Açık konuşmak gerekirse maç öncesinde kadro üstünlüğünden dolayı favori Fenerbahçe’ydi. Fakat ligin en iyi kadrosunu doğru kullanamadığı için şampiyonluğu kaybeden Pereira, aynı hatayı kupa finalinde de yaptı ve kupayı da kaybetti.
Maçın ilk yarısında üstün olan taraf Galatasaray’dı. Nitekim sarı- kırmızılılar devreyi Podolski’nin attığı golle 1-0 önde kapattılar.
Sneijder’in sakatlıktan dolayı ikinci yarıya çıkamaması maçı Fenerbahçe lehine çevirdi. Üstelik Riekerink, Sneijder’in yerine Bilal’i değil Chedjou’yu alarak hata da yapmıştı. Sarı- lacivertliler de ikinci yarı oyunu Galatasaray yarı sahasına yıkmayı başardılar. Fakat Pereira, yaptığı yanlış değişikliklerle takımını frenleyen isim oldu.
Pereira, maça Şener ile başlayarak kısmi bir hata yaptı. Fakat asıl hataları ikinci yarı yaptı. İlk yarının sonunda Van Persie’yi oyundan çıkarması ciddi bir hataydı. Fernandao’yu oyuna almasına bir şey diyemem. Ama Van Persie de sahada kalmalıydı. Çünkü sorun Van Persie’den değil, onu topla buluşturamayan orta sahadan kaynaklanıyordu. Pereira’nın yapması gereken Souza yerine Ozan Tufan’ı sahaya sürmekti. Fakat o, Türk Milli Takımı’nda ilk on birde oynayan futbolcusunu maç boyunca kulübede yanından ayırmadı!
Aylardır oynamayan Markovic’den medet ummak da ayrı bir hataydı. Maç eksiği olduğu çok net görülen bu futbolcu oyuna girdikten sonra Fenerbahçe atakları da eski hızını kaybetti.
Son değişiklik hakkını sağ bekte Gökhan Gönül ile kullanmak ise bir nevi hatanın itirafı ama artık çok da anlamsız kalan bir değişiklikti.
Kısaca eğer kupayı Fenerbahçe alsa ve Pereira bu nedenle takımda kalsaydı Fenerbahçe’nin geleceği için çok kötü olacaktı. Pereira’nın ligin ardından kupayı da elinin tersiyle itmesi belki sarı- lacivertli yönetimi doğru bir teknik adama yönlendirir.
Galatasaray, ilk yarıdaki oyunuyla kupayı hak etti. Yukarıda da belirttiğim gibi Sneijder’in çıkmasıyla ikinci yarıda oyun üstünlüğünü Fenerbahçe’ye kaptırsalar da şansları, Pereira’nın bu avantajı kullanamaması oldu. Ayrıca sarı- kırmızılı futbolcular rakiplerine göre daha kenetlenmiş bir görüntü sergilediler.
Esasen Riekerink de hatalar yaptı. Örneğin Sneijder’in yerine stoperden devşirme Chedjou değil, Bilal oyuna girmeliydi. Sinan Gümüş’ün yerine de Olcan düşünülebilirdi. Ya da son bölümde Emre Çolak- Bilal değişikliği olabilirdi. Fakat Riekerink, çok büyük bir risk alarak maçın uzatmaya gitme ihtimalini görmezden geldi ve bütün değişikliklerini defansif yönde kullandı.
Sonuç olarak Galatasaray kazandı. Galatasaray böylece çok kötü geçirdiği bir sezonu kupayla bitirdi. Hatta Süper kupayı da kazanırsa bu ölü sezonu iki kupayla bitirme ihtimalleri bile var. Galatasaray’ın ölüsünün bunları yaptığı bir ortamda ülkenin en iyi kadrosuna sahip Fenerbahçe’nin sezonu kupasız bitirmesi ilginç bir tezat oluşturdu. Herhalde Fenerbahçe yönetimi bu durumdan gereken dersleri çıkartacaktır.
Mete Kalkavan, her derbide biraz daha geriye gidiyor. Bu maçta da iki takım adına da kötü bir yönetim gösterdi. Neyse ki, sonuca etki edecek bir hata yapmadı.
Fenerbahçe’nin kupa serenomisine çıkmaması ise doğru bir hareket değildi.
Evet, tebrikler Galatasaray. Ancak bu kupa sarı- kırmızılılarda da gerçeklerin üstünü örtmemeli. Galatasaray’ın da doğru bir teknik adama ihtiyacı var. Eğer, kupadan dolayı gerçekler halının altına süpürülürse Galatasaray’ın önümüzdeki sezonu da bu sezondan farklı olmaz!