Mustafa Anıklı

Mustafa Anıklı

mustafa.anikli@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Bir Tottenham maçındaki Beşiktaş'ı düşünün, bir de Gaziantep karşısındaki Kartal'ı... Gerçi siyah-beyazlılar o karşılaşmada da ikinci yarıda coşmuştu ama en azından bu kadar isteksiz değildi.

Maçın başında yeni açılmış gazoz gibi köpürdüler, 10 dakika sonra da gazı kaçmış gibi sindiler. Rakip biraz sahaya fark koyabilse, çok daha değişik olabilirdi ama Gaziantepspor'un buna hiç mi hiç niyeti yoktu. Tek önemli pozisyonlarını kontrataktan 40. dakikada buldular. O da zayıf kaldı.

İlk yarıdaki tek aksiyon, Gökhan Töre'nin attığı dirsekti. Hakem Allah'tan görmedi. Ya da o gözle görmedi! Çağatay Şahan bu şekilde durumu idare etti.

Haberin Devamı

Beşiktaş, ilk yarıda gol atamadı. İkinci devrede de atar ya da atmaz. Ama bana göre kazanan Beşiktaş...

Ersan Gülüm'ün sakatlığıyla dakika bulan Atınç, bu kez ilk 11'deydi. Tottenham karşısında hava toplarını toplayan Yavru Kartal, 45 dakikalık süreçte Ersan'ı aratmadı. Atınç hata yapabilir, gole de neden olabilir. Ama defans oyuncusunun sermayesi tecrübedir. Oynadıkça açılacak, kendine güveni artacaktır. Tıpkı Ersan gibi...

* * *

İkinci yarı için Beşiktaş'ın biraz daha hızlı, tempolu olmasını beklemek, biraz saflıkmış meğer... Kartal aynı Kartal'dı. Ama ilk devreye göre en büyük farkı, Oğuzhan'ın golü ve galibiyetin getirdiği liderlikti.

İyi oynarken herkes kazanır, kötü olduğun dönemde de kazanabiliyorsan, ne ala... "Beşiktaş kötüydü" demek biraz ayıp olur ama; galip gelmek için yeterli miydi işte bu sorgulanmalı...

Sahada varlığı ile yokluğu bir olan Oğuzhan, tam çıkarken işi bitirdi. Kısmet işte... Santra yapılmadan kenardaydı.

Yerine giren Kerim Frei ise, "Ne onunla, ne de onsuz" denecek türden bir futbolcu... Elinde böyle bir futbolcun varsa, kullanmadan yapamıyorsun. Ama katkısı ne kadar derseniz, tartışılır.

Kartal, golden sonra da zaman zaman Gaziantepspor kalesindeydi. Karcemarskas, farka tek başına direnirken, ona zaman zaman da Beşiktaşlılar destek vermeye çalıştı!

"Yeteneklere ihanet" suç olsa, Gökhan Töre müebbet cezası alırdı. 90'da yakaladığı fırsatı, Sosa'ya atmak yerine şutlaması, futbolun temel kurallarına aykırı... Top direkten döndü, golü atsaydı da değişmezdi.

Haberin Devamı

Kısacası Beşiktaş, kötünün iyisini yaptı. Oğuzhan da kendi adına kötünün iyisini gerçekleştirdi.