Bugün kıvanç doluyuz, onur doluyuz, gurur doluyuz! Cumhuriyetimiz yüz yaşında! Yüzüncü yılda, ilk günkü gibi heyecanlıyız. Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ışığı aydınlatıyor bizleri. Cumhuriyetimizin yüzüncü kuruluş yıl dönümünü kutluyor; Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları ile bağımsızlık uğruna hayatlarını feda eden kahramanları sevgi, saygı ve minnetle anıyorum.
Salı akşamı Bayern Münih karşısında altmış dakika yoğun bir tempo ortaya koyan Galatasaraylı futbolcuların yorgunlukları Rize maçında da yansıdı sahaya. İlginç olan ise Bayern Münih mücadelesinde süre almayan Kerem Demirbay ve az süre alan Mertens gibi oyuncuların da etkisiz kalmalarıydı.
Bunun dışında, Bayern Münih maçında özellikle altmış dakikalık etkili oyuna rağmen alınan yenilginin getirdiği mental düşüklük ve o şekilde mağlup olunan bir Şampiyonlar Ligi maçından sonra Türkiye Süper Ligi’ne konsantre olmakta yaşanan problem de Rize’de etkisini gösterdi.
Çaykur Rizespor ise Galatasaray’ı kendi silahıyla vurmayı denedi ve maça yoğun bir ön alan baskısıyla başladı. Fakat bu sekans en fazla on beş dakika sürdü. Ardından sarı- kırmızılılar oyunda dengeyi sağlayıp rakip kalede gol aradılar. Ancak gerek yukarıda saydığım etmenler gerekse de yine son tercihler ve son vuruşlardaki hatalar yüzünden istediklerini sahaya yansıtamadılar.
Okan Buruk’un ikinci yarıya değişikliklerle başlaması doğruydu. Fakat, Bayern Münih maçının ikinci yarısında performansı çok düşen ve neredeyse aldığı her topu kaybedip takımın geri koşmasına neden olan Zaha’yı 75 dakika oyunda tutan Okan Buruk, Rize maçının ilk yarısında da kötü bir performans sergileyen Zaha’yı yine zamanında oyundan çıkartmadı ve 66 dakika sahada tuttu. Oysa Zaha- Tete değişikliği, ikinci yarının başında yapılmalıydı.
Zaha ile bir kanadı zaten çalışmayan Okan Buruk, fiziksel olarak tam anlamıyla hazır olmayan Ziyech’i 46’da sahaya sürerek diğer kanadı da etkisizleştirdi. Tete’nin 66’da oyuna girmesinden sonra kanatların Tete ve Kerem Aktürkoğlu’na emanet edilerek Ziyech’in santrafor arkasına alınması, Galatasaray ve adı geçen oyuncular için daha hayırlı oldu!
İkinci yarı sol beke çekilen Abdülkerim Bardakcı’nın kaptığı top sonrasında yine ikinci yarının başında oyuna dâhil edilen Oliveira’nın attığı gol ile üç puana ulaşılması, Okan Buruk’u ziyadesiyle mutlu etmiştir. Bunda da son derece haklı! Çünkü Rize gibi bir deplasmandan, çok da iyi olamamanıza rağmen üç puanla dönmek büyük önem taşıyor.
Icardi’ye değinmeden geçmek olmaz! Beşiktaş derbisinde ayağına aldığı darbe nedeniyle sakatlanan Arjantinli golcü, Bayern Münih mücadelesinin ardından Rize deplasmanında da iğne ile oynayarak büyük bir fedakârlık örneği gösterdi. Tabii fedakârlık diyoruz ama oyuncu sağlığı açısından umarım ileriki haftalarda sorun yaşanmaz. Ancak Icardi’nin bu aidiyeti ve oynama isteği karşısında saygı duymamak da elde değil. Ancak Arjantinli, Rize mücadelesinde yine istediği topları alamadı. Hatta kendisi top almak için çoğu kez orta sahaya kadar geldi. Maçın son bölümünde ağrı hissettiğini de düşünüyorum. Dediğim gibi, böyle büyük bir oyuncunun bu aidiyeti her türlü saygıyı hak ediyor.
Bu üç puan Galatasaray için gerçektende çok önemli. Sonuçta karşınızda bir İlhan Palut takımı var ve taş gibi bir İlhan Palut takımından alınan üç puan, şampiyonluk mücadelesinde her zaman üç puandan çok daha fazla anlam taşır. Galatasaray için de Rize deplasmanından alınan galibiyeti bu açıdan değerlendirmek gerekiyor.