14.11.2017 - 18:09 | Son Güncellenme:
Onur Binay/milliyet.com.tr
Güney Kore denince aklınıza gelen ilk şey teknoloji. Fiyatların ne kadar olduğundan ziyade ilerleyen dönemde bizlerin nelerin beklediği de önemli. Dünyanın önde gelen teknoloji şirketlerinden LG ise birkaç günlüğüne Türkiye’den basın mensuplarını başkent Seul ve Jeju’da ağırladı.
LG Türkiye ekibiyle Güney Kore’de yaşadıklarımızı ve deneyimlerimizi aşağıdaki videodan izleyebilirsiniz.
Beyaz eşya alanında yeni ürün ve teknolojilerini basın mensuplarıyla paylaşan şirket gelecekte kullanıcılarına neler sunacak, hedefleri neler, kullanıcıların başka hangi sorunlarına çözüm üretecek gibi pek çok sorunun cevabını bizlerle paylaştı.
Nereden geliyor bu LG ismi?
LG’nin pek çok alanda ürünü bulunuyor. Mobilden beyaz eşyaya hatta güneş paneline kadar öyle düşünün. Bunlara ek olarak LG elektrikli otomobiller için de üretim yapacak Avrupa'daki en büyük batarya fabrikasını açmaya hazırlanıyor. Tesiste yılda 100.000 elektrikli otomobile yetecek batarya üretilecek. Peki Güney Koreli şirketin adı nereden geliyor?
En başta şunu belirteyim LG piyasaya şu an kullandığı isimle giriş yapmadı.Şirket, 1995'e kadar "Lucky - Goldstar"'ın bir kısaltması olarak LG ismini kullandı.Goldstar ise, Kore Savaşı'ndan sonra elektronik piyasasına gereken önemi vermek amacıyla kuruldu. Goldstar'a kardeş şirket olarak Lak-Hui (Lucky) kuruldu. İki şirketin birleşmesiyle de Lucky Goldstar şirketi doğdu.Baş harflerini alırsak bugün de bildiğimiz LG markasına ulaşıyoruz. Ancak şirket sloganı “Life is Good”. Amaçları ise “dünyanın en büyük üretici” (akıllı telefon, beyaz eşya, robot, IoT gibi alanlarda) şirketi olmak.
Yıllar geçti, dünyanın ilk esnek telefonunu üretti, en büyük TV üreticilerinden biri oldu, 18:9 en boy oranını akıllı telefonlara getirdi, robotlarını havalimanlarında insanların hizmetine sundu. Beyaz eşya alanında yenilik yapmadı mı? Şimdi onlardan bahsedeceğim.
Mobil cihazlardan sonra belki de en çok kullanılan elektronik cihaz çamaşır makineleri. LG, TwinWash adlı çamaşır makinesiyle iki farklı çamaşırı eş zamanlı yıkayarak kullanıcılara büyük kolaylık sunuyor. Farklı programlar, büyük kazan, kısa sürede derinlemesine temizlik gibi avantajları da var ki onlara birazdan değineceğim.
TwinWash’ta ana makinenin altında bir de mini bir kazan var. Bu sayede tek seferde iki farklı çamaşırı aynı anda yıkayabiliyorsunuz. Örneğin spordan çıktığınız ancak eve geldiğinizde sadece orada giydiğiniz terli kıyafetleri yıkamak istiyorsunuz. Bunları mini kazana atmanız yeterli. Size hem enerji hem de sudan tasarruf ettiriyor. Zaten LG’nin amacı da bunu sağlamak.
TwinWash, TrueSteam ve TurboWash gibi teknolojilerle güçlü yıkama performansı sağlıyor. TrueSteam teknolojisi kırışıklıkları ve kokuları 20 dakikada ortadan kaldırırken, TurboWash deterjanı ikili püskürtme ünitesiyle kıyafetlere eşit şekilde püskürterek hem yıkama zamanını en aza indirgiyor hem de derinlemesine temizlik sunuyor. Tek taşla iki kuş.
Benim en sevdiğim özelliklerinden biri de SmartThinQ. Bu özellik çamaşır makinesine akıllı teknoloji yeteneği kazandırıyor. Nasıl mı? Telefonunuza indireceğiniz SmartThinQ uygulamasıyla (iOS veya Android fark etmiyor) yıkamayı dilediğiniz zaman ve yerden durdurup çalıştırabilir, izleyebilir veya farklı yıkama programlarını telefonunuza indirebilirsiniz. Makinenizde toplamda 10 program varsa bunu 18’e çıkartabilirsiniz.
Twinwash’un Türkiye’de 17 kg yıkama ve 10 kg kurutma kapasitesine sahip modeli satışta. Fiyatına gelirsek 7999 TL. Altta yer alan mini makinenin yıkama kapasitesi 3.5 kg olarak belirlenmiş. Bu size hem büyük hem de pahalı geldiyse 2018’in başında piyasaya sürülecek 12 kg yıkama ve 10 kg kurutma kapasitesili model de var. Bunda mini makinenin kapasitesi 2 kg’a düşmüş. Küçük boyutlu çamaşırlar için ideal.
SmartThinQ platformunu geliştiricilere açıyor
LG aynı zamanda SmartThinQ platformunu geliştiricilere açıyor.Geliştiriciler, LG’ye bir ortaklık başvurusunda bulunmak için siteyi ziyaret edebilir. Bunu hak eden geliştiriciler, beyaz eşyadan akıllı hoparlöre ve akıllı sensörlere kadar geniş bir ekosisteme erişim sağlayabilecek. Ayrıca yapay zeka tabanlı Smart Hub kontrol merkezine de erişim sunulacak.
Geliştiriciler başvurularını site üzerinden yapacak ve uygun görülürse SmartThinQ programlama arayüzlerine erişim sağlayacaklar. Ekosistem için geliştirilen hizmet ve ürünler “Works with SmartThinQ” ibaresini kullanacak.
LG’nin InstaView Door-in-Door buzdolabıyla soğuk havanın dışarı çıkmasını engelliyor. Buzdolabı üzerinde yer alan panele iki kez tıkladığınızda içerisini görebiliyorsunuz. Bu sayede de dolabın kapağını açmadan içerideki ürünleri görebilir, soğuk havanın dışarı kaçması da engelleneceğinden ürünleriniz daha taze kalacak. Cam panel sayesinden dolaptaki çikolatanın yerini ya da yenip yenmediğini de daha kolay görebileceksiniz.
LG’nin Inverter Linear Kompresörü, daha hassas soğutma kontrolüyle enerji verimliliğini arttırıp, daha az iç sürtünmeyle gürültüyü azaltıyor. Inverter Linear Kompresör, geleneksel kompresörlere kıyasla yüzde 32 daha fazla enerji tasarrufu sağlıyor. LG, Inverter Linear Kompresörü için 10 yıllık garanti veriyor.
InstaView Door-in-Door buzdolabının da kendine has teknolojik özellikleri var. Örneğin Hygiene Fresh, buzdolabının içindeki kötü koku ve bakterileri çok katmanlı filtreler ve özel bir fanla yok ediyor. Bu filtrelerin değiştirilmesine gerek yok. 2018’in ikinci çeyreğinde (mayıs ayında) InstaView Door-in-Door buzdolabının yeni modeli geliyor. Ancak fiyatı henüz belli değil.
Yapılan araştırmalara göre ise Türkiye’de en çok 60-70 cm buzdolabı tercih ediliyor. Oldukça esnek bir pazar olduğunu söyleyebiliriz. Çamaşır makinesinde de aynı durum söz konusu. Avrupa’da en çok 6-7 kg çamaşır makinesi tercih edilirken, Türkiye’de bu rakam 6-9 kg arası değişiyor. Akıllı elektrik süpürgesi işine de giren LG, Kore’de bu alanda Dyson’dan sonra ikinci sırada geliyor.
Çoğunuz yukarıda yazdığım şeyi yapıyorsunuzdur. Bulaşıkları makineye atmadan önce durulama işlemini yani. Tencere veya tavaya yapışmış yemek artıklarınıbulaşık makinesine koymadan önce arındırmak size ölüm gelebilir.İşte LG, QuadWash Steam bulaşık makinesiyle bu derdi ortadan kaldırıyor. Nasıl mı? TrueSteam adlı teknoloji yüksek sıcaklıktaki (80 derece) buhar ile camdan tencere tavaya kadar her şeyi temizliyor. Hatta yıkama sonunda çoğunluka görünen su lekelerini de buhar püskürterek yüzde 40 azaltıyor.
Bulaşık makinesini diğerlerinden ayıran temel özelliklerden biri içinde saklı. Cihazımız iki yerine dört sprey koluna sahip. Bunlar ne işe yarayacak derseniz, kollar makine içindeki ürünlerinizi hemen hemen her açıdan temizleyecek şekilde dönüyor. 59 dakikada da bulaşıklarınız tertemiz oluyor. İç kısmın tamamen çelik olmasının yanında rafların yükseklik seviyesi isteğe göre yukarı aşağı taşınabiliyor.
SmartThinQ özelliğini burada da görüyoruz. Uygulamayla var olanlara ek daha fazla yıkama programı ekleyebilir, makinenin neresinde arıza var görebilirsiniz.
QuadWash Steam bulaşık makinesi, seneye mayıs ayında tüketicilerle buluşacak.
LG, 2017’de çıkardığı tüm cihazlarına Wi-Fi özelliği ekledi. Böylece cihazlar birbiriyle kolayca etkileşime geçebiliyor. LG'nin kendi webOS akıllı platformunun desteklediği akıllı InstaView Door-in-Door buzdolabı, Amazon Alexa sesli hizmetinin sağladığı tüm özelliklerle yüzde 100 uyumluluk gösteriyor. Alexa sahip olduğu 15 binden fazla beceriyle binlerce akıllı ev cihazını kontrol edebiliyor, müzik çalabiliyor, araba hizmetleri ayarlayabiliyor, ajandayı düzenleyebiliyor.
LG Electronics Ev Aletleri ve İklimlendirme Çözümleri Bölümü MEA/Asya Satış ve PazarlamaBaşkan Yardımcısı Scott Jung konuyla ilgili olarak, “2017’den itibaren tüm ürünlerimize Wi-Fi eklemeye başladık. IoT dönemi için büyük hazırlık yapıyoruz. Kişisel bilgilerin başkalarının eline geçmemesine ise dikkat ediyoruz. Bizim topladığımız veriler kişilerin gizli bilgileri değil aksine tecrübelerini toplayıp güvenli bulut ağımızda saklıyoruz. Amacımız bu alanda fayda sunmak, tüketicileri memnun etmek ve enerji tasarrufu sağlamak.” dedi.
Kullanıcılar, iPhone veya Android cihazlarından Google Asistan kullanarak çamaşırın ne zaman biteceğini kontrol edebiliyor ya da buzdolabına biraz daha fazla buz üretmesini söyleyebiliyor. Eskiden bunlar size hayal gelebilirdi. Ancak LG gibi firmalar teknolojiyi kullanarak bunu başardı. Üstelik Google Home'daki Asistan, sesleri de ayırt edebildiğinden tüm aile bu özellikten yararlanabiliyor.
Şirketin bir de Hub robotu var. Wall-E’nin sevgilisine (Eva) benzeyen bu robot, LG’nin diğer cihazlarına ses tanıma teknolojisi kullanarakbağlanıp verdiğiniz komutları yerine getirebiliyor. Sesli komutla, fırının ısı derecesini ayarlayabilir, çimleri çim biçme makinesine biçtirebilir, başka bir odadaki klimayı açtırabilirsiniz. HUB robot, 2018’in ikinci çeyreğinde Kore, 4 çeyreğinde ise Avrupa için pazara sunulacak.
Hazır robotlardan söz açılmışken LG’nin üç farklı robotunun daha olduğunu belirtelim. Bunlar hava alanlarında kullanılmak üzere tasarlanan rehber ve temizlik robotları. LG'nin kendi ses tanıma platformunu kullanan rehber robotu, Icheon Uluslararası Hava Alanı'nda en çok konuşulan dört dil olan Korece, İngilizce, Çince ve Japonca'yı anlayabiliyor. Diyelim Güney Kore’deki bu havaalanına geldiniz ama konuşulan dili bilmiyorsunuz. Rehber robot size anında yardımcı oluyor. Robot, biniş kartınızı hızlıca tarayarak size uçuş bilgilerinizin yanı sıra gideceğiniz noktadaki zaman ve hava durumu hakkında bilgi veriyor. Havalimanında 5 temizlik ve 5 rehber robot tam gün görev yapıyor.
Havaalanı temizlik robotu, LG HOM-BOT’un güçlü temizlik performansını, otonom yol bulma becerisini ve nesneleri algılama yeteneğini kullanıyor. Yaklaşık 120 kilo olan robot temizliğe en çok ihtiyaç duyulan alanları belirleyerek bunları veri tabanında saklıyor ve bu alanlara gidebilecek en etkili rotaları belirliyor. Daha sonra da görevini başarıyla yerine getiriyor.
“Türkiye piyasası bizim için çok önemli. Ülkenizi 10 yıldır sürekli büyüyen bir pazar olarak değerlendiriyoruz. Türkiye’de sadece buzdolapı sektöründe bir yılda 2 milyon 100 bin buzdolabı satıldı ve 1.3 milyar dolar gelir elde ettik. Tüketicilerin alım gücü ise orta fiyat segmentin üzerinde (ortalama 620 dolar) yer alıyor.” diyen Jung Türkiye’ye yatırım yapma konusunda şunları söyledi: “Türkiye’ye tesis kurmak için yatırım yaptık hatta klimalarımız orada üretiliyor ama Beko, Arçelik gibi yerel firmalar o pazarda daha güçlü. Bunun dışında lojistikte de yerel markaları satan büyük marketler yüzünden biz biraz daha zayıf kaldık. İlerleyen dönemde daha fazla yatırım yapmayı düşünüyoruz. Bütün dünyada bulunan üretim tesislerine bu yıl 600 milyon dolar yatırım yaparak akıllı hale getireceğiz. Üretim çoğunlukla robotlarla sağlanacak.”