Fenerbahçe, Bursaspor karşısına geçen haftaki Kasımpaşa maçına göre biraz daha farklı bir dizilişle çıktı ve daha farklı bir futbol oynadı. Sahaya 4-2-3-1 dizilişiyle çıkan sarı- lacivertliler, Kasımpaşa maçındaki dikine hızlı oyundan farklı olarak daha çok pasa dayanan bir futbol anlayışıyla mücadele ettiler. Bursaspor deplasmanı için bu oyun gayet normal ve doğruydu. Tam aksine Bursaspor deplasmanında, içerideki gibi oynamaya çalışmak hata olurdu. Nitekim sahaya iyi yayılan, topa daha çok sahip olan ve rakibine pozisyon vermeyen Fenerbahçe, bu oyununun karşılığını üç puan olarak aldı.
Gerçekten de gerek ilk yarıda, gerekse de ikinci yarıda topa daha çok sahip olan ve oyunu yönlendiren taraf Fenerbahçe’ydi. Bursaspor daha çok savunma anlayışını ön plana çıkardı. Nitekim yeşil- beyazlılar, Delarge’nin 88.dakikada çektiği şut dışında pozisyon bulamadılar.
İlk yarıdaki doğru oyuna rağmen pozisyon bulmakta sıkıntı çeken Fenerbahçe, ikinci yarıda oyuna tamamen hakim oldu. Sarı- lacivertliler öne geçtikten sonra da çok doğru oynadılar ve rakiplerine, yukarıda da belirttiğim gibi, bir şut dışında pozisyon imkanı tanımadılar.
Çok sıkıntılı günler geçiren Fenerbahçe, Sivasspor maçıyla beraber yükselişe geçti. Sarı- lacivertliler, her hafta üzerine koyarak ilerlediler. Yavaş ama emin adımlarla gerçekleşen bu ilerleme, Fenerbahçe’yi güven veren bir takım haline dönüştürdü.
Elbette bunda, oyuncuların performanslarının artması ve doğru yerlerde oynatılmaları çok etkili oldu. Bunun en güzel örneği şüphesiz Giuliano. Artık Brezilyalı futbolcu, Aykut Kocaman’ın oyun planının en önemli safhalarından birini oluşturuyor. Skora katkı yapmayı sürdüren Giuliano, Fenerbahçe için çok büyük bir şans.
Soldado, Janssen’in sakatlanması üzerine oyuna girdi ama maçı çeviren isimlerden oldu. Soldado da performansı her hafta yükselen oyuncuların arasında yer alıyor. İspanyol futbolcu ayrıca önemli santrafor meziyetlerine sahip. Örneğin topla hızla yaptığı dönüşler rakipleri zor durumda bırakıyor. Nitekim Bursaspor maçında da böyle bir pozisyonda penaltı meydana geldi ve sarı- lacivertliler bu penaltıyla maçı kazandılar.
Kısacası Fenerbahçe artık doğru oynuyor ve güven veriyor. Sarı- lacivertlilerin iç ve dış saha ile rakibe göre oyun anlayışları elbette değişecektir. Ancak Fenerbahçe’nin genel oyun yapısı oluştu ve kazanma alışkanlığı elde edildi.
Bursaspor ise sadece savunma üzerine bir oyun planı yaparak hayal kırıklığı yarattı. Bursaspor gibi bir takımın, kendi sahasında ve böyle bir seyirci karşısında daha farklı oynamasını beklerdim.
Seyirci demişken, taraftarlar gerçekten muhteşemdiler. Ancak ikinci yarının başında Fenerbahçe kalecisi Volkan Demirel’e yabancı maddeler atılması hoş olmadı. Kendi takımını sonuna kadar destekleyen, rakip takımı ise sadece yaratacağı baskı ile bozan taraftar anlayışının daha fazla yayılması gerekiyor.