Mütevazı olmanın hikmetlerini Süleyman Seba öğretmişti bize... Tevazu sahibi olmanın hiç de korkulacak bir şey olmadığını en iyi ondan gördük biz..
Süleyman Seba Sezonu'nda liderlikte de bugün itibarıyla Akhisar Belediyespor oturuyordu. Ligin mütevazı, ancak o derece de kendini bilen takımı... Haddini bilerek oynuyor, fırsatı yakaladığında da affetmiyor.
Aynen Fenerbahçe maçında olduğu gibi... Rakibine topa sahip olma fırsatı verdi ama kalesine yaklaşmasına izin vermedi. Gelen birkaç pozisyon da Oğuz gibi bir kalecinin kalitesiyle buluştu.
Uzun toplar onlar için kurtarıcı gibiydi. Elinde Gekas gibi bir pırlantanın bulunması, Akhisar gibi bir takım için büyük bir nimetti. Sadece o mu? Bilal Kısa, Kenan Özer gibi nadide parçalar, Fenerbahçe'yi sıkıştırdı da sıkıştırdı. Güray, karşısına aldığı Gökhan Gönül ile göğüs göğüse muharebe(!) içindeydi. Bruno, sağ kanadından bir yılan gibi süzüldü.
Fenerbahçe'nin üzerinde inanılmaz bir bıkkınlık, çözülmüşlük, belki de başka nedenler vardı. Volkan'ın bilemeyiz ama Emre Belözoğlu'nun yokluğu, sarı-lacivertlileri birkaç vites geriye düşürmüş gibi göründü. Sezon başından bu yana varlığıyla yokluğu bir olan Emenike, bu kez maçı sahada değil, kulübede izledi. Onun yerine oynayan Webo mu? Onu da göremedik ki... Sadece Caner'in ortasına bir kafa vurdu, o kadar... Diego'yu konuşmaya bile gerek yok! Çünkü konuşulacak bir tarafı yok.
İkinci yarıda yine ilk sahneye çıkan Akhisar Belediye oldu. Hani "attı, yattı" derler ya, işte öyle geçti ikinci 45... Fenerbahçe, Bruno Alves'in direkten dönen serbest vuruşu sonrasında gözünü kararttı, Alves'i oyundan alıp, dördüncü hücumcusu Emenike'yi soktu. Ama nicelik değil nitelik önemli... On kişiyle yüklensen de gol bulamazsın, adam gelir sadece Gekas'la seni darmadağın eder!
Fenerbahçe, İsmail Kartal yönetiminde ilk kez yenildi. Ama bunun için, "Oldu bir kere" diyemezsiniz. Sarı-lacivertlilerin önünde taşlı, dikenli yollar var. "Azizsilin" zaman zaman faydalı ama her zaman etki etmiyor. Bazen yan etkileri faydasından daha fazla oluyor. O yüzden bu Fenerbahçe için bir uzmanın teşhis koyması ve tedavi etmesi gerekiyor.
Akhisar'a ise en kestirme yoldan "Tebrikler" demek gerekiyor. "Oynadı, oynamadı, attı, kapandı, şunu yaptı, bunu yaptı"; ne derseniz deyin, sahadaki yeşil-siyah kazandı ve liderliğini bu kez puan farkıyla aldı. Bravo Mustafa hoca, bravo Akhisar...