Yavuz Kocaömer

Yavuz Kocaömer

ykoca@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Rio 2016 Paralimpik Oyunları’na 3 yıldan az bir süre kaldı. 2000 yılındaki Sydney Paralimpik Oyunları’na bir sporcu ile katıldıktan sonra, 2012 Londra Paralimpik Oyunları’na 67 sporcu ile katılarak, ülkemizde engelliler sporunun nasıl geliştiğini, spordan sorumlu yetkililerimiz hariç bütün dünyaya gösterdik.
Özellikle Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonu’nun 13 paralimpik branşta sporcuları ile verdiği mücadeleye karşı, Spor Genel Müdürlüğü’nün ayırdığı bütçe kelimenin tam anlamı ile komik. Biz böyle yazınca kızıyorlar. Ama ortada bir gerçek var. Binlerce sporcu ile ülkemizin adını duyurmaya çalışan Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonu’nun daha büyük desteğe ihtiyacı var.
Verilen bütçe ile de bunu yapmak mümkün değil. Oysa zaman geçirmeden planlı bir şekilde ve kontrollü bir bütçe ile verilecek destekle, 2016 Rio Paralimpik Oyunları’na, Görme ve Özel Sporcular Federasyonlarımızdan katılacak sporcular ile birlikte 100 sporcuyu aşmamız mümkün. Yeter ki engellilerin de spor yaptığına inanan, onların da engelsiz insanlardan birçok konuda farklı olmadığını bilen yöneticiler harekete geçsin.
Aslında, genelde Türkiye’de engelliler sporunun bir reforma ihtiyacı var. Bunu yapabilmek için de bugünkü spor yöneticilerinin, engelliler sporunun Türkiye’deki gelişimlerini, gerekli kaynaklara başvurarak öğrenmeleri gerek.
Kimse darılıp, kızmasın. Ülkemizde engelliler sporunda, sporcuların, federasyonların önlerinin açılması, gerekli desteğin verilmesi Sayın Mehmet Ali Şahin’in Spor Bakanlığı döneminde başlamış, onun Spor Bakanlığından ayrılması ile birlikte de yavaşlamıştır. Geçtiğimiz haftalarda Tekirdağ’da bir özel eğitim kurumunun açılışında konuşan milletvekili Tevfik Ziyaeddin Akbulut; “2005’te Engelliler Yasası’nı çıkararak, engellilerimizi insan yerine koyduk, adam yerine koyduk” demişti. Ah bir de engellilerimizin sporcu olabileceklerini anlayabilsek...