Beytullah Eroğlu, 23 Eylül 1995 tarihinde Kahramanmaraş’da dünyaya geliyor ve doğum sırasında kollarının olmadığı anlaşılıyor. Kendi ifadesine göre, protez kol kullanmak istememiş. Ailesi de kollarını hiç aratmamış. “İçine kapanık, kimseyle konuşmayan ve evden dışarı çıkmayan biriydim. Babamın zoruyla okula başladım ve ilk okulun ilk günlerinde çok zorlandım. Ayaklarım ile yazı yazmaya başladım. Öğretmenlerim çok yardımcı oldu”diyor.
Mahallesindeki engellileri tespit çalışması sırasında, yerel bir gazetede çıkan röportajı üzerine, Türkiye’deki Bedensel Engelliler Yüzme Sporu’nun babası, Kahramanmaraş’lı Osman Çullu hemen okula ziyarete gidiyor ve Beytullah’a yüzebileceğini söylüyor. “Önce çok korktum, hem de nasıl olur dedim, iki kolu olmayan biri nasıl yüzer diye düşündüm. Sonra bana özel bir bot hazırlandı, çünkü kollarım olmadığı için suda duramıyordum. Bir süre sonra Osman Hocam botu çıkarttı ve suyla başbaşa kaldım. Ama sonunda başarmıştım. Yüzmeye başladıktan sonra hayatım değişti. Bütün engelli arkadaşlarıma yüzmeyi tavsiye ediyorum. Başarıcaklarına inansınlar. Azmederlerse benim gibi başarırlar.“
Gönüllü antrenörler
Bu sözler, geçtiğimiz hafta Berlin’de yapılan, Avrupa Bedensel Engelliler Yüzme Şampiyonası’nda, Ülkemize 50 metre kelebekte 41.49 derecesi ile altın madalya kazandıran Beytullah’a ait. Yine aynı Şampiyonasın’da Beytullah 200 metre karışıkta’da 3.32,46 derecesi ile ülkemize bir gümüş madalya armağan etti. Beytullah aynı zamanda Türkiye Engelliler Spor Yardım ve Eğitim Vakfı‘nın (TESYEV) burslu öğrencisi.
Bedensel Engelliler Yüzme Sporu’nda Osman Çullu ve Kahramanmaraş ilinin verdiği destekleri kimse inkâr edemez. Ancak, uzun yıllardır içinde bulunduğumuz engelliler sporunda şampiyonların hep gönüllü antrenörlerimiz tarafından ortaya çıkarıldığına da şahit oluyoruz. Daha henüz bu konuda Bedensel Engelliler Spor Federasyonu’nun koordineli bir alt yapı çalışmasını görmediğimizi de belirtelim.