Hikâyesi bol bir maça sahne oldu Kadıköy’deki Fenerbahçe- Yeni Malatyaspor mücadelesi. 40.dakikaya kadar pek bir pozisyonun yaşanmadığı ilk yarıda kötü bir görüntü sergiledi sarı- lacivertliler. İstediğini sahaya yansıtan ise Yeni Malatyaspor’du. Oyunu tutmayı başaran konuk takım, hızlı çıkışlarla rakip kalede tehlikeler yaratabileceğinin sinyallerini de verdi. Nitekim böyle bir pozisyonda Umut Bulut, gole çok yaklaştı ama kaleci Altay’ı geçemedi. Fenerbahçe’nin ikinci yarıya taşıdığı umut ise uzatmalarda Rodrigues’in kaleyi zorladığı şutu oldu.
İkinci yarı daha başka bir hikâyeye sahne oldu. İlk yarının aksine ikinci yarıya daha hareketli başladı Fenerbahçe. Ama kısa bir süre sonra hücum üstünlüğü konuk Yeni Malatyaspor’a geçti. Hızlı çıkışlara Fenerbahçe kalesinde tehlikeler yaratan deplasman takımını, özellikle sağ kanattan Gökhan Töre taşıdı. Ancak o da 65’de hakemin gazabına uğrayarak oyun dışı kaldı.
O andan itibaren başka bir hikâye başladı Kadıköy’de. On kişi kalan ve moral olarak da geriye düşen Yeni Malatyaspor karşısında yüklenmeye başladı Fenerbahçe ve beş dakika sonra 1-0 öne geçmeyi de başardı.
Ancak Fenerbahçe devamlılık gösteremedi ve karşılaşma başka bir hikâyeye doğru yol aldı. On kişi oynayan Yeni Malatyaspor, hemen hemen aynı bölgeden kullandığı iki serbest vuruşla önce beraberliği yakaladı ardından da 2-1 öne geçti.
Lakin konuk takım, bu skor üstünlüğünü koruyacak refleksi gösteremedi. On kişi oynamanın getirdiği olumsuzluk, düşme potasında olmanın da etkisiyle futbolcuların yaşadıkları panik ve heyecan, Fenerbahçe’nin beş dakika içerisinde önce beraberliği yakalamasında ardından da 3-2 öne geçmesinde temel neden oldu. Kısacası maçın bu son bölümü de daha başka bir hikâyeye sahne oldu.
Büyük takımlar için amaçsız kalmak çok zor bir olay. Futbolcuları motive etmek kolay olmaz. Hele böyle bir ortamda. Bunun yanında bir de Fenerbahçe’nin Emre Belözoğlu oyuna girene kadar sahadaki tek futbol aklı olan Gustavo stoperde kullanılınca hiç oyun kuramadı sarı- lacivertliler. 62’de Emre Belözoğlu oyuna dahil olunca işler değişti elbet. Özellikle de oyuncu sayılarında!
Gökhan Töre’nin ilk sarısı bana göre kartlık bir pozisyon değil ama yine de yoruma açık. Lakin ikinci sarı kart tam bir skandal! Gökhan Töre’nin Emre’ye müdahalesi bile yok. Ama en acısı Emre Belözoğlu’nun darbe yemiş gibi alnını tutması. Bir sporcuya böyle hareketler hiç yakışmıyor. Kaldı ki bu isim, önümüzdeki sene Fenerbahçe’de önemli görevler almaya hazırlanıyor. Yazık, gerçekten çok yazık…
Elbette bir yazık da hakem için. Oysa Süper Lig kariyerine ne güzel başlamıştı Ali Şansalan. O kadar ümitlenmiştim ki, onun Cüneyt Çakır’dan sonra Avrupa’daki ikinci gururumuz olabileceğini yazmıştım. Ama maalesef kısa süre içerisinde o da bizleri hayal kırıklığına uğrattı.
Üzülerek belirtmeliyim ki hakem problemi, Türk futbolunun en büyük sorunu haline geldi. O nedenle TFF, yabancı oyuncu sayısıyla uğraşmayı bıraksın, önce bu hakem sorununu çözsün…