Bir süre öncesine kadar rejisör Niko Von Glasow’un sporla hiçbir ilgisi yoktu. Hatta Paralimpiklerle de hiç ilgilenmiyordu. Kısa kolları ile dünyaya gelen Niko, geçtiğimiz yıl 17 Ekim’de Almanya’da vizyona giren “Olimpiyatlardan sonraki yolum” isimli bir film çevirdi.
Tüm dünyayı dolaşarak 5 paralimpik sporcunun hazırlıklarını inceledi. Amerika’da Iowa’da, kolsuz okçu Matt Stutzman’ı yakından tanıdı. Berlin’de tek bacaklı yüzücü Christiane Reppe’nin çalışmalarına tanıklık etti.
Ruanda’da, Oturma Voleybolu Milli Takımı ile geçirdiği günlerde, bu sporcuların yaptıkları sporun, ülkelerinde barışa hizmet etmek yolunda önemli bir nokta olduğunu gördü.
Bir kolu dirsekten olmayan ve bir bacağı eksik olan Aida Dahlen ile Norveç’te masa tenisi oynama talihsizliğine uğradı. Dahlen’in attığı topları karşılayamadığını gördü.
Yunanistan’da felçli boccia oyuncusu (kendisi dünyadaki bu konudaki en önemli sporculardan biridir) Greg Polychronidis ile olimpiyat stadında boccia oynadı.
Niko Von Glasow, bu sporcularla üzüntülü ve sevinçli günleri birlikte yaşadı. Ve sonunda gördü ki, spor yalnız bir yarışma değil, aynı zamanda insanları mutlu eden önemli bir faktör. Keşke ülkemizde de bu film gösterilse. Hepimizin öğreneceği çok şeyler var.
Spor tabii ki sadece mutluluk değil. Özellikle engellilerde spor, kendine özgüvenin artması, toplumla kaynaşma yolunda önemli bir destek.
Bir de ülkemizin uluslararası temsilinde çok önemli. Bunun için de devlet desteği çok önemli. Umudumuzu henüz yitirmedik. İnşallah günün birinde Spor Genel Müdürlüğü’nde de engelliler sporuna destek verecek yetkilileri göreceğiz.
2016 Rio Paralimpik Oyunları’na daha fazla sporcu ile katılmak için, 2014 yılında yapılacak Avrupa ve Dünya Şampiyonaları’na katılıp, başarılı sonuçlar almamız çok önemli.