Galatasaray - Kayserispor maçını izleyenler, ilginç bir karşılaşmaya tanık oldular. İlk yarısı Galatasaraylı futbolcularla Kayserispor kalecisi Lung arasında geçen ve ev sahibi takım adına tarihi bir farka ulaşabilecek maç, 1-1’lik beraberlikle sonuçlandı. Üstelik ikinci yarıda Kayserispor on kişi kalmış ve Galatasaray da öne geçmeyi başarmışken!
Elbette bu durumun nedenlerinin irdelenmesi gerekiyor. Lakin öncelikle kaleci Lung’un hakkını teslim edelim. Oyunda kaldığı ilk yarı boyunca beşi net gol pozisyonu olmak üzere yedi kurtarış yaptı. Taraflı tarafsız herkesin takdirini kazanan Rumen kaleciye acil şifalar diliyor ve bir an önce yeşil sahalara dönmesini diliyorum.
Lung’un sakatlığından dolayı ikinci yarıya çıkamaması, Galatasaray’ın bu devrede farka gidebileceği düşüncesini doğurdu. Ama Galatasaraylı futbolcular, İsmail Çipe karşısında da başarılı olamadılar. Pek çok vuruşun üzerine geldiği genç kaleci, birkaç topu da kendisi kurtardı. Zaten Cim Bom’un golü de pozisyondan değil, penaltıdan geldi.
Şimdi olayı biraz daha açalım. Esasen Galatasaray’ın karşısında çok kötü bir Kayserispor vardı. Nitekim Istanbul’un sarı- kırmızılıları, oldukça eksik oldukları halde oyunu rakip kaleye yıktılar. Üstelik hızlı, tempolu, agresif değil, oldukça rahat bir şekilde oynamalarına rağmen. Lakin yukarıda da belirttiğim gibi ilk yarıda kaleci Lung’un muhteşem performansı, ikinci yarıda kaçan pozisyonlar derken Galatasaray, rakip ceza sahasında 51 kez topla buluşmasına rağmen golü penaltıdan buldu.
İşte burada ister istemez ev sahibi futbolcuların son vuruş becerileri veya beceriksizlikleri gündeme geliyor. Özellikle Emre Akbaba ve Diagne’nin kaçırdığı pozisyonlarda bu durum kendisini net bir biçimde gösterdi. Öyle ki, bu maçta orta sahada başarılı bir futbol oynayan Feghouli bile kendisinden beklenmeyecek şekilde kötü bir vuruşla uygun bir pozisyonu harcadı.
Aynı şekilde pas tercihleri ve oyunu okuma gibi sorunlardan da bahsedebiliriz. Örneğin Oğulcan’ın Linnes’e vermeyip kendisinin vurduğu pozisyon gibi.
İşte bu oyunu okuyamama, son tercihler, son paslar ve son vuruşlarda görülen sıkıntılar doğal olarak kalite konusunu tartışmamıza neden oluyor. Her ne kadar altı önemli eksik olsa da Galatasaray formasıyla sahaya çıkan futbolcuların daha yüksek kalitede olmalarını bekliyor insan.
Gelgelelim her şeye rağmen penaltı golüyle de olsa öne geçmeyi başardı İstanbul’un sarı- kırmızılıları. Üstelik rakip de artık on kişiydi ve dakikalar da daha 63’ü gösteriyordu. Lakin bu sefer de Fatih Terim’in oyuna müdahalesi olumsuz etkiledi Cim Bom’u. Tecrübeli teknik adamın 70’de yaptığı üç oyuncu değişikliği, oldukça rahat oynamasına rağmen rakip kaleyi ablukaya almış olan Galatasaray’ın bütün oyun düzenini bozdu. Nitekim hemen ardından on kişi oynayan konuk Kayserispor’un golü geldi. Düzeni ve kimyası bozulan Galatasaray, bu gole gerekli tepkiyi veremedi. Galatasaraylı futbolcular, son bölümde panik halinde rakip kaleye şuursuzca ataklar yaptılar. Doğal olarak da bunlardan hiçbir sonuç alamadılar.
Sonuç olarak yukarıda sayılan faktörlerin neticesinde Galatasaray, çok önemli ve trajik bir kayıp yaşadı. Sarı- kırmızılı teknik yönetimin bu maçtan gerekli dersleri çıkartması gerekiyor. Tabii futbolcuların da. Bence Galatasaraylı oyuncularının ciddi anlamda bir özeleştiri yapmalarının zamanı geldi de geçiyor bile…