Değerli okurlarım, öncelikle 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nızı kutluyor, büyük önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını sevgi, saygı ve rahmetle anıyorum.
Galatasaray, kendi sahasında ağırladığı Kayserispor’u 6-0 gibi farklı bir skorla yenmesine rağmen Osmanlıspor’un Akhisar’ı mağlup etmesi nedeniyle lig beşincisi olamadı ve Avrupa Kupaları’na katılma umudunu Ziraat Türkiye Kupası finaline bıraktı.
Oysa Galatasaray, Kayserispor karşısına büyük bir umutla çıkmıştı. Hatta sakatlığı bulunan Sneijder bile ilk on birde yer almıştı. Gerçekten de maçın başlamasıyla ev sahibi sarı- kırmızılılar kazanma isteklerini sahaya yansıttılar ve ilk yarıyı 3-0 önde kapattılar. Sneijder’in yerini Bilal’a bırakmak zorunda kaldığı ikinci yarıda da üç gol bulan Galatasaray, karşılaşmadan 6-0 galip ayrıldı ama yukarıda da belirttiğim gibi bu farklı galibiyet bile Cim Bom’a lig beşinciliğini getirmeye yetmedi.
Bu arada 6-0’lık sonuca rağmen Muslera’nın altı kurtarışla maçı bitirmesi ve bir topu da Koray’ın çizgiden çıkartması Galatasaray defansındaki sıkıntının resmiydi.
Daha önceki yazılarımda Galatasaray’ın ligi beşinci bitirmesinin zor olduğunu size belirtmiştim. Çünkü ipler Galatasaray’ın elinde değildi. Rakiplerinin de puan kaybetmesi gerekiyordu. Son haftalardaki sonuçlar Galatasaray’ı tek rakip Osmanlıspor ile karşı karşıya bıraktı ama ipleri elinde tutan Osmanlıspor bu hafta kazanıp ipleri bırakmayınca Galatasaray’ın 6-0’lık galibiyeti kupa finali öncesi moral olmaktan öteye geçemedi.
Galatasaray’ın işi, tek umudu olan Ziraat Türkiye Kupası’nda da kolay değil. Sarı- kırmızılılar finalde ligin en iyi kadrosuna sahip ve sezonu mutlaka bir kupayla kapatmak isteyecek Fenerbahçe ile karşılaşacaklar. Zaten kadrosu sınırlı olan, üstelik bir de sakatlıklarla boğuşan Galatasaray’ın finaldeki avantajları, şampiyonluğu kaybeden Fenerbahçe’deki moral bozukluğu ve takım içindeki sorunlar olabilir. Ancak Fenerbahçe’deki bu sıkıntılar Galatasaray için bir avantaja dönüşebilir mi, yoksa sarı- lacivertliler her şeyi bir kenara bırakıp bu finale odaklanmayı başarabilirler mi? Bunları kısa bir süre sonra göreceğiz.
Gelgelelim, 16 sene önce yine bir Mayıs ayında UEFA Kupasını, ardından Avrupa Süper Kupası’nı kazanan, arada geçen zamanda yine şampiyonluklar yaşayıp en son geçen sezonu üç kupayla kapatan Galatasaray’ın ligin son maçına beşinci olmak için çıkması Galatasaraylı taraftarların gönüllerinde büyük bir burukluk yaratmıştır. Bu burukluğu yaşamakta da son derece haklılardır. Galatasaray’ın bu duruma gelmesindeki en büyük pay, planlamayı beceremeyen yönetimlerdedir. Dursun Özbek yönetimi de yaptığı hatalarla işin tuzu biberi olmuştur.
Galatasaray’ın tek kurtuluşu, daha önce de belirttiğim gibi eski başkanların aralarındaki kırgınlıkları bir kenara bırakıp bir araya gelmeleri ve çıkacak ortak listeye herkesin destek vermesidir. Aksi takdirde kaybeden yine Galatasaray olacaktır.