Barış Alper Yılmaz ve Osimhen
Galatasaray, Başakşehir gibi zorlu bir deplasmandan çok da iyi bir futbol ortaya koyamamasına rağmen üç puanla ayrılmasını bildi. Elbette sarı- kırmızılıların kötü futbollarında son derece olumsuz hava şartları da etkili oldu. Gerçekten de kötü hava ve saha şartları oyunu son derece olumsuz etkiledi. Buna rağmen Galatasaray, istediği gibi başlayamadığı karşılaşmada biraz oyunu ön tarafa taşıyınca 1-0 öne geçmeyi başardı. Ancak ikinci yarıya yine kötü başladı sarı- kırmızılılar ve dirençli rakipleri karşısında beraberlik golünü kalelerinde gördüler. Fakat bu golden kısa bir süre sonra Barış Alper Yılmaz’ın adeta iğne deliğinden geçip filelerle buluşan golü, Galatasaray’a hayat verdi.
Gerçekten de Galatasaray, eksiklerinden dolayı her zamankinden farklı bir dizilişle sahaya yayılan Başakşehir karşısında iyi bir futbol sergileyemedi. Fakat sarı- kırmızılılarda öne çıkan iki isim, Barış Alper Yılmaz ve Osimhen adeta olumsuzluklarla dolu geceden üç puanı söküp Galatasaray’ın hanesine yazdırdılar.
Bazen bir oyuncu, çok oyuncudur. Dün de bu iki oyuncu, Barış Alper Yılmaz ve Osimhen mücadeleleriyle maça damga vurarak Galatasaray’ın galibiyetinin mimarı oldular. Barış Alper Yılmaz; yılmadan mücadele etti, hırsını, kazanma isteğini sahaya yansıttı ve iki güzel gole imza attı. Osimhen de aynı şekilde sahaya yüreğini koydu. Böylesine kariyerli ve adeta tüm dünyanın gözlerinin üzerinde olduğu bir oyuncunun, kiralık geldiği bir takımda ortaya koyduğu karakter, mücadele ve takımı sahipleniş gerçekten çok büyük bir saygıyı hak ediyor. Nijeryalı futbolcu, Başakşehir karşısında da etkili oyununu bir asistle süsledi. Osimhen, Galatasaray adına çok büyük bir fark yaratıyor.
Sarı- kırmızılılarda takımın geri kalanının bu iki oyuncuya ayak uydurabildiklerini söylemek zor. Örneğin, Yunus Akgün de Barış Alper Yılmaz’ın ikinci golünde asisti yapan isim olmasına rağmen çok etkisizdi. Doksan dakikayı sahada tamamlamasına şaşırdım.
Diğer taraftan Gabriel Sara’yı da çok aradı Galatasaray. Kerem Demirbay’ın, Sara’nın yerini doldurabildiğini söyleyemeyiz. Bu anlamda gerek dar kadro rotasyon imkânı gerekse de son derece kötü koşullarda ve çok iyi olmayan bir oyunla kazanılan üç puan çok büyük bir önem taşıyor. Kötü oynarken de kazanmayı başarabilen bu büyük takım refleksi, şampiyonluk yarışında çok belirleyici bir faktör. Kısacası kazanma alışkanlığı ve karakteri, zor zamanlarda problemi çözebiliyor. Dün, Başakşehir Fatih Terim Stadı’nda yaşanan da bunun bir örneğiydi