04.03.2021 - 17:18 | Son Güncellenme:
Anadolu Türk mimarisi çerçevesinde önem arz etmekte olan Amasya Saat Kulesi, döneminde zamanı göstermesinin yanı sıra yangın ve gözetleme kulesi olarak da kullanılmıştır. Bir minare görünümünde olan Amasya Saat Kulesi, Hükümet Konağı'nın hemen yanında bulunmaktadır. Bugünkü hali orijinal olmayıp aslına bağlı kalınarak tekrar yapılmıştır.
Bir doğa harikası olan Borabay Gölü, Amasya'nın Taşova ilçesinde bulunmaktadır. Sedir, kestane, kayın ve sarıçam ağaçları ile çevreli olan Borabay Gölü, kamp ve piknik alanları ile farklı seçenekler sunmaktadır.
Amasya il merkezinde Harşena Dağı üzerinde konumlanmış olan Amasya Kalesi, Roma ve Bizans döneminde çok fazla tahribata uğradığı için restore edilmiştir. Ziyaretçilere açık olan Amasya Kalesi, 3 bölümden oluşmaktadır. Heybetli bir görüntüye sahip olmasından dolayı gelen ziyaretçileri adeta büyülemektedir. 18. yüzyıla kadar askeri üs olarak kullanılsa da daha sonra askeri önemini kaybetmiştir.
Helenistik dönemden günümüze kadar gelmeyi başarmış olan Kral Kaya Mezarları, kente hakim bir noktada bulunmaktadır. Kalker kayalar oyularak yapılmış olan Kral Kaya Mezarları, bazı dönemlerde cezalandırma ve hapishane olarak kullanılmıştır. Mezarların içerisinde bulunan Pontus devrinden kalma gömüler, 1075'te Amasya'yı fetheden Melik Ahmed Danişmend Gazi tarafından kaldırılmıştır.
İki katlı ahşap bina üzerine tasarlanmış olan Şehzadeler Müzesi, Amasya'da valilik yapan ama sultan olma şansı yakalayamayan şehzadelerin balmumu heykelleri ile doludur. Sultan olamamış olan şehzadelerin yanı sıra padişahların da balmumu heykelleri bulunmaktadır. Müzenin iç tasarımında etkin sanat unsurlarına yer verilmiş olup şehzadelerin giymiş olduğu kıyafetler sergilenmiştir.
Amasya'nın en güzel ve ünlü mağaralarından birisi olan Aynalı Mağara, yerden dört basamak ile çıkılan düz bir kayaya oyulmuştur. Dış cepheden bakanlar, usta bir taş işçiliği görmektedir. Aynalı Mağara denilmesinin nedeni, güneş vurduğu zaman mağaranın cephesinin parlaması ve bu parlamanın aynaya benzetilmesidir.
Döneminde hem medrese hem de camii olarak kullanılan Gökmedrese Camii, kapalı bir külliye şeklindedir. Dikdörtgen bir plana sahip olmasının yanı sıra kalın duvarları kesme taştan örülmüştür. Selçuklu sanatına ait yapılar görmek isteyenler, Gökmedrese Camii'yi mutlaka ziyaret etmelidir. Gökmedrese adını almasının nedeni, yanında bulunan kümbetin mavi renkteki çiniler ile süslenmesidir.
Amasya'nın tarihsel kimliği ile uyumlu bir görünüm sergileyen Yalıboyu Evleri, tek kat ya da iki katlı olarak düzenlemiştir. Yalıboyu Evleri 19. yüzyıldan kalma olduğundan, Osmanlı dönemine ait evler hakkında bilgi vermektedir. Ahşap malzemelerin dayanıksızlığına rağmen Yalıboyu Evleri günümüze kadar gelmeyi başarmıştır. Bitiş ve yan yana olarak düzenlenmiş olan bu tarihi evler, geleneksel Osmanlı evlerinin bütün özelliklerini taşımaktadır.
1925'ten bu yana muhtelif binalarda hizmet vermekte olan Amasya Arkeoloji Müzesi, ilgi çeken yerlerden biridir. Ziyaretçilerin fotoğraf ve video almalarına izin verilmektedir. Hitit, Helenistik, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait birçok taş eser sergilenmektedir. İlhanlılar Dönemi'ne ait mumyalar da müze içerisinde özel bir bölümde bulunmaktadır.
Roma döneminden günümüze kalan tek köprü olan Alçak Köprü, şehir merkezinde bulunmaktadır. Irmağın alçalıp yükselmesi ile birlikte yüksekliğini kaybetmiş olduğundan, halk arasında Alçak Köprü olarak nitelendirilmektedir. Köprünün tamamen kesilmiş taşlardan yapıldığı bilinmektedir. Döneminde kale ve evleri birbirine bağlama görevini görmüştür. Bir zamanlar Romalıların üzerinden geçtiği köprü, mutlaka gidip görülmelidir.