu hissetti. Sevgilisini istedi, "Onu göreyim" dedi. Normal yaşama standartları içine girse Avniye'yle evlenirdi. Avniye onun hiç unutamadığı sevgilisiydi.
Deniz'in en çok sevdiği şarkı da `Ben Seni Unutmak İçin Sevmedim'di. Bu ilişki Deniz'in ölümünden çok daha önce bitti. Ama Deniz yaşasaydı onu yeniden kazanmaya çalışırdı."
Avniye Anadol ise, "Deniz yaşasaydı şu anda hala 25 yaşında olurdu" dedikten sonra sözlerini şöyle noktaladı:
"Deniz için söylenecek en güzel söz, henüz söylenmemiş olandır."