Sevgili okurlarım, 2 hafta önce bu köşede yayınlamaya başladığımız yazımıza bu hafta da kaldığımız yerden devam ediyoruz:
Hazır diğer branşlardan söz açılmışken, Türkiye Milli Paralimpik Komitesi’ne (TMPK) intikal eden birkaç başvurudan da bahsedelim.
Örneğin; Bisiklet. Bisiklet branşı paralimpik oyunlara katılımın en yüksek olduğu 3. branştır ve Uluslararası Bisiklet Federasyonu’nca yönetilir. Muhatabı da dolayısıyla Türkiye Bisiklet Federasyonu’dur. 2012 yılında snowboard gösterisi sırasında kaza geçirerek omurilik felçlisi kalan Enes Günel isimli engelli kardeşimiz, yıllar önce kendi imkanları ile Amerika’dan getirttiği el bisikleti ile bu branşa başladı. Tüm başvurularına rağmen ne Türkiye Bisiklet Federasyonu ne de Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonu (TBESF) bu sporcumuza lisans vermedi.
Ayrıca Bisiklet Federasyonu verdiği sözleri de tutmamış.
Diğer bir başvuru da triatloncularımızdan. Aralarında gazilerimizin de bulunduğu engelli sporcularımız alışmalarını sürdürmekte. Ama sorumlu federasyondan yeterli desteği gördüklerini söylemek zor.
Kendini engelli sporunda ülkede yasa gereği tek otorite sayan Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonumuza sormak isteriz: Görünürde madalya şansı olan bir branşı, hiçbir emek sarf etmeden bünyenize katmayı yasal hak görürken, diğer branşlarda bu hak arayışınıza ne oldu?
Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonu (TBESF) yöneticileri uluslararası kuralları öğrenmek yerine, bilmeden ileri geri konuşmaya devam ediyor.